Orly tradutor Português
46 parallel translation
- Orly.
- Orly.
Yarin Orly'ye gidiyorsunuz ve romanci Parvulesco ile röportaj yapiyorsunuz.
Vá à Orly amanhã e entreviste o escritorromancista Parvulesco.
Hayir, az sonra Orly'de yapilacak.
Sim, é em Orly, daqui a pouco.
Manasını yıllar sonra kavradığı, onu altüst eden, korkunç sahne,.. ... Orly'de, Paris havaalanının ana iskelesinde,.. ... 3.
A intensa cena que o perturba, e cujo significado compreenderia apenas anos mais tarde teve lugar no terminal principal de Orly, o aeroporto de Paris pouco antes do inicio da III Guerra Mundial.
Orly, günlerden Pazar. Aileler çocuklarını kalkan uçakları seyretmeye götürüyor.
Os pais costumam levar ali os seus filhos para ver a partida dos aviões.
On altıncı gün, kendini Orly'deki iskelede bulur.
Ao décimo sexto dia encontrava-se no terminal de Orly. Vazio.
Bir kez daha Orly'deki ana iskelede ;.. ... fazla kalamadığı, bu sıcacık, savaş öncesi Pazar gününün ortasında. Kafasını karıştırsa da,..
De novo no terminal principal de Orly nesta calorosa tarde pré-bélica de domingo, onde não devia estar deu-se conta, algo confundido de que o miúdo que ele tinha sido estaria também ali a observar os aviões.
Orly'de seni dışarı çıkartacağım. Şimdi kontrol edelim... Bisküviler.
Quando chegarmos a Orly, deixo-te sair e pronto...
Örneğin, nasıl oldu da bu sabah Orly'de aynı anda, ikiniz bir araya geldiniz?
Por exemplo, porquê, esta manhã, em Orly, no mesmo momento os dois juntos?
Barran'ı tanımıyorsan, neden Orly'de o kadar hızla kaçıyordun?
Então, se não conheces esse Barran, porque correste tão rápido en Orly?
- Orly'de bir kapı görevlisi?
Porteiro em Orly.
Odile, ben Orly'ye gidiyorum. Victor orada.
Odile, vou para o aeroporto, o meu marido está lá.
Endişelenmeyin, Bayan Pivert, Orly'ye Bay Pivert'i bulmaya gitti. İki saatten döner.
Não se preocupe minha senhora, a senhora Pivert foi ter com o marido ao aeroporto, ela volta daqui a 30 minutos.
Orly'ye, çabuk!
Vamos para o aeroporto, rápido.
Orly'de olduğunuza göre, kocanızın orada olduğunu biliyordunuz.
Se foi ao aeroporto é porque sabia que Pivert lá estava.
Haydi şimdi Orly'ye.
E agora, para o aeroporto.
- Ben de sana Orly diyorum.
- E eu digo, aeroporto!
Bu gelin, geçen gece bana Orly'de ateş etmişti..
Aquela noiva disparou sobre mim a noite passada em Orly.
Şimdi, Orly, ödüllü boğama 6,000 önerdiğinde ciddi değildin, he?
Agora, Orly, você não falou sério quando ofereceu 6.000 pelo meu touro premiado, certo?
Doğru değil, Orly.
Não é verdade, Orly.
Pekâlâ, Orly, seninle biraz laflayalım.
Orly, vamos nós dois falar sobre o touro.
Orly, güreşmek isteseydim, Dünya Güreş Federasyonuna katılırdım.
Se eu quisesse lutar inscrevia-me na Federação de Luta.
Oh, Bay Orly!
Sr. Orly!
Affedersiniz. Üzgünüm.
Desculpe-me, Sr. Orly.
Orly Havaalanı'nın elektrik planı.
Uma planta electrónica do aeroporto de Orly.
Orly var mı sende? Evet.
- Tens os planos de Orly?
Bu bayan Orly, danışmanımız. Görüşme taleplerinizi ve diğer isteklerinizden o sorumlu.
A D. Early, administrativa, pode dar-lhe aconselhamento religioso.
180 numaralı uçuşla Paris'e gidecek olan... Orly yolcuları için son çağrı...
Esta é a última chamada para embarque para Orly, voo 180, com serviço para Paris...
Orly havaalanındayız. Yolcular uçağı boşaltıyor Edith Piaf'ı gördüm! Yolu gösteren genç bir adamla.
Estamos em directo do aeroporto de Orly, onde os primeiros passageiros estão a sair, e aí vem ela, é a Edith Piaf!
Orly.'i ara.Bu geceye uçuş ayarla.
Telefonei para Orly, para marcar um voo para esta noite.
Sabah 7.15'te Madrid'deki, Orly havaalanından uçağın kalkıyor.
Sais para Madrid ás 7 e 15 da manhã.
218E, Sorbonne Air Orly Sud'dan kalkmış.
218 Eco, um voo fretado da "Sorbonne Air" a vir de Orly.
Orly ve Roissy'i unutacaksın.
Esqueça os aeroportos como Orly e Roissy.
Dakikalar içinde... Orly kuşatıldı.
Em poucos minutos Orly foi cercado.
Orly'ye neler olduğuna bak!
Olha o que aconteceu em Orly!
Polisler izini takip ediyormuş.
O carro alugado no aeroporto de Orly. Os policias chegaram até ele.
Sizi şimdi havaalanına götürüyoruz. Uçağınız 2 saat sonra kalkacak.
Iremos levá-los ao aeroporto de Orly e o vosso avião sairá dentro de duas horas.
Orly Havaalanı bir pislik yuvası!
O Aeroporto de Orly é uma merda!
Kaybedersen, bu sabah peşinde kimse yokken, Orly'de neden kaçtığını anlatacaksın. Tamam.
- Se perder?
Tamam.
Dizes-me porque fugiste esta manhã em Orly quando ninguém te perseguia.
Ama Orly'dekilere haber verebilirim.
Ela apanhou o avião para Paris.
İki Amerikalı beni Orly'de takip etti.
Para Cap de Pins. Oh, mas é muito esperta!
Bu yeni kişi kim acaba?
Havia 2 homens que me seguiam em Orly.
- Siz, neredesiniz? - Orly'de!
No aeroporto, 30 anos que não vinha a Paris.
Paris, Orly Havaalanı.
Paris, Aeroporto de Orly
Buradan geçerken Orly saklanmama izin verdi.
Quando passei por aqui, o Orly deixou-me esconder.