Moskova tradutor Português
2,115 parallel translation
Sovyetler Birliği'nde Moskova'ya gittik.
Levaram-nos para a União Soviética, em Moscovo.
Zoran Moskova'da görevliydi ve onu Kızıl Meydan'da tutukladılar.
Zoran estava em negócios em Moscovo, e prenderam-no na Praça Vermelha.
Mister Smith Moskova metrosunda mı çalışıyordu?
O Senhor Smith trabalhava no metro de Moscovo?
- Moskova'da tanıdıklarımız yok mu sanıyorsun? - Umurumda değil!
E achas que não temos influências em Moscovo?
Moskova'da iyi bağlantılarım var.
Arranjei bons contactos em Moscovo!
Benimle Moskova'ya gel.
"Vem ter comigo a Moscovo."
Benimle Moskova'ya gel.
" Vem ter comigo a Moscovo.
Benimle Moskova'ya geleceğini söyle.
"Diz que vais ter comigo a Moscovo."
Onunla Moskova'ya git!
Vai ter com ele a Moscovo!
Ve bu gizemli koruma, Stark'ın yüksek teknoloji ürünü donanımlarıyla... Moskova
E esse misterioso guarda-costas estava equipado com equipamento de ponta da Stark...
Hayır, bir asit bombası! Bu eşyalar direk Moskova'dan geliyor.
Não, uma bomba em forma de lata, esta coisa veio de Moscovo.
Yarın Moskova'ya geri dönüyorum.
Vou para Moscovo amanhã.
- Sen de mi Moskova'ya mı gidiyorsun?
Tu? Vais para Moscovo?
Önce Moskova'ya git.
Primeiro encontra Moscovo.
Moskova Roma'nın üç katı.
Moscovo é três vezes maior que Roma.
Moskova'da bana bir tane yeter.
Um chega para mim em Moscovo.
Yeniden dağıtım için Moskova'ya bazı mallar gönderiyoruz.
Vamos enviar alguns bens para Moscovo para redistribuição.
Moskova mı? - Dur, hoparlörü açayım.
Vou colocar no viva-voz.
- Moskova'da ne yapıyorsun?
- Estás a fazer o que em Moscow?
Sevkiyatlar Moskova üzerinden yapılacak.
Os envios irão via Moscovo.
Vivian Cudlip bana Moskova'dan almıştı.
Foi a Vivian Cudlip que mo ofereceu em Moscovo!
1991 senesi Moskova'yı hatırlıyor musunuz?
1991, Moscou.
Evet, aynen, eski Moskova Polis şefi.
Sim, exatamente, o antigo chefe da Polícia de Moscou.
Bugün bile... Moskova'da kendilerine soruyorlar...
Você sabe, ainda hoje, eles se perguntam em Moscou...
Üçte bir kadarı daha Moskova'da kayıplara karıştı.
E outro terço em Moscou.
Moskova Yangını sırasında, Comédie-Française'in kurulması için buyruk vermişti.
Durante o incêndio em Moscou, ele assinou o decreto para a criação da Comédie-Française.
Moskova'dan korkmanıza gerek yok artık.
Não há necessidade de temer Moscou nunca mais.
İspanyol altınlarının niçin yalnızca üçte ikisinin Odessa'ya ulaştığı belli oldu, ama Moskova niçin üçte birini aldı, orası muallak.
Isso pode explicar por que somente dois terços do ouro espanhol chegaram a Odessa, mas não por que Moscou somente recebeu um terço.
Eğer kafan bunu anlamakta zorluk çekiyorsa belki de Moskova'daki patronunla konuşmalıyım.
E se tem algum problema em meter esse facto na cabeça, talvez eu deva falar com o seu chefe em Moscovo.
Moskova'daki kaynağımı aradım, Hassan'ın suikastında, Rus devletinin parmağı olduğunu söyledi.
Contactei as minhas fontes em Moscovo. Disseram que o pessoal do governo era responsável pelo homicídio.
