Sanıye tradutor Português
368 parallel translation
- Sanırım Bölge-2'ye.
- Para a Zona 2, acho eu.
Sam Vettori'ye yaptığın gibi beni de sindireceğini sanıyorsan, delirmişsin!
Se julgas que me dominas pela força como ao Sam Vettori, estás doido!
Albany'ye gittiğini sanıyordum.
Bruce? Pensei que estavas em Albany!
Sanırım, Ernie'ye olanları duymadın?
Acho que não ouviu o que aconteceu ao Ernie?
- Sanırım ne düşündüğünü Bobby'ye sormalıyım.
- E se eu perguntasse ao Bobby?
Sanırım şimdi gidip Johnny'ye bakmalıyım.
Acho que vou ver como está o Johnny.
Laramie'ye döndüğünüzü sanıyordum.
Pensei que regressara a Laramie.
Sanırım bu işleri halletmek ve İngiltere'ye geri dönmek için sabırsızlanıyorsunuz. Başlayalım mı?
Suponho que está ansioso por concluir este assunto... e voltar a Inglaterra.
- Vaat edilen Ülke'ye, sanırım.
- Para a Terra Prometida, creio.
Ne Gooper'a, ne Mae'ye, ne de o bağrışan beş maymuna tahammül edemiyorum.
Não os suporto, nem aos cinco macacos deles.
Atlı arabayla San Pietro'ya ve Quirinale'ye.
A São Pedro e ao Quirinale com a guarda presidencial.
Ama profesör, sanırım sizi İngiltere'ye getiren şey bir şüpheden daha büyük bir şey? Evet öyle.
Sim, mas para vir até Inglaterra deve ter mais que uma duvida.
İngiltere'ye kaçtığı sanılıyor. "
Doutor em Fisica. "
Tucumcari'ye en yakın istasyon Amarillo sanırım.
Penso que a pargem mias próxima de Tucumcari é Amarillo.
Mayıs'ta 2 kez Cenevre'ye 6 kez de San Ravi'ye gitmiş.
Duas viagens a Genebra em Maio, e seis depois do nosso assalto.
General, bunu Manila, Kanal Bölgesi ve San Francisco'ya gönderdim fakat Hawaii'ye direkt bağlantı kanalı devre dışı.
General, enviei isto para Manila, para a zona do canal e para São Francisco, mas o canal directo para o Havaí não funciona.
- Sinyor, San Felipe'ye gitmem gerek.
- Eu tenho de ir a San Felipe.
Tony'ye kim yardım ettiyse, sanırım, ve şu anda o kişi bütün fidye parasını almış bulunuyor.
E agora essa pessoa também tem todo o dinheiro do resgate.
Ama ahırda çalışan çocuklardan biri Nelly'ye onu aldığını söylemiş. Doolan'ın çiftliğindeymiş ve seyis Mick onu çalıştırıyormuş.
Um rapaz das cocheiras disse à Nelly que o tinha comprado... e que o Mick o estava a ensinar na quinta do Doolan.
Bernie'ye geldiğinizde, sanırsınız cennettesiniz.
o campo com extras Se vierem ao Bernie, Pensarão que estão no paraíso!
San Francisco'ya taşındı ve EST'ye girip bir Moony oldu.
Estudou espiritualidade e entrou para a seita do Reverendo Moon.
... bu nedenle apaçık belli ki sanık Josselin Beaumont,.. ... 14 Mayıs'ta Malagasy'ye vardığında,.. .. Malagasy Cumhuriyeti'nin Başkanı Albay Njala'nın,..
Parece assim claro que ao chegar a 14 de Maio a Malagawy, o réu, Josselin Beaumont, tinha a intenção de atentar contra a vida do Coronel Njala,
Hayır. Sanırım o söylediğini lisedeyken 56 model bir Chevy'ye karşı hissediyordum.
Não, acho que isso foi com aquele Chevy de 56, quando andava no liceu.
Steve'e ya da Beş Paralık'a, hatta Darry'ye bile bulutlarla gün batımından bahsedemezdim sanırım.
Acho que nunca poderia falar ao Steve ou ao Bocas... ou ao Darry das nuvens ou do pôr-do-sol.
- Sen José'ye mi?
Vamos a San Jose. - Vamos a San Jose, Sr?
