Rhine tradutor Português
49 parallel translation
2 şişe Rhine yarım şişe Martel bir kutu ananas üç limon tabii şeker de var.
Quero 3 garrafas de Moselle, 1 de vinho do Reno, 2 de champanhe, meia de Martel, uma lata de ananás, três limões e açúcar, naturalmente.
Nihayet, daha sonra Amerikan kuvvetlerinin son müfrezeleri Rhine'dan geri döndüler akrabaları ve dostları hariç herkes tarafından unutulmuşlardı.
Por fim, no final do ano, os últimos destacamentos das forças americanas regressam do policiamento do Reno, quase esquecidos por todos, menos pelos seus familiares e amigos.
Bu konuşmaların yapıldığı anda, telafisi imkansız bir şekilde kaybettikleri.. plajlardan müttefik tankları ve askerleri Fransa içlerine doğru yayılmış... ve Ren ırmağına doğru koşularını başlatmışlardı...
Enquanto isso, com as cabeças de ponte protegidas, tanques e homens aliados espalham-se pela França iniciando sua jornada até o Rhine.
- Rhine'dan küçük bir hatıra.
Uma recordação do Reno.
- Sen, Sam Rhine.
- Você. Sam Rhine.
Onlar direkt Rhine'a gidecekler.
Estão a deslocar-se diretamente para o Reno.
Hitler'in birlikleri tekrar düzene girmeden önce onları Rhine yoluna kadar sevk etmeye çalışacaklar.
Eles devem economizar todo o combustível para levar avante o seu caminho para o Reno antes que Hitler possa reagrupar as suas tropas.
Dördüncüsü... Rhine'a doğru çekilmek ve gerilemek zorunda kaldığımız takdirde tüm şehri yıkmak için bir plân.
um plano para destruir a cidade inteira....... no caso de sermos forçados a recuar e retirar para o Reno.
Rhine'ın karşısına.
Buchenwald.
Müttefikler kıştan önce Ren Nehri'ni geçer.
Os aliados cruzarão o Rhine antes do inverno.
Suikast başarılı olursa Burgonya şarabını, Ren şarabına tercih ettiğimi itiraf edebilirim.
Admirável. Se triunfa o complô, poderei confessar que eu sempre preferi Borgonha ao vinho Rhine.
General Werth kumandasındaki imparatorluk kuvvetleri... burada, Ren Nehri'nin kuzeyindeler.
Os imperialistas sob o comando do General Werth... estão ao norte do Rhine, aqui.
Ren'i geçmek zorunda, hem de çabucak.
Ele deve cruzar o rio Rhine, e a toda velocidade.
Rhine'de başarılı ol.
Fazei uma boa campanha no Reno.
Açıkçası, benim için Rhine kampıyla burası bir.
Francamente preferia estar num acampamento no Reno do que aqui.
Şiirleri Rhine'den getirdin mi?
Haveis trazido um ramo de poemas do Reno?
Biliyor musunuz efendim, kardeşiniz, soylu Germanicus'u tanırdım yıllar önce Rhine'de.
Senhor, conheci o vosso irmão, o nobre Germânico, no Reno, há vários anos.
İmparator mektup yazıp, Senato'yu bilgilendirdi Rhine'deki orduda çok büyük bir komployu ortaya çıkarmış.
Ele escreveu ao Senado a informar que desmantelou uma conspiração contra ele no exército do Reno.
Yük arabalarındaki eşyaları mezatta sattığımızda... Arabalar buraya ulaştıklarında! Rhine'i geçeriz, Almanları yeneriz, denize ineriz.
Depois de leiloarmos o que está nos coches... quando cá chegarem, iremos atravessar o Reno, derrotar os alemães e marchar de encontro ao mar.
Rhine'den dönen Roma Lejyonları sizi selamlıyor.
As legiões de Roma saúdam-vos no seu regresso do Reno!
Yukarı Rhine'deki korgeneral değil miydi o?
Não foi comandante no Reno Norte?
Germanicus Rhine'deki orduları sana karşı kullanabilirdi, ama o soyluydu. Askerler onu İmparator ilan etti, ama o "Roma'nın zaten İmparatoru var" dedi.
