Morgan tradutor Português
5,961 parallel translation
Morgan?
Morgan?
Merhaba Morgan.
- Olá, Morgan.
Buna minnettarım Morgan.
Eu agradeço, Morgan.
Seni tekrar görmek güzeldi Morgan.
Foi óptimo ver-te novamente, Morgan.
Onlarla aynı tarafta değiliz Morgan.
Não estamos do mesmo lado, Morgan.
Tanrı aşkına, Morgan dinle.
Pelo amor de Deus. Morgan, ouve-me.
Morgan için endişeleniyorum.
Estou preocupado com a Morgan.
Morgan, kardeşin iyi, kardeşin iyi, o ölmedi, ölmedi.
Morgan, o teu irmão está bem, ele está bem, não está morto. Ele não está morto.
Demek istediğin Morgan Sanders üniversiteye kabul edildi.
Queres dizer que a Morgan Sanders entrou na faculdade.
Morgan Sanders artık yok.
A Morgan Sanders já não existe.
Christopher Morgan.
Christopher Morgan.
Selam, ben Chris Morgan.
Sou Chris Morgan.
Chris Morgan ile ilgili görüşün nedir?
Qual foi a sua impressão geral do Chris Morgan?
Christopher Morgan kim?
Quem é o Christopher Morgan?
Sayın yargıç savunma Christopher Morgan'ı çağırıyor.
Meritíssimo, a defesa chama Christopher Morgan.
Bay Morgan'a bu dosyadaki belirsizlikleri göstermek istiyoruz.
Queremos interrogá-lo e sugerir que o caso estava incorrecto.
Bobby DeAngelo oğlumun resmini istemişti ve Chris Morgan'ı da evime o getirmişti.
O Bobby pediu a foto do meu filho e trouxe o Chris para minha casa.
- Biliyorum ama yargıç konuyla ilgisi yok diyor. Çünkü Morgan polislere yalan söyleyeceğim demiş.
Eu sei, mas o juiz diz que não é relevante, pois o Morgan disse que ia mentir.
Ayrıca Fogleman Morgan'ın itiraflarına ait... -... bir kayıt yok diyor.
E o Fogleman diz que não há vídeo da parte do interrogatório onde o Morgan confessa.
O kısmı göremezsiniz çünkü Morgan kameraya bir peçete koydu.
Não dá para ver o vídeo, porque o Morgan tampou a lente.
- Üzgünüm dostum ben Morgan Clyde'ım.
Sinto muito, amigo, sou o Monger Clyde.
Bu sürtük Tracy Morgan'a benziyor.
Aquela cabra parece a Tracy Morgan.
Morgan Stokes.
Morgan Stokes.
Amanda, ben Morgan Dupree Tuck Hostetler'ın miras avukatıyım.
Amanda, o meu nome é Morgan Dupree Sou o advogado de bens do Tuck Hostetler.
Adım Morgan Dupree.
O meu nome é Morgan Dupree.
"Hepiniz psikolojiyi seviyor musunuz?" Tracy Morgan.
Vocês gostam de psicologia? Tracy Morgan.
Piers Morgan'ı çok beğeniyorum.
Eu adoro mesmo o Piers Morgan.
Morgan!
- Morgan...
Güzel plan, Morgan!
- Bom plano, Morgan.
Morgan!
- Morgan. - - La, la, la.
Morgan, sen hiç onunla bu şekilde konuşmazdın.
- Morgan, nunca mais fales com ela dessa maneira.
O kadar yaşlı değil, Morgan.
- Ela não é assim tão velha, Morgan.
Şaka yapıyorsun Morgan mı?
- Deves estar a brincar, o Morgan?
Morgan her şeyi fark eder.
o Morgan dará logo pela diferença.
Morgan'a iyi olduğumu söylemiştim.
- Eu disse ao Morgan que estou bem.
Morgan, internet bağlandı.
- Ei Morgan, já temos internet.
Tamam Morgan.
- Ok Morgan.
Sanırım Morgan senden korkuyor çünkü son zamanlarda çok garip davranıyorsun.
Acho que o Morgan só está preocupado contigo porque, ultimamente, tens agido de uma maneira estranha, ok?
Morgan, seninkini de kullanabilir miyim?
- Morgan, posso usar o teu extra?
- Morgan.
- Morgan?
Morgan ne oldu?
- Morgan, que se passa?
Aşağı indiğimizde paltoyu da al.
- Morgan, quando chegarmos lá abaixo quero que vás buscar o casaco.
Morgan, ben seni kollarım.
- Morgan, eu tomarei conta de ti.
Morgan?
- Morgan?
Morgan mıydı?
Era a Morgan?
Bak, Morgan orada.
- Vês, é a Morgan.
Kuru üzüm sevmem, kuru üzümle çıkmayı sevmem Morgan Freeman'ın yüzündeki kuru üzümleri sevmem.
Não gosto de namorar com passas! Não gosto de passas na cara do Morgan Freeman!
Ajan Morgan.
Agente Morgan.
Ajan Morgan? Lütfen, bana güvenmek zorundasın.
Agente Morgan, por favor, tens de confiar em mim.
Bay Morgan lütfen yemin etmek için yerinizi alın. Neden Chris Morgan'ı sorgulayacaklar?
Porque estão a interrogar o Chris Morgan?
Peki ya Chris Morgan?
E o Chris Morgan?