Naté tradutor Português
4,793 parallel translation
Nate!
Nate!
Öylece çekip gitmeyecek. Benimle konuşmak istediniz Bay Nate,... öyleyse konuşalım.
Você pediu para falar comigo, sr. Ford, então fale.
Olayları bir an için baştan alalım Nate.
Agora, deixe-me retroceder por um segundo, Nate.
Yapma ama Nate.
Qual é, Nate, não...
Bana bunu yapma Nate.
Não faça assim comigo, Nate. Não faça assim comigo, Nate.
- Nate. - Hayır!
- Nate...
Nate.
Nate.
- Ya sen? Nate.
E tu?
Benim seçme şansım yok.
Nate, não tenho escolha.
Hayır, halledemezdin, Nate.
Não, não ias, Nate.
Olacak olan bu üçünden biri, Nate.
Tem de ser uma destas três, Nate.
Nate hakkında konuşmamız gerekiyor.
Temos de falar sobre o Nate.
Ve Nate'in gerçekleri duymaya ihtiyacı var.
E o Nate tem de ouvir a verdade.
Nate'de aynı yolun kurbanı olacak.
Se não lhe contares a verdade, o Nate vai seguir o mesmo caminho.
Göreceksin, benden alınan bütün her şeyi ve daha fazlasını geri alacağım, Nate.
Viste, tudo isto foi-me roubado Nate, e vou recuperar tudo outra vez e muito mais.
- Nate konuşmamız gerek.
Nate. Temos de falar.
Grace bana geldi. Nate'de aynı şekilde.
A Grace veio ver-me.
ve şimdi de sen.
Como fez o Nate. Agora tu.
Nate ile bağlarını kopar.
Liberta o Nate.
Seninle konuşmak istiyordum, Nate.
Há muito tempo que quero falar contigo, Nate.
Eğer Nate iyi diyorsa, belki de gerçekten iyi bir şeydir.
Se o Nate diz que é bom, talvez seja bom.
Nate, o bizi satın alıyordu.
Nate, ele está a comprar-nos.
Ben Nate.
Chamo-me Nate.
- Seni ilgilendirmez Nate.
Não é da sua conta, Nate.
Adın Nate'ti, değil mi?
Então, Nate, não é?
Allie, Joe, Thomas, Gracie, Wyatt, Parker, Miles, Jonathan Sawyer, Nate, Nash, Mia, Owen, Soleil, Nick ve Chloe.
Allie, Joe, Thomas, Gracie, Wyatt, Parker, Miles, Jonathan, Sawyer, Nate, Nash, Mia, Owen, Soleil, Nick e Chloe?
Anlaşmamız ; eğer senin için önemli olan şeyler hakkındaki dikkatini dağıtmazsa Nate'le çıkabileceğindi.
O nosso acordo foi que só namoravas com o Nate, se ele não te distraísse das coisas importantes.
Lütfen bu işe Nate'i karıştırma.
Deixa o Nate fora disto.
Merhaba, Nate.
Olá, Nate.
Nate, bak, eğer ben... eğer ben babamı tanıyorsam, tek yapmak isteyeceği şey davranışları hakkında bana nasiyat vermek isteyeceğidir.
Se conheço bem o meu pai, ele só quer dar-me um sermão.
Bencede, Nate.
Igualmente, Nate.
Düşündük, Nate, "Vanity Fair."'le
Nós comprámos, Nate, na Vanity Fair.
Evet, galiba sana şimdi vuracağım.
Agora sim quero muito bater-te. Tu sabes muito bem que todos os teus outros amigos fariam a mesma coisa no meu lugar. Pára, Nate.
Kardeşim Nate ile tanış.
Apresento-te o meu irmão Nate.
Nate'in küçük oğlu zaten babasını kaybetti.
O bebé do Ante já perdeu o pai.
Gitmeden önce son kez Nate'in mezarını ziyaret etmeliyim.
Gostaria de ver o túmulo do Nate antes de ir embora.
Evden ayrıldıktan sonra Nate beni Miami'den götüreceğine söz vermişti.
Depois de saíres de casa, O Nate prometeu tirar-me de Miami.
Bunu sana ve Nate'e borçluyum.
Devo-o a ti, e ao Nate.
Nate'in bir arkadaşı getirmiş olmalı.
Um amigo do Nate deve tê-las trazido mais cedo.
" Nate Archibald Kral Midas'ın tam tersi.
" Nate Archibald tem o toque oposto ao de Midas.
Nate hakkındaki yazın internet dedikodularında baş sırada.
O teu artigo sobre o Nate tem gerado rumores na Internet.
Nate için değil.
Para ti, pelo menos. Não para o Nate.
Nate hakkındaki yazıyı okudun mu?
Já leste o artigo sobre o Nate?
Nate'in orada yazanlara benzer bir tarafı yok.
O Nate não é nada do que falam no artigo.
Dan'in yazdıklarını bilemem ama Nate'e kefil olurum.
Não sei o que Dan escreveu mas posso falar sobre o Nate.
Hem futbol konuşacağın biri olur. Nate futbola bayılır.
Vais ter alguém para conversar sobre futebol.
Gördün mü?
O Nate adora futebol, viste?
Nate'i sorun etme.
E não te preocupes com o Nate.
Nate'le olan geçmişimi saklamaya çalışmıyordum.
Não estava a tentar esconder o meu passado com o Nate.
Sence babam ve Nate'ten daha ilgi çekici değil midir Serena Van Der Woodsen'?
Achas que o meu pai e o Nate são mais interessantes que a infame Serena Van Der Woodsen?
Ben Nate.
Olá, é o Nate.