Proclamaram-no Imperador quando Augusto morreu, mas ele disse que Roma já tinha um!
Rhine ordularını çökertmek için Drusus'la birlikte komplo hazırlamak.
Da tua conspiração com Druso para sublevar os exércitos do Reno.
Rhine ırmağının Almanya tarafında hiç ordumuz kalmadı.
Já não há exército na Germânia, além do Reno.
Rhine'in doğusundaki ordu imha edilmiş.
O exército a Este do Reno foi destruído.
Almanların Rhine köprülerini ele geçirip geçirmediklerine bağlı.
É suficiente. Tudo depende dos germanos terem ou não tomado as pontes sobre o Reno.
Rhine ırmağı kıyılarındaki bir kulübede doğmamışız ya da Suriye'de pis bir çadırda.
Por não termos nascido numa cabana nas margens do Reno, ou numa pequena tenda esfarrapada na Síria?
Kartallarımı geri getirsin diye yolladım onu, Rhine kıyısında altı ay otursun diye değil!
Mandei-o para recuperar as minhas águias não para acampar seis meses nas margens do Reno.
Rhine üzendeki köprü Almanya ile aramızda kalan son köprü.
A ponte sobre o Reno. A última ponte entre nós e a Alemanha.
Rhine'ı yüzerek geçtim, efendim.
- A nado pelo Reno.
Elimizde bir yığın elmas taklidi küpe kaldı.
Ficámos com os brincos da "Rhine Stone" encalhados.
Şef aşçı eğitimini Ren kıyısında küçük bir kasabada yapmış.
Parece que ele foi educado numa pequena vila em Rhine.
Almanlar'la Rhine nehrinin aynı tarafında olan tek birlik biziz.
Somos a única unidade que pôs os alemães na margem certa do Reno.
Easy'i senindir onları Rhine'dan geçir... - 140 adam mı?
Escolha um pelotão para os ajudar a atravessar o Reno.
Rhine-Kom şebeke uzmanı olarak gireceksiniz.
Vais disfarçada de supervisora de rede da Rhine-Kom.
Bu kadın Hartford'daki hiçbir yerde benim verdiğim parayı alamaz. Ayrılırken ona verdiğim parayla yazın Rhine nehrinde yolculuk yapabilirdi. Ama haksızlık ettiğim için beni mahkemeye veriyor.
Mas eis uma mulher, a quem pago mais do que receberia noutro lado, cujo acordo de rescisão poderia pagar um cruzeiro de Verão no Reno, a arrastar-me para tribunal, dizendo que fui injusta.
Gladys Rhine kilisede seni soruyordu.
A Gladys Whine perguntou por ti na igreja.
Köln'ün Ren nehri üzerinde imtiyazlı bir konumu var.
Colónia está numa situação priviligiada do rio Rhine.
"Hendek" te... Güney sınırlarından bir şeyi bozukluklara panzehir yapmak için... Sığınağa nakil edecekler.
"Rufler" é, uh o que quer que "rhine" seja uh, transportar algo do extremo Sul para Haven... para criar um antídoto para os infectados.
- Bir şey. - "Baston" ve "Hendek". Ne?
Estas. "Cane" e "rhine." O quê?
"Hendeğin" anlamı ne peki?
E o que significa "rhine"?
"Hendeğin" anlamı.
"Rhine" significa.
"Hendeğin" ne anlama geldiğini buldum.
Descobri o que "rhine" significa.
Aslında, Bonn şehrinde, Ren nehri kenarında, Plittersdorf adında bir semtteyiz. İsmi kendisinden daha ilginç bir yer.
Na realidade, num subúrbio de Bonn chamado Plittersdorf no rio Rhine, que parece mais pitoresco do que é.
Paul Lukas'ın oynadığı "Watch on the Rhine".
Horas de Tormenta, com o Paul Lukas.
Rhine adında genç ve güzel bir kız hakkında.
É sobre o Rio Reno, a juventude, e uma bela rapariga.
Rhine Monkeys'den haber var mı?
Há notícias dos macacos do Reno?
Anlaşılan aradığım yer ileride.
Certo, aqui é a Rhine Ave.
Korkarım lastik sandallar Rhine için çok dayanıksız, efendim.
Os botes de borracha são muito frágeis para o Reno.