Oop tradutor Português
52 parallel translation
Üstündeki boncuklara bakılırsa biri Safinaz.
Um é o Alley Oop por causa do colar de dentes.
Alley-oop!
Vai!
Ne kaybedersiniz?
Oop-bop-sha-bam.
Oop-bop, kıçıma!
Oop-bop, o caraças!
Sadece sprey boyama hakkında, dün gece sabaha karşı iki gibi gelmedin mi. Oop.
Também tenho uma promessa que assinaste quando a Kelly tinha oito anos.
Güzel, değil mi? - Evet.
Oop.
İşte kraliçe asan. Oop!
Aqui tens o ceptro.
Al hadi al. Oop!
Aqui tens.
Oop! Mesaim bitti.
Parece que o meu turno acabou.
- Oop-dee-oop sol, birincide.
- Oop-de-oop à esquerda, à uma.
- Bunun adı, Oop-dee-oop.
- Isto é um Oop-de-oop.
- Oop-dee-oop, biraz insaf edin!
- Passe especial, não me gozem!
Oop-de-oop taktiğini uygulayacağız.
Vamos fazer um Oop-de-oop.
Smaç yap, baba.
Alley-oop, pai.
- Allez-oop!
- Allez-oop!
Alley-oop.
Atenção...
Ollie Oop'ta.
Sim, no Ollie Oop. Lá há rampas cobertas.
Ollie Oop'ta, fotoğrafları çocuklara satan bir fotoğrafçı tarafından çekilmiş.
A foto foi tirada por um fotógrafo no Ollie Oop, que as vende aos miúdos.
Cameron'u Ollie Oop Kaykay Parkı'na bırakırken, sana Peder Carlos'un polise anlatacağını söyledi.
Quando deixou o Cameron no parque de skate de Ollie Oop, ele disse-lhe que o padre Carlos ia contar tudo à polícia.
- Alley-oop!
- Oop!
Oop, oraya biber düştü.
Deixei cair peperonni nas mamas.
İşte oldu.
Oop! Ora aqui vamos.
Alley-oop yaptım. - Kapa çeneni..
- Dei-lhe uma malha.
Günaydın, minnoşum.
Bom dia, Alley-Oop.
Alley-oop!
Alley-oop!
Neden öyle dedi?
Por que ele disse alley-oop?
Ben Kazan Kafayım.
Eu sou um cabeça de polegar. Alley-oop!
Donny!
- Donny! - Alley-oop, alley-oop...
Oop, Gördün mü? NasıI da kayıverdi.
Vês como te largou logo?
- Oop! - İyi geceler baba.
- Boa noite, pai.
Amacınız, topu havada yakalamak.
Vejam seus objectivos, façam um alley-oop.
- Yanlış havaalanındayım. - Oop.
- Estou no aeroporto errado.
Şu oyunu bir izle. "Alley-oop" yapması için topu çizgideki adama göndermek üzere.
Ele está prestes a atirar para o cesto para o tipo que está atrás da linha.
Adı da "Gulle Atışı".
Chamou-lhe "alley oop".
Dur biraz. Şimdi öğrendiğime göre bu hareketin ismi "Gulle Atışı" imiş!
Esperem. acabaram de me dizer que isto chama-se'alley oop'!
Yeni bir gülle atışı daha.
Outro'alley oop'.
Gülle Atışı'na seviyorum.
Eu adoro o'alley oop'.
Ve ardından atış!
e agora o oop.
Gülle Atışı'na devam edemeyiz.
Não podemos continuar com alley oop.
O zaman gülle atışı yapamayacağız.
Então não fazemos mais alley oop.
Sadece bir oyunu var backdoor saklama, topu aradan havaya pas olarak atıp sayı yaparlar.
Ele só tem uma jogada, uma porta traseira, e roubam a bola no ar para uma Ponte-aérea ( alley-oop ).
Alley-oop geliyor ve Hawks kazanıyor.
Os Hawks venceram!
Otur.
Senta. Alley-oop.
Alley-oop.
Upa.
Oop! Senin terbiye edilmen gerek.
Tens de ser domesticado.
Smaç!
Alley-oop!
Oop. Göndericiyi buldum.
Consegui uma pista sobre o remetente.
Oop.
Não.
Söylediklerim için çok üzgünüm. Sana kahve aldım.
Oop.
Alley-oop.
Upa!
Oop, oop, ah, evet, duruşu güçlendir biraz. Oh! Evet, işte böyle.
Isso, posiciona-te aí um pouco melhor.