Nina tradutor Português
3,638 parallel translation
Nina, sadakât nedir, bilir misin?
Nina, sabe o que é lealdade?
İngilizce'deki "jitters" kelimesinin anlamını bilir misin, Nina?
Conhece esta palavra, Nina? Nervosismo?
Nina, umarım tekrar görüşürüz.
Nina, espero que possamos voltar a encontrar-nos.
Kendine yeni bir ad seçeceksin ve bu adı seçerken dikkatli olmanı istiyorum, Nina. Bu geceleri çok ama çok iyi uyuyan birinin ismi olacak.
Vai escolher um novo nome e quero que escolha com cuidado, Nina, o nome de alguém que dorme muito bem de noite.
Bizim, o buluşmanın ne zaman olacağını öğrenmemiz gerek, Nina.
Nós temos de descobrir quando vai ser essa reunião, Nina.
Yapmam gereken bir iş vardı, Nina.
Tinha um trabalho para fazer, Nina.
Seni çıkarabiliriz, Nina.
Isso é... Podemos tirar-te daqui, Nina.
Hayır. Nina'yla yalnız konuşmak istiyorum.
Não, quero falar com a Nina a sós.
Bana yalan söyleme, Nina.
- Não me mintas, Nina.
Nina? Sen iyi misin?
Nina, estás bem?
Yalan söylemiyorum, Nina. Tanrı aşkına.
Não estou a mentir, Nina.
Ama ne olduğunu öğrenmem gerek, Nina.
Mas eu preciso de saber o que aconteceu, Nina.
Vlad'i kimin öldürdüğünü bilmiyorum, Nina.
Não sei quem matou o Vlad, Nina.
Canavar değiliz biz, Nina.
- Digo. Não somos monstros, Nina.
Nina, ne oldu?
Nina, o que se passa?
Tebrikler, Nina.
Parabéns, Nina.
Bak, Nina. Mesken uyarıldı.
Ouve, Nina, a Rezidentura foi avisada.
Olanları öğrenebileceğimizi sanmıyorum, Nina.
Acho que nunca vamos saber o que aconteceu, Nina.
Ayrıca bize bir daha ihanet edersen, Nina, hoşgörü görmeyeceksin.
E se voltar a trair-nos, Nina, não haverá clemência.
Sana yapılanları yapan bir adam, Nina göründüğünden daha zayıf ve kırılgan biri olmalı.
O tipo de homem que fez o que lhe foi feito, Nina, é mais fraco e mais vulnerável do que parece.
Zamanı geldi, Nina.
- Sem mais nem menos. Chegou o momento, Nina.
Dinle, Nina, seni batıda bir yere yerleştirmek isteyeceklerdir çünkü seninkilerin orada herhangi bir kaynağı yok ama seçebileceğin farklı şehirler, farklı mekânlar olacak.
Ouve, Nina, vão querer mandar-te para oeste, porque a tua gente não têm recursos lá, mas há cidades e sítios diferentes que podes escolher.
Ama sen güvende olacaksın, Nina.
Mas vais ficar bem, Nina.
Nina?
Nina!
İşe yaramadı, Nina.
Não resultou, Nina.
Nina...
Nina...
Merhaba, Nina.
Olá, Nina.
Bugün Nina'yı görmeye gittim.
Fui visitá-la hoje.
Ben, Rus İstihbarat Servisi'nden Binbaşı Nina Pirogova.
Eu sou a Major Nina Pirogova da Inteligência da Segurança da Rússia.
Ben, Nina Pirogova.
Nina Pirogova.
- Teşekkürler Nina.
- Obrigado, Nina.
Hastaneye Nina'yı görmeye gideceğim.
Eu tenho que ir ver a Nina ao hospital.
Müsaadenle. # Nina Simone
Dê-me licença por um instante.
Seni arkadaşım Dizlikli Nina ile tanıştırırım.
Vou apresentar-te à minha amiga Nina "joelhos almofadados".
Güçlü olmalısın.
Tens de ser forte. Pela Nina.
Nina Carlisle'la bir bağınız olduğunu biliyorum.
Sei que é familiar da Nina Carlisle.
Nina'nın annesi.
Mãe da Nina.
Eğer başarılı olurlarsa Nina ölür.
Se conseguirem, a Nina morre.
- Nina'nın hasta olduğunu bana neden söylemedin.
Porque não falaste na doença da Nina?
Çünkü biz senin hayatına devam etmene ve Nina'yı arkanda bırakmana karar vermiştik.
Porque... concordamos que ias seguir com a tua vida e esquecer a Nina.
Peki Nina ne olacak?
Então e a Nina?
Nina löseminin son safhasında.
A Nina está na fase terminal da leucemia.
Bu Nina'nın altıncı yaşgünü partisi.
Esta foi a festa do sexto aniversário da Nina.
Alex Nina'nın pastasını almaya çalışmak gibi bir hata yaptı, Nina'da pastayı onun suratına yapıştırdı.
O Alex cometeu o erro de tentar roubar o queque da Nina, e ela enfiou-lho na cara.
Seni, Nina'yı, Kincaid'i.
Tu, a Nina, o Kincaid.
Nina büyüdü,... bu korkunç geçmişle ilgili şeylerden onu koruyabildik.
A Nina cresceu protegida desse terrível passado.
Nina, Tanrı aşkına.
Nina, céus...
Nina.
Nina.
Korkma tatlım.
Esta tudo bem, mi niña.
Nina'yı görmeye.
Ver a Nina.
Yani Nina güçü biri miydi?
Era um osso duro de roer.