- Sanıyorum SRT endüstri'ye gitti... -... daha çok psikolojik test yapmak için.
- Acho que está nas lndústrias SRT a fazer mais exames psicológicos.
- San Francisco, Reno ve Salt Lake City'ye hareket otobüsümüz için son çağrı.
Última chamada para o autocarro para São Francisco, Reno e Salt Lake City.
Wendy'ye söyledin sanıyordum.
Pensei que tivesses dito à Wendy.
Miami'ye gidip Lassard'ın şanına şan katacağız.
Vamos para Miami Beach ajudar a condecorar o Lassard.
Tanesini 50'ye almak isterseniz, sanırım yapabiliriz.
Se quiser comprá-los a 50 cada um, é um preço razoável.
Sanırım B12'ye ihtiyacı var.
- Creio que precisa de um pouco de B-12. - Seja o que for. Daqui Bernie.
Sanırım biriniz Joanne'ye bir özür borçlusunuz.
Acho que um de vós deve desculpas à Joanne.
Kale'ye gitmeliyim ama... Sanırım en iyisi yalnız gitmem.
Quero ir ao Castelo, mas acho que é melhor ir sozinho.
Sizinle San Felipe'ye uçmuyorum, beyler.
Eu não vos levo para San Felipe, pá.
"telgraf gönder... " San Francisco daki delivery service ye. "
Enviar um telegrama ao General entrega em San Francisco.
- Sanırım EEV'ye gitmeliyim.
- Acho que tenho de chegar ao salva-vidas.
Sanırım Bay Walker Melanie'ye bir hediye gönderiyordu.
Devia ser a prenda que mr.
Bernie'ye gelemeyeceğimi söyleyecektim ama sanırım gitmeliyim.
Eu ía dizer ao Bernie que já não estava disponivel, mas... Acho que estou.
Sanırım Larry'ye sattın.
Acho que devias de vender o Larry.
Miami'ye gidip arabayı Webster, Webster and Cohen'de çalışan bir arkadaşıma borç verdiğimi sanıyor.
Ele pensa que estou em Miami, e que emprestei o carro a um amigo. A trabalhar na Webster, Webster e Cohen, uma coisa assim.
Yani 36 saat içinde embriyonlarla San Jose'ye ulaşmalısın.
Os embriões têm de estar aqui até essa hora.
Ve emin değilim ama sanırım... Sanırım Brian Kennedy'ye yemeğe davetliyiz.
Não tenho a certeza, mas penso que vamos almoçar com o Brian Kennedy.
Sanırım C.K.'ye olanları duymuşsundur. Öldürüldü.
Acho que sabes que o C.K. foi assassinado.
Bakalım 15 yaşındaydım, 10'uma basacaktım ve La Junta'dan, San Jose'ye taşındık oradan Tulsa'ya...
Deixe ver... Tinha 1 5 anos, com juízo de 1 0 e mudámo-nos de La Junta para San Jose para Tulsa...
Sen şu bütün çete üyelerini bir araya getiren... şehirde sivil toplum örgütleri kurarak... LAPD'ye kafa tutmaya kalkışan o herif değil misin?
És tu que tens andado a reunir os gangs todos, indo às esquadras, a reunir cidadãos e a querer lixar a Polícia de Los Angeles?
Sen LAPD'ye kafa tutmaya kalkışan o herif değil misin?
Queres lixar a Polícia de Los Angeles?
Jerry'ye her şeyi söylediğimi mi sanıyorsun?
Julgas que conto tudo ao Jerry? Ele não é minha mulher!
Hazır olduğunda, tarama kontrolünü, Köprü'ye transfer et. Bu süre zarfında, sanırım tam olarak görmeyi düşünmediğimiz şeyler ile karşılaşacağız.
Será que consigo reproduzir este mesmo padrão com as amostras que temos na engenharia
Sanırım Ayanami ye bakıyorsun dimi?
Não é por acaso para a Ayanami?
Sanırım İngiltere'ye bu aralar gidemeyecek
Não me parece Que ainda vá a Inglaterra
Bu yüzden hep Minnie'ye çatıyorum sanırım. Oysa ne olursa olsun yanımdan ayrılmayan bir tek o var.
Acho que é por isso que barafusto com a Minnie, a única pessoa que me apoia incondicionalmente.