Oswald tradutor Português
874 parallel translation
Oswald!
- Oswald, o meu casaco.
- Bulundum. Loş ışıklar, masanın üzerine yayılmış harfler, baş aşağı çevrilmiş şarap bardağı birinin amcasından kaybolmuş diş fırçasını bulmak için gelen mesajlar.
- Luzes suaves, o alfabeto escrito numa placa, um copo de vinho posto ao contrário, mensagens de um tio Oswald de alguém, de como encontrar uma escova de dentes perdida...
- Şey ben... - Oswald.
- Então...
- İşler pek yolunda gitmedi, Oswald.
- Não correu muito bem, Oswald.
- Oswald?
- Oswald!
Dört şansın var, Oswald.
Quatro hipóteses, Oswald.
Oswald... Ben heyecanın doruğunda yaşamayı seven biriyim.
Oswald, gosto de viver no limite do perigo.
Bizi orduya ihbar edebilecek tek kişi Oswald'tı. O da ortadan kaldırıldı.
O único que poderia trair-nos era o Oswald e foi eliminado.
Homely, The Burrows Oswald Street'den Bay E. W. Lambert bize zorluk çıkarmışa benziyor.
O Sr. E. W. Lambert de Homely, The Burrows. Oswald Street... apresenta-nos um enigma.
Ve Oswald ve onu, küçük pembe tayyörü içinde.
E o Oswald... e a ela com seu traje rosa.
O halde, Oswald nasıl aynı anda iki yerden ateş edebildi? - Çok saçma!
Como é que o Oswald podia ter disparado de 2 ângulos ao mesmo tempo?
- "Ghosts" taki Oswald gibi.
- Como o Oswald na peça do Ibsen.
O kitap beni Lee Harvey Oswald gibi gösteriyor.
O livro faz-me parecer o assassino Lee Harvey Oswald!
- Oswald'ı kim oynuyor?
- E quem faz o Oswald?
Brown, peltek bir Oswald.
Brown a balbuciar como Oswald.
Bay Brown, Oswald'sınız.
E, Mr. Brown, vai representar o Oswald esta noite.
- Oswald'ı tanıyor musun?
- Conhece o Oswald?
- Lee Harvey Oswald'ı mı?
- O Lee Harvey Oswald?
CIA, Oswald'ın bir fotoğrafını bulmuş. Benim de fotoğrafımı bulmuşlar.
A CIA tem uma fotografia do Oswald e eles têm uma minha, também!
Lee Harvey Oswald'ın kim olduğunu bilen var mı?
Alguém sabe quem foi Lee Harvey Oswald?
Ben sadece Lee Harvey Oswald rol yapışına inanırım.
Acredito que Lee Harvey Oswald agiu sozinho.
Sirhan'ı bulmak iki yılımı almıştı, Oswald'ı bulmaksa üç.
Demorei três anos para achar Serhan. Três para achar o Oswald.
Ne? Doğru duydun. Teğmen Oswald Cochrane.
É isso aí, Sargento Oswald Cochrane.
Adının Lee Harvey Oswald olduğu saptanan şüpheli... bir sinema salonunda kısa bir mücadelenin ardından... on beşe yakın polis memurunun çabasıyla tutuklandı.
O suspeito, identificado como Lee Harvey Oswald, foi preso por mais de uma dúzia de agentes após breve refrega, num cinema de Oak Cliff.
Memur Tippit'in vurulduğu tabanca... Oswald'ın üstünde bulundu.
O Guarda Tippit foi morto com um revólver em posse de Oswald.
Oswald kafayı yemiş herhalde dedim.
Disse que o Oswald deve ter pirado!
Kimin aklına gelirdi ki? Oswald denen o salak suikast gibi büyük bir işe kalkışsın ha?
Quem é que ia pensar que o palerma do Oswald ainda havia de assassinar alguém?
Tam adı Lee Harvey Oswald.
O nome completo dele é Lee Harvey Oswald.
Formalite icabı. Oswald'ın New Orleans'taki bağlantılarını araştırsana.
Só por rotina, investiga esta relação Oswald
İkinci Dünya Savaşından kalma İtalyan yapımı ucuz bir Mannlicher-Carcano tüfek... Şikago'da bir postaneden sipariş edilmiş... ve 1963 martında Oswald'ın sahte ismi A. Hidell adına... bir posta kutusuna yollanmış.
A espingarda, uma Mannlicher-Carcano de fabrico italiano, fora encomendada pelo correio a uma firma de Chicago e enviada a um dos nomes usados por Oswald, A. Hidell, para uma posta restante em Março de 63.
