Pert tradutor Português
50 parallel translation
Ee, yakınlarda mı oturuyorsunuz?
Vive aqui pert...
Sigorta şirketi pert kararı verdi.
A seguradora disse que destruí a avioneta.
Pert and Popular. Anlaşıldı.
E já viste o preço deles?
Kif, bana 10 kutu Pert and Popular al.
- Não nado em dinheiro. Deixa-me em paz!
Dr. Candace Pert Değiştirilmiş peptitler patentini elinde bulunduruyor
"Candace Pert, PHD e detentora de patentes de peptídeos modificados".
Benim adım Candace Pert.Georgetown Tıp Fakültesi'nde profesörüm.
Sou professora na Univ. Georgetown de Medicina.
Ya şampuan?
- Champô Pert.
Mmm, Pert mi?
É Pert?
Moturu pert oldu.
O motor não pega.
- Ne? Yani arabanız pert olmuş.
Então o seu carro já foi.
Sadece şampuanın Pert Plus.
É apenas... Pert Plus.
Dinle, araba düpedüz pert oldu.
Ouve, o carro está estragado.
Radyatör pert.
O radiador está estragado.
Okul kızlarının olabileceği kadar arsız
"Pert as a schoolgirl, well can be"
Roger eniştemi ziyarete girmişti bir şeye yakalanıp bir hafta sonra pert oldu.
Foi visitar o meu tio Roger, apanhou qualquer coisa e uma semana mais tarde estava a fazer tijolo.
Pert olmuş. Beyin ölümü işte.
Cerebralmente morto.
Ben "Dr." Lucy Fields. O "pert olmuş" bebeği ben doğurttum.
Sou a Dra. Lucy Fields, fiz o parto a esse bebé vegetal.
# Okullu kızlar gibi şımarık
Pert as a schoolgirl well can be
Birçok pert olmuş arabadan, çizik bile almadan kurtulan sürücüler gördük.
Nós vimos a abundância de destroços onde o motorista saiu sem um arranhão.
Adamımı pert edip bunun... Nasıl denir...
Se pensa que pode espancar um dos meus homens, como se diz...
Sen benim adamımı pert ettin, ben de seninkini.
Bateram num dos meus e eu bati num dos vossos.
Annen pert olmuş.
A tua mãe explodiu como uma piñata.
Bak, annesi doz aşımından pert olmuş, kız da Mandy'i aradı.
A mãe dela apanhou uma overdose e ela ligou para a Mandy.
Pert olmuş eski karanfilleri eve götürmene izin vermiş alt tarafı.
Ele deixa-te levar flores velhas que já estão quase mortas.
Onu pert ediyordum sadece.
Só estava a cansá-lo, sabes.
Pert eden biri için Oldukça tiz bir sesle söyledin.
Isso foi realmente muito corajoso para alguém que só estava a cansá-lo.
Fırtına sokağın aşağısındaki trafoyu pert etti. Dokuz blok çevresindeki bütün elektrikler kesildi.
A tempestade destruiu um transformador e rebentou a energia num raio de nove quarteirões.
Motora su kaçtı ve pert oldu Carly'le buraya geldik biz de.
Tínhamos água no silenciador, o motor morreu e chegamos aqui. A Carly e eu.
Bizi götürür müsün? Arabam pert.
Tenho o carro espatifado.
Tahiminim canavar dün gece onu pert etti.
Imagino que um animal o apanhou na noite passada.
Ortalık pert oldu.
Miolos pelo quarto todo.
Eninde sonunda hepsi pert olur.
Eventualmente, são um desastre.
Pert etmişlikten bahsetmişken...
Por falar em desastres...
Akü pert olmuş.
A bateria foi ao ar.
Pert oldu.
Perda total.
Motoru pert. Çinliler plastik vida kullanmışlar.
O suporte do motor e os parafusos são em plástico chinês reciclado...
Evlere getirdiği eskpertizler pert oluyor diyorlar.
Ela já teve aventuras em mais casas do que a Fannie Mae.
Biyel kolu kırılmış, araba pert oldu.
O meu carro partiu uma biela. É sucata.
- Bakın, kiralık katiller pert oldu.
Observa os vilões... no chão!
Benimki pert oldu.
O meu já era.
Pert olmuş bir arabam var. İşte bu tarz bir arabam var.
- Um carro muito velho, é o que tenho.
- Pert olmak dışında.
À parte de estar toda lixada.
Normalde araba şovuna pert bir araba getirseniz, sizi paralarlar.
Toda a gente acha que vamos trazer um carro degradado para uma exposição de carros, que vamos ser criticados.
Pekala, Reynolds, 27 numaralı tekne pert olmuş, hemen şuradaki.
Muito bem, Reynolds, o ancoradouro 27, do Hey There...
Rup-ert. Ru-pert.
Rupert.
Alınma ama Fusco, sizinle bovling oynayacağıma topla kafamı pert ederim daha iyi.
Sem ofensa, Fusco, mas prefiro bater com a minha cabeça numa bola de bowling.
Aracımız pert oldu ve haydut sürüsüyle burada tıkılı kaldık.
Agora a nossa viatura é sucata e estamos presos aqui, num mar de bandidos de fronteira.
Korkmuştum. Pert- -
Estava com medo do abuc...
Tim. Pert.
Ganância.
Pert.
Perda total.