Nemlendirici tradutor Português
150 parallel translation
Bu nedenledir ki, nemlendirici ve klimayı sürekli çalışır vaziyette tutuyoruz.
É por isso que tenho o humidificador do ar-condicionado sempre ligado.
- Nemlendirici.
- É creme hidratante.
Nemlendirici?
Batom do cieiro?
Bu nemlendirici.
- Isto é um hidratante.
Belki biraz nemlendirici kullanmalıyız.
Talvez precisemos de um hidratante.
- Nemlendirici.
- Hidratante.
- Bana biraz nemlendirici verebilir misin?
- Preciso de um hidratante.
- Nemlendirici mi?
Hidratante?
Bu süper-hidrat üç kat daha etkili nemlendirici.
Um super hidratante de tripla acção.
Affedersiniz kadınlar için nemlendirici losyonunu nerede bulabileceğimi söyler misiniz?
- Desculpe... Sabe onde posso encontrar loções hidratantes para mulher?
Her yeri nemlendirici kremi olmuş bir elbise için ona 300 dolar veremem.
Não lhe vou dar 300 dólares por um fato cheio de hidratante.
Nemlendirici numarayı silmiş.
O hidratante esborratou o número da Uma!
Üzerinde papatya desenli, nemlendirici şeritli pembe plastik bir tıraş bıçağıyla.
Uma lâmina de plástico com margaridas e faixa lubrificante.
Kendine inanmanı istiyorum, güzel şeyler hayal et ve nemlendirici kullan, Ne kadar söylesem azdır.
Peço-te que acredites em ti própria, imagina coisas boas, e usa hidradatantes, devo insistir.
- Çünkü o kadın, gözlerine rimel, cildine nemlendirici kremler sürmüş.
- Porque estas mulheres usam uma linha de produtos que reparam a pele morta e refrescam os olhos.
Rachel Chandler'dan nemlendirici almaya geldi...
A Rachel apareceu para pedir um creme ao Chandler...
Nemlendirici kremin.
- Não. Aqui tens o creme.
Anne... nemlendirici krem lazım.
Mamã, preciso de creme hidratante.
Her zaman az alkollü ya da alkolsüz losyon kullanırım. Çünkü alkol cildinizin kurumasına ve yaşlı görünmenize neden olur. Sonra, nemlendirici, yaşlanmayı geciktiren gözaltı kremi... ve son olarak da koruyucu yüz kremini sürüyorum.
Uso sempre um after-shave sem álcool... porque este seca a cara e faz-nos parecer mais velhos, depois o hidratante... e depois, o bálsamo anti-rugas... seguido da loção protectora.
Kutularda kırışık önleyici krem, rimel, nemlendirici ruj... banyo köpüğü, çabuk kuruyan oje, hazır ağda...
Cada conjunto tem creme anti-rugas, rímel, bâton hidratante, pérolas para banho, verniz rápido das unhas, depilador caseiro, um soutien "Mais Maravilhoso", um teste de gravidez caseiro,
Daha çok nemlendirici ruj hakkında düşündüm hiç ruj kullanmamıştım...
Principalmente... Concentrei-me no bâton hidratante, porque eu próprio nunca usei bâton.
İnan bana, ölüm, nemlendirici için en önemli sebeptir. - Ölümü yüz kremiyle önleyemezsin.
Acredita em mim, a morte é a melhor razão para usar hidratante.
Nemlendirici doluyum. Hepsini emebilirsin.
Estou cheia de hidratante e você secá-lo-ia todo.
- Ben söylüyorum. Ayrıca, annem, babam, Debra ve senden nemlendirici hakkında telefon alanlar.
Digo eu, a mãe, o pai, a Debra e todos os que recebem um telefonema por causa do humidificador.
- Nemlendirici açık bırakıldığında...
Os humidificadores, se não forem vigiados, são um meio...
Nemlendirici kreminin bittiğini mi?
Que te acabou o creme hidratante?
Nemlendirici kullan ya da makine yağı.
Amaciador hidratante ou lubrificante industrial.
Nemlendirici mi kullanıyorsunuz?
Usa um hidratante?
Bu kadar nemlendirici sürmemelisin.
Talvez possa evitar dar beijos tão molhados.
Nemlendirici, jöle, vücut parlatıcı... 7. sınıf için gerçekten lazım olacak her şeyi alabilirsin.
Espumas de cabelo, gel, purpurinas... Tudo o que precisas para o 7º ano.
Belki de kötümserlik, hergün kullanmamız gereken nemlendirici krem gibidir.
Talvez devamos aplicar o pessimismo diariamente, como um hidratante.
Bak, nemlendirici, vücut losyonu her şeyi aldım.
Tenho um formulário W-4, um kit de depilação e afins.
Kaşlarını alıp yatağa nemlendirici eldivenlerle gittiğini görmeden önce.
Eu posso ser o próximo Sir Judi Dench ou a Dama Ian McKellen!
Şampuan, nemlendirici, far, aklına ne gelirse.
Shampoo, hidratante, sombra para os olhos.
Bunda utanılacak bir şey yok. Daha çok erkek nemlendirici kullanmalı.
Na próxima vez que você usar o seu creme hidratante para mãos nocturno por sinal, não tem nada que se envergonhar mais homens deveriam usá-lo.
Zengin bir nemlendirici ve bir fondoten istiyorum,
Eu acho que preciso duma esfoliação leve e duma super hidratação e eu pensei :
Bu renkle saçlarımı yıkadılar ve perma karışımı sürdüler, renk koruyucu ve nemlendirici şampuan yerine.
A rapariga do champôo lavou o meu cabelo com solução de permanente ao invés de usar champôo hidratante de fixação intensiva de cor.
Markete gidip biraz nemlendirici al.
Vais à loja comprar creme gordo?
Bu nemlendirici krem!
E este era amaciador!
Hayır gözüme nemlendirici krem kaçtı.
Não, é só um creme esfoliante que passei nos olhos.
Kolşisini kontak lens solüsyonundan, nemlendirici kreminden ya da gizlediğin başka bir ilaçtan almadıysan oradan almışsın demektir.
Talvez, com colquicina. A não ser que a tenhas apanhado pelo líquido das lentes de contacto ou creme. Estás a mentir sobre qual outra droga.
O, Velvetone. Nemlendirici.
O hidratante.
Prescriptives nemlendirici losyon gönderecek kadar seni istemesi de.
Ter alguém que te quer tanto, que te manda loção Prescriptives.
Bir nemlendirici.
É um humidificador.
Nemlendirici durdurucu.
Desumidificador
Bak işte, nemlendirici kullanmasını bilen bir kadın.
Aquela é uma mulher que sabe como se hidratar.
"Mmm, yaklaştıkça" Nemlendirici ve çamur maskelerini kaldırın... çünkü 29 yaşındayım ve bu alanın en yaşlısıyım.
Traz-me o creme hidratante e a máscara de argila.
Kongre üyesi Fuchs, bir daha gece ellerinize nemlendirici sürerken...
Congressista Fuchs.
YOĞUN NEMLENDİRİCİ AYAK KREMİ
CREME HIDRATANTE INTENSIVO PARA OS PÉS
Deri nemlendirici.
Deixa eu cheirar.
Nemlendirici kullanıyorum.
Hidrato a pele.