Oswald'ın tanıdıklarına gelince, bir isim sürekli karşımıza çıkıyor :
Quanto a conhecimentos, um nome não pára de aparecer :
Oswald geçen yaz pek çok kez onunla görülmüş.
O Oswald foi visto várias vezes com ele no Verão.
Bu fotoğraflar, dün Marina Oswald'la çocuklarının yaşadığı garajda... Oswald'ın eşyaları arasında bulundu.
Estas fotos foram encontradas ontem entre as coisas de Oswald... na garagem onde viviam Marina Oswald e os seus filhos.
Anlaşılan David Ferrie o cuma günü öğleden sonra Teksas'a doğru yola çıkmış. Bir kaynak, uçakla Oswald'ı kaçırmaya gelmiş olabileceğini söylüyor.
Parece que o Ferrie foi ao Texas na Sexta à tarde, segundo uma fonte, para tirar de lá o Oswald.
Biliyorsun, Başkan Kennedy cuma günü öldürüldü.
Como sabe, o Presidente Kennedy foi assassinado na Sexta e um tal Lee Harvey Oswald foi preso como suspeito.
Aldığımız bilgilere göre Oswald yazı burada geçirmiş... ve sen de Oswald'ı tanıyormuşsun.
Soubemos que o Oswald passou cá o Verão e que você o conheceu.
Ben hiç Oswald adında biriyle tanışmadım. Size bunu söyleyenler deliymiş herhalde.
Nunca conheci Oswald nenhum e quem disser o contrário é doido.
FBl, Bay Ferrie'nin Lee Harvey Oswald'ı tanıdığına... veya suikastla bir bağlantısı olduğuna dair kanıt bulamadı.
Ferrie conhecesse Lee H. Oswald ou estivesse envolvido no assassinato.
Yani Oswald, altı saniyeden az sürede, çok iyi nişan alarak tam üç atış yapmış. Hem de kollu mekanizmalı bir tüfekle! Donanmadaki tanıdıklarının dediğine göre, kadın çamaşırı giyermiş.
Dizem que o Oswald acertou três tiros em cheio com uma espingarda manual, em menos de 6 segundos, quando segundo os colegas da tropa, era um azelha.
Yanlış izin peşindesin. Oswald eski moda bir yemdi sadece.
O Oswald foi só um isco para patinhos como vocês.
Harika kokuyor. Biliyor musun... Oswald suikasttan sonra tam 12 saat boyunca sorgulanmış.
Sabes que o Oswald foi interrogado durante 12 horas sem advogado e sem que uma única palavra ficasse escrita?
İnanılmaz. Deneyimli bir polis şefinin ve FBl ajanlarının bilmesi gerekir... ifade tutanaklara geçmezse, Oswald'ın söyledikleri mahkemede geçerli olmaz.
Um capitão de Polícia e agentes do FBI tinham de saber que, sem registo, tribunal algum aceitaria o que o Oswald tivesse dito.
Bir yarbayın verdiği ifadeye göre... Oswald donanmadaki eğitiminin parçası olarak Rusça sınavına girmiş. Sovyetler Birliği'ne iltica etmeden sadece birkaç ay önce!
Um tenente-coronel afirma que o Oswald fez um teste de russo durante a recruta nos fuzileiros, meses antes de desertar para a União Soviética.
Oswald radar operatörüymüş. Bir kediye pijama ne kadar lazımsa, ona da Rusça o kadar lazımdı.
O Oswald era operador de rádio, precisaria tanto de russo como um gato dum pijama.
- Bırak okumayı. - Adam bunu önemsiz bir şey gibi söylüyor. Oswald sınavda başarısız olmuş.
Tentaram dar a impressão que ele não fez um bom teste, dizendo que quase falhou mais do que acertou...
Lee Oswald sıradan bir asker değildi.
O Lee Oswald não foi um soldado comum.
Lee Harvey Oswald'ın.
O Lee Harvey Oswald.
Oswald hapisteyken, FBI'dan özel ajan... John Quigley ile özel olarak görüştü.
Na cadeia, Oswald falou em privado com o agente especial John Quigley, do FBI.
Oswald serbest bırakıldı. Quigley de görüşmenin notlarını yok etti.
Oswald é libertado e Quigley destrói os apontamentos da conversa.
Virijinyalı Kardeşler ile arabalarının icabına bakın.
- Oswald. Trata dos Irmãos da Vírgínia e da carroça.
Lee Harvey Oswald adında bir adam zanlı olarak yakalandı... sonra da dün Jack Ruby adında biri tarafından öldürüldü.
E morto por sua vez ontem, por um Jack Ruby.