Samantha tradutor Português
2,834 parallel translation
Çok yaşa Samantha.
Abençoada sejas, Samantha.
Tabii ki, Samantha.
Com certeza, Samantha.
O, Samantha'nın kardeşi.
Este é o irmão da Samantha.'
Samantha.
'Samantha.'
Al ağzına, Samantha.
'Fá-lo, Samantha.'
- Yardımcı olabilir miyim?
- Posso ajudar em alguma coisa, Samantha?
Bugün üniversiteye gitmiyor musun, Samantha?
Não vais para a universidade hoje, Samantha?
Ee, Samantha?
Então, Samantha...
"Beth Handler ve Annie Sklaver, Tavia O'Neal ve Shelby Hernandez Dawn Miller ve Samantha Bryant."
Beth Handler e Annie Sklaver, Tavia O'Neal e Shelby Hernandez, Dawn Miller e Samantha Bryant.
Yüzbaşı Samantha Carter emrinizdeyim, efendim.
Capitão Samantha Carter.
Ben Dr. Samantha Carter.
Sou a Dra. Samantha Carter.
İlk yarışmacımız Samantha Welke 2.1 zorluk derecesiyle, 2 1 / 2 ileri dalış yapmayı deneyecek.
A nossa primeira concorrente, Samantha Welke, irá tentar um salto frontal de 2,5 voltas com 2,1 graus de dificuldade.
Samantha'nın dalışı Kelsey Hess tarafından idare edilecek.
O mergulho de Samantha será controlado por Kelsey Hess.
Annemin adı Samantha Reilly.
E a minha mãe é a Samantha Reilly.
Adı Samantha Matthews.
O nome dela era Samantha Matthews.
Burası, Samantha'nın bacağını bulduğumuz yer Dr. Ray.
Aqui foi onde encontrámos a perna da Samantha, Dr. Ray.
Adı Samantha Matthews.
Samantha Matthews.
Aynı hafta sonu Samantha Matthews ortadan kayboldu.
Foi no mesmo fim-de-semana em que a Samantha Matthews desapareceu.
Aletteki insan kanı ve satırın bıraktığı iz Samanta'nın kemiğindeki iz ile aynı.
O sangue é um humano. As estrias no osso da Samantha correspondem às do cutelo.
Samantha Matthews'un sağ uyluk kemiğinden iliği çıkartıyorum.
A extrair a medula óssea do fémur direito de Samantha Matthews.
Hikayenin ne olduğunu bana anlatmalısın Samantha.
Que história tens para contar, Samantha?
Samantha Matthews'un kanında Hepatit C virüsü vardı.
Samantha Matthews tinha Hepatite C.
Samantha Matthews'tan bu virüsü kapmanın da tek bir yolu var.
Só há uma maneira de ter contraído o vírus da Samantha Matthews.
Samantha'yı öldürmek gibi. Hayır. Onu ben kestim.
- Como matar a Samantha.
Ashley Tanner'ın öldürülmesi ile ilgisinin olmadığını iddia ediyor.
Que ele cortou a Samantha, sim. E que ele afirma que não está envolvido na morte de Ashley Tanner?
Nathan Cole, Samantha Matthews'un cesedinin bir parçasını kestiğini itiraf etti.
Nathan Cole admitiu ter desmembrado o corpo de Samantha Matthews depois de morta.
Samantha'nın bacağı kalça bağlantısından kesilmişti.
A perna da Samantha foi... separada no encaixe com a anca.
Adrian Monk, Natalie Teeger bu Samantha Austin. Amanda'nın menejeri. Ne zamandır kayıp?
Adrian Monk, Natalie Teeger, esta é Samantha Osten, agente da Amanda.
Ve burda daa... Güzel kardeşim var, Samantha.
E aqui temos a minha linda irmã, Samantha.
Samantha, kameraya gülümse.
Samantha, sorri para a câmara.
Son darbe, Thomas Finley 19 yaşındaki kız kardeşi Samantha Finley'e tecavüz edip öldürmekten tutuklandı.
No outono passado, Thomas Finley foi preso por violação e assassinato de a sua irmã de 19 anos, Samantha Finley.
Bu Samantha'nın odası.
Este é o querto da Samantha.
Bu kötü şeyler Samantha da oluyor.
Essas coisas aconteceram com a Samantha.
Samantha ya neler olduğunu biliyor mu?
Ele sabe o que se passa com a Samantha?
Samantha!
Samantha!
Samantha!
! Samantha!
Samantha!
Mãe! Samantha! Vem..
Ve Samantha.
E com a Samantha.
Kız kardeşim, Samantha.
Esta é a minha irmã, Samantha.
- Merhaba, Samantha, tanıştığıma memnun oldum.
- Olá, Samantha, prazer em te conhecer.
Samantha odanda olan biten olayların hepsini biliyorum.
Samantha, entendo todos os acontecimentos... Que têm estádo a acontecer no teu quarto.
Samantha, Aman Tanrım!
Samantha, meu deus!
Samantha Finley'in cesedi kardeşinin kucağında bulundu.
O corpo de Samantha Finley foi econtrado morto nos braços do rmão.
Samantha da öyle konuşuyor.
Isso é algo tão à Samantha...
- Evet, Samantha.
- Sim. Samantha.
Samantha demek. Bir Samantha'mız var. Üzgünüm, yanlış numarayı çevirdim.
Sam, de Samanta, desculpe, liguei para o número errado.
- Samantha!
- Samantha!
Samantha.
Samantha.
Samantha Jane!
Samantha Jane!
Ona inanıyor musun? Samantha'yı kestiğine evet.
Acredita nele?
İyi misin şampiyon?
" A história da Samantha me fez me pensar :