Sana bir şey söylemek istiyorum tradutor Português
282 parallel translation
Sana bir şey söylemek istiyorum.
Quero dizer-te uma coisa.
Bana gülmezsen, sana bir şey söylemek istiyorum Paula.
Paula, se não fores rir de mim, gostaria de te dizer uma coisa.
- Sana bir şey söylemek istiyorum sadece. - Söyle bakalım.
- Quero dizer-te uma coisa.
Jesse, sana bir şey söylemek istiyorum.
Jesse, gostava de lhe dizer uma coisa.
Sana bir şey söylemek istiyorum. Eğer vatandaşlığını bile kaybetmeyi göze alıyorsan bir kız için, yani herhangi bir kız için bence sen delirmişsin.
Quando me dizes que vais prescindir da tua cidadania por uma rapariga, ou qualquer rapariga, acho que és doido.
Sana bir şey söylemek istiyorum
Quero dizer-te uma coisa.
Costantina, sana bir şey söylemek istiyorum.
Olhe, Costantina... Quero dizer-lhe uma coisa...
Sana bir şey söylemek istiyorum yüzbaşı, sonra belki beni bırakırsın.
Quero dizer-lhe uma coisa, Capitão, e, aí, talvez me deixe em paz.
Sana bir şey söylemek istiyorum.
Quero te falar uma coisa.
Ben de sana bir şey söylemek istiyorum.
Quero te dizer uma coisa também.
Yemin edip karın olduğum için... senden hiçbir şey saklamamam gerekir. Karı-koca arasında gizli saklı olmamalı. Sana bir şey söylemek istiyorum.
Desde que eu seja sua esposa, e como não deve haver segredos, entre marido e mulher, preciso lhe dizer algo.
- Sana bir şey söylemek istiyorum.
- Preciso falar com você.
Sana bir şey söylemek istiyorum.
Gostaria de falar contigo.
Çok fazla konuşuyorsun. Sana bir şey söylemek istiyorum.
Quero dizer-te mais uma coisa.
Sana bir şey söylemek istiyorum Oscar.
Quero-te dizer uma coisa.
Sana bir şey söylemek istiyorum. Bu, uzun zaman önce öğrendiğim bir şey.
Vou dizer-te uma coisa que aprendi há muito tempo.
Sana bir şey söylemek istiyorum.
Quero dizer algo
Sana bir şey söylemek istiyorum.. ... bu yazı işi göründüğü kadar kolay değil.
Quero dizer-lhe que isto da escrita não é tão fácil quanto parece.
Bak Annette, sana bir şey söylemek istiyorum.
- Que bom. - É. Ouça, Annette, preciso lhe contar uma coisa.
Tony, sana bir şey söylemek istiyorum.
Tony, vou lhe dizer uma coisa.
Sana bir şey söylemek istiyorum.
Hà algo que eu... quero dizer.
Sana bir şey söylemek istiyorum.
Quero-te avisar.
Sana bir şey söylemek istiyorum.
Quero dizer uma coisa.
Sana bir şey söylemek istiyorum.
E digo-te uma coisa.
Sana bir şey söylemek istiyorum, ama gerçekten çok zor çünkü... sana güzel şeyler söylemeye alışık değilim.
Quero dizer-te uma coisa, só que é um bocado difícil, porque não costumo dizer-te coisas simpáticas.
Joe, çok acı çekiyorsun biliyorum ama sana bir şey söylemek istiyorum.
Joe, eu sei que estás sofrendo, mas quero dizer-te uma coisa.
Ben sana bir şey söylemek istiyorum.
Eu quero dizer-te uma coisa.
Dinle, sana bir şey söylemek istiyorum, buradaki konukseverlik kokuşmuş.
Escutem, quero dizer-vos que a vossa hospitalidade aqui não presta.
Maggie sana bir şey söylemek istiyorum.
Maggie, se algo acontecer, quero dizer-te uma coisa.
Eddie yaklaş, sana bir şey söylemek istiyorum.
Eddie, chega-te mais perto. Quero dizer-te uma coisa.
Sana bir şey söylemek istiyorum.
Não, tenho uma coisa para te dizer. Senta-te aqui.
Sana bir şey söylemek istiyorum efendim.
Mestre, quero dizer-te uma coisa.
Sana bir şey söylemek istiyorum.
Só que dizer-lhe...
Sana bir şey söylemek istiyorum.
Quero-te dizer uma coisa.
Çok haklısın dostum, gelmek zorunda değilim ama sana bir şey söylemek istiyorum.
Tens razão, não preciso de ir, mas quero dizer-te uma coisa.
Sana bir şey söylemek istiyorum.
Quero contar-te uma coisa.
Harp, sana bir şey söylemek istiyorum.
Harp, deixa-me dizer-te uma coisa.
Sana bir şey söylemek istiyorum.
- Quero dizer-te uma coisa.
Sana bir şey söylemek istiyorum. Bu saçmalık.
Eu lhe digo que isso é besteira porque...
Sana bir şey söylemek istiyorum. Kimseye söylemediğim bir şey.
Quero dizer-te uma coisa... que nunca disse a ninguém.
Sana bir şey söylemek istiyorum.
Eu quero dizer-te mais uma coisa.
Başkasından duymadan önce sana bir şey söylemek istiyorum.
Quero dizer-te uma coisa antes que alguém te diga.
Tamam, ama Kuzeydoğunun katil şehrine gitmeden önce sana bir şey söylemek istiyorum.
Mas antes de irmos à capital do homicídio, do Nordeste queria conversar sobre uma coisa, contigo.
Leon, asla söylemeyeceğimi sandığım, var olduğunu düşünmediğim için... kimsenin söylememesi gerektiğine inandığım bir şey söylemek istiyorum sana.
Leon, quero dizer-te algo que pensei nunca dizer, que achei que ninguém devia dizer, porque achava que não existia.
Sana bir şey daha söylemek istiyorum.
- Deixa-me dizer só mais uma coisa.
Sana bir şey söylemeye geldim ve söylemek istiyorum.
Vim dizer uma coisa e gostaria de dizê. La. Quero que escute.
Sasha sana başka bir şey söylemek istiyorum.
Sasha... Quero te dizer outra coisa.
Sana son bir şey söylemek istiyorum Kid.
Quero dizer-te uma última coisa, Kid.
Birbirimizden iyice uzaklaşıp, sinyal hepten zayıflamadan önce sana bir şey söylemek istiyorum sen benim en sevdiğim kişisin.
Só queria dizer-te...
.. sana bir tek şey söylemek istiyorum, bir daha tekrar etmeyeceğim.
Gostava de te dizer uma coisa só uma vez, e depois não volto a dizer-te.
Sana özel bir şey söylemek istiyorum.
Só lhe quero dizer uma coisa é pessoal