English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ M ] / Musun

Musun tradutor Português

210,092 parallel translation
Ve şimdi doğru kararları vereceğini düşünüyor musun? Hayır.
Achas que agora ele irá fazer as escolhas certas?
Yani Emma'yı öldürmesini istemiyor musun?
E então, não queres que ele mate a Emma?
Ne hurda değil biliyor musun?
Sabes o que não é horrível?
Düşünebiliyor musun?
Meu Deus, consegues imaginar?
Düşünmüyor musun?
- Ela acha, não acha?
- Sen bunu anlayamıyor musun?
Não percebeu?
Neyiniz yok biliyor musun?
Sabe o que não têm?
Şu an sesler duyuyor musun?
Estás a ouvir vozes, agora?
Duyabiliyor musun?
Consegues ouvi-la?
- Bulabiliyor musun?
- O que estás a fazer? - Consegues encontrá-la?
Uyuyor musun?
Anda a dormir?
Bizim dinamiğimiz böyle, anlıyor musun?
É meio que a nossa dinâmica, está a ver?
Kalp atışlarının ne kadar yüksek sese sahip olduğunu biliyor musun?
Sabes quanto alto são os batimentos cardíacos?
Biliyor musun?
Sabes?
Biliyor musun, beyin insandaki en büyük cinsel bölge diyorlar.
Dizem que o cérebro é a maior zona erógena.
Biliyor musun David... Başlangıçta o da senin gibiydi.
David, no início, ele era como tu.
Bu bir çeşit parazit. Anlıyor musun?
É uma espécie de parasita.
- Onu özlüyor musun?
Tens saudades dela?
Bu yere gelmeden önce nasıl biriydi sence, düşünebiliyor musun?
Alguma vez te perguntaste como era ele antes de vir para cá?
Bunu kaybetmekten korkuyor musun hiç?
Preocupa-se em perdê-lo?
Burada mutlu musun?
És feliz... aqui?
Denizler Altında 20 bin Fersah adındaki eski filmi hatırlıyor musun?
Lembras-te daquele filme antigo, "20 Mil Léguas Submarinas"?
Tanrı neden önemli biliyor musun?
E sabe porque é que Deus importa?
Bu senaryoda sana ne olur biliyor musun?
Sabes o que te acontece nesse cenário?
Şizofreninin en tehlikeli yanı ne biliyor musun?
Sabes qual é a coisa mais perigosa acerca da esquizofrenia?
Anlamıyor musun?
Não percebes?
Tümörü aldıklarında ne yapıyorlar biliyor musun?
Sabes o que fazem com um tumor quando o retiram?
Görüyor musun?
Vês?
Bana korkmamam gerektiğini söylemiştin hatırlıyor musun?
Lembra-se de me ter dito para não ter medo?
Oradaki şeyin Lenny olduğunu düşünüyor musun?
achas mesmo que aquela coisa lá em cima é a Lenny?
Tracy'ye de Dot'a güvendiğin kadar güveniyor musun?
Confias tanto na Tracy como confiavas na Dot?
- Biliyor musun?
Sabes?
- Yemek istiyor musun istemiyor musun?
Quer comer ou não?
Beni normale döndüren sözcüğü hatırlıyor musun?
Lembras-te da palavra que me fez voltar ao normal?
- Benden ayrılıyor musun yine?
- Estás outra vez a terminar comigo?
- Görebiliyor musun?
- Consegues ver?
Ben senin kardeşinim ve bana güvenmiyor musun?
Sou teu irmão, e não confias em mim?
- Hallediyor musun?
- Ficas bem? - Sim, estou bem.
Bu ajanı tanıyor musun?
Conheces este agente?
Ryan, küçükken göle gidip bütün gün nasıl balık tuttuğumuzu hatırlıyor musun?
Ryan, lembras-te quando eras pequeno e costumávamos ir ao lago pescar o dia todo?
Bugün içeri gelmeyi düşünüyor musun?
Entras ou não?
Anlıyor musun?
Percebes?
Gece dua etmemenin ne kadar kötü bir şey olduğunu bilmiyor musun?
Não sabes que é pecado não rezar todas as noites?
Matthew hâlâ kalmamı istiyor musun?
Matthew, ainda quer que eu fique?
İyi biri olduğumu düşünüyor musun?
Achas que sou uma boa pessoa?
Pasta kokusu alıyor musun?
Sentes o cheiro a bolo?
Beni seviyor musun?
Amas-me?
Toprağı çapalıyor musun yoksa bıçaklıyor musun?
Estás a cultivar o chão ou a matá-lo?
Jahanın söylediği her şeyi yapıyor musun?
Fazer tudo o que o Jaha disser?
Buna inanıyor musun?
Tu acreditas nisso?
Sen doktor musun?
É médica?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]