Sounder tradutor Português
23 parallel translation
Sounder mı bu?
Esta é a Sounder?
- Dediğim gibi Debbie Sounder çok yaşlı bir köpek.
Como dizia, Debbie, a Sounder é uma cadela muito velha.
Sounder Oxnard!
Sounder Oxnard?
Onunla 3 kız arkadaşımız oldu ve hepsi gittiler ama hep Sounder'ı ziyaret etmeye geldiler.
Cheguei a ter três amigas com ela e... Elas vão-se embora, mas depois querem sempre voltar para visitar a Sounder.
Debbie biliyorsun Sounder oldukça yaşlı.
Debbie, sabe que a Sounder é muito velha, não sabe?
Söylemeye çalıştığım... Sounder gerçekten hasta değil. Sadece...
O que tento dizer é que a Sounder não está doente, está só...
Zavallı Sounder.
Meu Deus, Sounder.
Sounder'ı anar, şerefine içeriz olmaz mı?
E bebemos em memória da Sounder, que dizes?
- Ya Sounder?
E o Sounder.
Sounder cehennemde mi yanacağım?
Sounder. Será que vou arder no Inferno?
Seni özleyeceğim Sounder.
Vou sentir muito a tua falta, Sounder.
İlk stüdyo görüşmemizde tatlı ve sevimli haliyle olmasını istedim çünkü.
Fui buscar o Sounder ao tratador, porque queria que ele estivesse todo bonito para a sua primeira reunião de estúdio.
Sounder, gelsene.
Sounder, anda cá.
Sadece sen ve aşağılık Sounder.
Só tu e a parasita, Sounder.
Sounder?
Sounder?
Düşünmen için para vermiyorum sana.
- Não vos pago para pensarem. Não é, Sounder?
Değil mi Sounder? Düşünsün diye mi?
Eu pago para ela pensar?
Kim filmde olmalı? Sounder tabi.
Adivinha quem devia entrar no filme?
Çok şeker, harika.
O Sounder II. - Ele é tão giro, é perfeito.
Özel eğitimleri var. Kullanacakları zaman hazır-kamera köpekleri var zaten. Saunder buna hazır mı bilmiyorum.
Seja como for, há cães habituados às câmaras quando precisam de os usar e não sei se o Sounder está preparado.
Seni koruyacağım Sounder.
Gosto de ti, Sounder.
Elveda Sounder.
Adeus, Sounder.
Sounder, gel buraya.
Sounder, anda cá.