Pane tradutor Português
41 parallel translation
Serbest bırakamadığı gerginliği çok fazla büyüdü böylece psikomatik baygınlığa sürüklendi.
A tensäo guardada é tanta que ela tem uma pane psicossomática.
Daha çok bizim paramız, ama Don Calogero iyi işletti ve Tancredi'nin buna ihtiyacı var.
Dinheiro que é na maior pane nosso mas bem administrado por Don Calogero. E Tancredi precisa de dinheiro.
Araba arızalandı.
Tive uma pane.
Ateşlemede bir sorun var Luke.
Estou com uma pane no controle do fogo.
İki et pane, özel sos, marul peynir, turşu, soğan ve susamlı çörek. Woow!
Dois hambúrgueres, alface, queijo, molho especial, cebola...
Size bir soru sorayım, şu hindili sandviç gerçek hindi mi yoksa hindi pane mi?
Gostava de saber se este sanduíche de peru tem realmente peru ou rolo de peru?
Ne, hindi pane sever misin?
Gostas de rolo de peru?
Pencere camında
# In a window pane
Pilim bitmiş.
Eu entrei em pane.
Bir metre yanıma geliyor ve sanki beynim duruyor.
Ela chega perto de mim e entro em pane.
Dobry vecer, pane doktore.
Dobry Vecer, Pane Doktore.
Yayında parazit olduğu ortada.
Foi só uma pane na transmissão.
Kızartma değil, pane.
Panados, não fritos.
Nişanlısı Glynnis Pane'le yaz sonu Kraliçe'nin huzurunda evlenecek olan Lord Dashwood, Clarissa adında bir de üvey evlat sahibi olacak.
Lord Dashwood vai casar-se com a sua noiva Glynnis Payne este verão na presença da rainha. Herdará também uma enteada, a adorável Clarissa Payne.
- Bana yardım edin! - Pane!
Ajudem-me aqui!
Okyanustan 35bin feet yükseklikteydik, ve sonra her şet kontrolden çıktı
Estávamos em cima do oceano, há 35 mil pés quando deu pane.
Sığır eti, domuz filetosu, ciğer, pane beyin, ilik...
Temos bife de vaca, bife de porco, fígado e mioleira com pão ralado.
Tavuk pane.
Frango panado.
- Ne şirin çocuk? - Balık pane bu akşam, ha?
Peixe frito esta noite, não é?
Ama bilirsin, bazen şu iletişim sistemleri mekanik arızalar yüzünden hiç çalışamaz.
Claro, às vezes estes sistemas de comunicação sofrem pane mecânica.
- Peynir pane.
Jovem?
- Peynir pane? Hemen geliyor.
Grelhado de queijo, por favor.
Karides pane yiyebilir miyiz artık?
Podemos ir comer camarão agora?
Elaine'e yakınlarda karides pane yiyebileceğimiz bir yer var mı diye sorayım.
E que tal perguntar à Elaine se há um lugar aqui perto para comprar camarão.
Tavuk için iki kat pane harcı.
Um panado duplo para uma grande dentada.
Nasıl pane yapılacağını, kızartılacağını ve güzel bir aile kovasına konulacağını biliyorlar.
Sabem empaná-lo, fritá-lo, e coloca-los em baldes de tamanho familiar.
Bir gezegenin çok küçük bir parçasıyım, o gezegen bir sistemin parçası, o sistem de bir galaksinin parçası. Binlerce galaksi de evrenin bir parçasını oluşturmakta.
Lembra que o mundo não gira ao meu redor... que sou uma pane muito pequena de um planeta... que faz pane de um sistema, que faz pane de uma galáxia... que, como milhares de galáxias, faz pane do universo.
Bu durum bana, sınırsız ve sonsuz bir bütünün parçası olduğumu hatırlatıyor.
Isso me lembra que sou pane de um todo... infinito e eterno.
Bir parçamı yansıtıyorlar. Aynı zamanda, hazırlayanın bilinmemesi beni rahatlatıyor.
Reconheço que refletem pane de mim... mas me tranquiliza o anonimato.
Umarım ekmekten kısmıyorsunuzdur.
Espero que pane bem as costeletas.
Evet, pane tavuk işte.
Sim, é empanado de frango.
Pane balık, yanında püre.
É peixe panado com puré.
Devlet kaynaklarına göre oluşan radyasyonun sebebi dev bir solar patlama. Bu da gün içinde Amerika'daki radyo sinyallerini etkiledi. Cep telefonları, bilgisayarlar ve birçok küçük elektronik cihaz işlevini kaybetti.
Fontes do governo dizem que devemos agradecer a uma grande erupção solar pela explosão de radiação, que deitou abaixo os sinais de rádio na América hoje, causando pane em telemóveis, computadores e eletrônicos.
Bilmem, bu senin işin.
Não sei, faz pane do teu trabalho.
Hayır, işim bu değil.
Nem por isso, isto não faz pane.
Pane Humuhumunukunukuapua'nın tadına bakmanız lazım. Bu sabah taze yakalandı.
Têm de provar o "hum'humunuku'nuku'apua'a" panado, chegou fresquinho esta manhã.
- Bir güç dalgalanması.
- Uma pane elétrica.
Numara olabilir.
Dizem que sofreram uma pane completa em seus motores. O nível de energia caiu.
Sinyal kopmaya başlıyor.
Começou a pane nos comunicadores.
- aletlerimiz çok yavaş..
Os nossos instrumentos deram pane.
"Pane Hotspot Silo"?
"Campo de Silo"?