Pierce tradutor Português
1,714 parallel translation
Pierce Evleri listesindeki her kişiye gönderdim, az önce de 6 kişiyle karşılaştım. Buraya geliyorlarmış!
Corri todos os nomes daquela lista antiga da Pierce Homes e encontrei seis pessoas diferentes que disseram que vinham.
İki tane dört kişilk masam var Bayan Pierce.
Acabaram de chegar duas mesas de quatro, Sra. Pierce.
Çorba kâsesine ihtiyacım varken gidip tabak yıkıyor Bayan Pierce!
Ele está a lavar pratos, Sra. Pierce, quando preciso de tijelas de sopa.
Çok özür dilerim Bayan Pierce.
- Desculpe, Sra. Pierce.
- Pierce Evleri'ni duymuşsundur... - Memnun oldum. Bu da danışmanım Wally Burgan.
Apresento-te o Bert Pierce, da Pierce Homes, e o meu consultor financeiro, Wally Burgan.
- Sağ olun Bayan Pierce.
- Obrigado, Sra. Pierce.
- Sağ olun Pierce!
- Obrigada, Sra. Pierce!
Hayır Bayan Pierce, bende sevdiği şey bacaklarım değil, param.
Não, Sra. Pierce, não é pelas minhas pernas que ele gosta de mim, é pelo meu dinheiro!
Onlarla konuştum Bayan Pierce. Harici bir ilan olmadığı sürece sorun yokmuş.
- Já falei com eles, Sra. Pierce, e eles dizem que não há problema, desde que não haja publicidade externa.
Tabii Bayan Pierce.
- Sim, Sra. Pierce.
Peki Bayan Pierce.
Sim, Sra. Pierce.
Tabii Bayan Pierce.
Sim, Sra. Pierce.
Bayan Pierce.
Sra. Pierce.
Gelme sebebimi az çok tahmin etmişsinizdir. Çocuklarımız hakkında konuşmaya geldim Bayan Pierce.
Bom, como deve ter calculado, vim aqui para falarmos sobre os nossos filhos, Sra. Pierce.
Ama sizi temin ederim ki Bayan Pierce, Sammy'nin böyle bir niyeti yok.
Mas quero assegurar-lhe, Sra. Pierce, que o Sammy não tem tal intenção.
İnsanların düşüncelerini okuyan biri değilim Bayan Pierce.
Não leio mentes, Sra. Pierce.
Şunu kafanıza soksanız iyi edersiniz Bayan Pierce bu evliliğe engel olacağım.
E fica já a saber, aqui e agora, Sra. Pierce, que vou impedir este casamento.
Ben Hank Somerville bu geceki konuğumuz Los Angeles'dan Veda Pierce!
Sou o Hank Somerville, e esta noite, a nossa convidada é Veda Pierce de LA.
Bu sizin gerçek isminiz mi Bayan Pierce?
Esse é o seu verdadeiro nome, Mna. Pierce?
Bize bu akşam ne söyleyeceksiniz Bayan Pierce?
E o que vai cantar esta noite, Sra. Pierce?
Çok yetenekli bir kızınız var Bayan Pierce.
Tem uma filha talentosa, Sra. Pierce. Manda-lhe os meus cumprimentos.
Veda Pierce ; Bayan Pierce'ın kızı.
É a Veda Pierce, a filha da Sra. Pierce.
- Elbette Bayan Pierce.
- Certamente, Sra. Pierce.
Bayan Pierce.
Sra. Pierce?
Veda Pierce'tan Bellini'nin Norması'ndan Casta Diva aryasını dinlediniz.
Acabaram de ouvir a opereta "Casta Diva", de Norma Bellini, interpretada pela Mna.
Böyle harikulade bir yeteneği ilk defa kızınızda görüyorum Bayan Pierce.
Se alguma vez vi uma cantora revelar-se, Sra. Pierce, é a sua filha.
Genelde alelacele karar alan tiplerden değilim Bayan Pierce.
Não costumo tomar decisões precipitadas, Mna. Pierce.
Ya seni ya Opie Lucas'ı alacaklar.
Aceitam a Pierce ou a Opie Lucas.
Bayan Pierce.
- Mna. Pierce! - Aqui, Mna.
Buraya lütfen.
Pierce. Mna. Pierce, uma foto para a Rádio Times.
Tabii Bayan Pierce...
Sim, Sra. Pierce...
Pierce Homes sallanmaya başladığında parası olsaydı ondan alırdım ve Pierce Homes da elimizde olurdu. Veda da daha iyi durumda olurdu, değil mi?
Se ela tivesse dinheiro quando a Pierce Homes começou a ficar tremida e eu tivesse ficado com ele, a Pierce Homes agora era nossa e ela estaria bem melhor, não?
Mildred Pierce Ortaklığında sen olmadan çalışmak çok garipmiş hayatım.
Mas é estranho trabalhar na sociedade Mildred Pierce sem ti, querida.
2 numaralı yoldaki Franklin Pierce Memorial'da mı?
No Franklin Pierce Memorial, ao pé da estrada 2?
Evet, polislerde bunu araştırıyor şu anda. Polisten açılmışken, teğmen Pierce'dan Martin Loeb ile girdiğin ağız dalaşı hakkında hoş bir telefon aldım.
E falando de polícia, recebi uma chamada encantadora do Tenente Pierce sobre o teu último encontro com o Martin Loeb.
Pierce County, Washington.
Pierce County, De Washington.
Bu arada, Stubeck Pierce Johnson Rinaldi, kan bağış arabası davasında bana katılıyorsunuz.
Enquanto isso, Stubeck, Pierce, Johnson, Rinaldi, juntem-se a mim nos veículos.
Ben memur Billy Pierce.
- Sou o Oficial Billy Pierce.
Stubeck, Pierce lütfen dönün. Üç numaralı durum.
Stubeck, Pierce, voltem, código 3.
Stubeck, Pierce, mermiye ihtiyacımız var.
Stubeck, Pierce, precisamos de munições.
Tanrıya şükür ki kısa bir süre hastanede kaldıktan sonra aramıza dönen memur Pierce'a hoş geldin demek istiyorum.
Vamos dar as boas vindas ao oficial Pierce, que está de volta após uma breve estadia no hospital.
Tamam, memur Pierce'a bu gece acil durum alarmı verdiğimizi söylersin. Anlaşıldı mı?
Bem, diz ao oficial Pierce, que estamos em alerta máximo, entendido?
Dedektif, Asante James ve Rodrick Pierce kimdir biliyor musun?
Agente, você sabe quem são... - Asante James e Rodrick Pierce?
Stubeck, Pierce, Santos'un adamlarıyla görüşmenizi istiyorum.
Stubeck, Pierce, encontrem-se com os homens do Santos.
Favori karakterim Brittany S. Pierce.
A minha personagem preferida é a Brittany S. Pierce.
Ancak tüm bunların üstesinden gelmemi sağlayan birisi var artık hayatımda. O da Brittany S. Pierce.
Mas tenho uma coisa que me anima e ajuda a ultrapassar isso, a Brittany S. Pierce.
Kabin amirinizi gördünüz mü kızlar? Bridget Pierce?
Alguma de vocês viu a chefe de cabina, a Bridget Pierce?
Monty, seni Bert Pierce ile tanıştırayım.
Monty...
Ben Bayan Pierce.
Sou a Sra. Pierce.
Adı Sunbake. - Bayan Pierce'ın idarecisi benim.
Eu represento a Mna.
- Jason Pierce mı?
- Jason Pierce?