Kamistan yeni bir lidere kavuşsa bile Moskova'nın onayı olmadan barış anlaşması mümkün değil.
Mesmo que a IRK tenha um novo líder, o acordo de paz não será viável sem o apoio de Moscovo.
- Politik olarak batmış biri olmasına rağmen, Moskova ile kurduğu iyi ilişkilerde son derece başarılıydı.
- Apesar da sua queda política, ele conseguiu manter um relacionamento especial com Moscovo.
Moskova'da yakın arkadaşlarım var.
Tenho bons amigos em Moscovo.
Moskova.
Moscovo.
Moskova'nın sahadaki adamının Dana Walsh olduğunu söyledi.
Ele disse que o principal contacto de Moscovo era a Dana Walsh. A Dana?
Efendim kaynaklarım, Walsh'un Moskova'nın bağlantısı hakkında hiç bilgi vermediğini söylüyor.
As minhas fontes indicam-me que ela ainda não revelou nada sobre o envolvimento de Moscovo.
Zayıf, ama annesi Moskova'dan.
Enferrujado. Mas a mãe dele é de Moscovo.
Churchill ve Stalin 1941'de çok sıkı fıkı değillerdi. Ancak Naziler Moskova'ya girince farklılıklarını unuttular.
O Churchill e o Estaline não eram propriamente amigos em 1941, mas desde que os nazis marcharam sobre Moscovo, que eles ultrapassaram as suas diferenças.
O kadar uzun süredir yoldayım ki, çoktan Moskova yolundayımdır diye düşünüyordum.
Já estou a conduzir há tanto tempo que pensei que já estava a chegar a Moscovo.
Ve dediler ki, araba akülerini satın alan Moskova'daki adam belki senin çalıntı uranyumu da satın alır.
E eles disseram : "Talvez o cara em Moscovo que compra as baterias roubadas, " compre seu urânio roubado ".
Bu roketi fırlatacağımızı Ruslara bildirmiştik. Ama Moskova'daki biri bunu yetkililere bildirmeyi unutmuş.
Avisamos os russos que lançaríamos o foguete, mas alguém em Moscovo esqueceu de transmitir o aviso.
4 aşamalı bu roketi tespit ettiklerinde,... bunu, Norveç kıyılarında bekleyen Amerikan nükleer denizaltındaki,... Moskova'ya hedeflenmiş 4 adet füze olarak yorumladılar.
Quando detectaram os 4 estágios do foguete, inicialmente o interpretaram como 4 ogivas de um submarino nuclear americano que ficava próximo à costa da Noruega, possivelmente dirigidas a Moscovo.
En güzel çocukluk anılarımdan biri Moskova kukla tiyatrosunu izlememdir.
Uma das minhas memórias favoritas da minha infância era ir ao Teatro de Marionetas de Moscovo.
Rusya'da. MOCKBA, MOSKOVA
MOSCOVO
Moskova'da, metroya bomba saldırısı plânlamak, çok da fotoğraf sevgisilye bağdaşan bir iş değil.
A planear atentados num metro em Moscovo. Provavelmente não é uma fotografia de um amigo.
Londra, Moskova, Rio... Her yerden insanlar, Ziyaretçilerin giderken insanlığa verdiği onlarca armağanı da yanlarında götüreceği gerçeğine tepki gösteriyor.
Londres, Moscovo, Rio, pessoas em todo o lado reagem ao facto de, quando partirem, os Visitantes levarem com eles os seus muitos presentes à Humanidade.
Ekranda gördüğünüz kişi Stanislav Orlovski... Nam-ı diğer "Stas". Moskova'da doğup büyüdü.
No ecrã, está Stanislav Orlovski, também conhecido como Stas.
Stas Moskova'da doğup büyümüştü.
- O Stas nasceu e cresceu em Moscovo.
- Moskova Üniversitesinden mi!
- Pela Universidade de Moscovo.
Sevkiyatlar Moskova üzerinden yapılacak.
As transferências serão feitas via Moscovo.
1968'te Moskova'da doğmuş.
Nascida em Moscovo em 1968.