English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ S ] / Söz verdim

Söz verdim tradutor Português

3,286 parallel translation
Anneme Southfork'da bir daha kazı yapılmayacağına dair söz verdim.
Prometi à minha mamã... que não ia haver perfurações em Southfork.
Ama bu arazi 150 yıldan fazladır annemin ailesine ait, ve ben de ona burada kazı yapılmayacağına dair söz verdim.
Mas o rancho está na família da minha mãe há 150 anos, e prometi-lhe que jamais ninguém, ia perfurar aqui.
Onu arayacağına dair annene söz verdim.
Prometi à tua mãe que ligavas.
- Sana söz verdim. - Teşekkür ederim.
- Dou-te a minha palavra.
Hem Bernadette'e hem de ailenize bir söz verdim ve şimdi karşınıza çıkıp sizden düğünü ertelemenizi isteyerek de haddimi aşıyorum.
Eu assumi um compromisso com a Bernadette e com a sua família, e que tenho muito descaramento em vir cá e exigir que se adie o casamento.
Herkesin çıldıracağını düşünüyordu. Ben de ona söz verdim.
Ele pensou que todos iam ficar preocupados, por isso prometi-lhe.
Bölüm değiştirdim, yuvarlak testere aldım ve kendime içgüdülerimi takip edeceğime dair söz verdim. Hoşuma giden şeyleri yapacağıma.
Mudei de curso, comprei uma serra circular e prometi a mim mesmo seguir o meu instinto independentemente do resto.
- Babasına söz verdim. - Bir hayatın olsun artık.
- Eu prometi ao pai dela...
Hastalandığında, daima Lucinda'ya göz kulak olacağıma söz verdim.
Quando ele adoeceu prometi-lhe que ia cuidar para sempre da Lucinda.
- Yavaş. Ona bir şey olmasına izin vermeyeceğime söz verdim ona.
- Eu prometi que nada lhe aconteceria.
Beni buraya ulaştırması karşılığında Barney'ye oğlumuzun göbek adını şöyle koyacağımıza söz verdim galiba : Bekle.
Em troca de ele me trazer aqui, prometi ao Barney que o nome do meio do nosso filho será Esperaí.
Bu işte olmayacağımıza dair daha bu sabah DCI'a söz verdim.
Dei a minha palavra ao DCI que não íamos meter-nos nisto.
Ona söz verdim.
Dei-lhe a minha palavra.
- Kıza adaleti sağlayacağıma dair söz verdim.
Prometi-lhe que faria justiça.
Kıza, buradan özgürce çıkamayacaklarını ve bir daha asla onun canını acıtamayacaklarına dair söz verdim her şey sanki bir şaka gibiydi.
Prometi-lhe que nunca mais a magoariam e, eles saíram livres, - como se fosse uma piada. - Sei o que eles fizeram.
Yarın dinleneceğime söz verdim de. Çok sinir bozucu çünkü seninle çıkıp Bay Gregson'ı sorgulamayı tercih ederim.
Prometi que ia descansar amanhã, o que é bastante aborrecido, porque preferia ir consigo e interrogar Mr.
Sam, arkadaşıma doktora tezini okuyacağıma söz verdim ve bu akşam onu göreceğim.
Sam, prometi à minha amiga que lia a sua dissertação e vou vê-la esta noite. Já acabaste?
O yüzden Başkan'a bu operasyona yeşil ışık yakması için söz verdim.
Foi o que prometi ao presidente para obter luz verde para isto.
- Ama söz verdim.
Não, fiz aquela promessa.
Başının belada olup olmadığını kimseye söylemeyeceğime dair söz verdim ona.
Eu prometi que não dizia a ninguém que ele está em apuros.
Sorun para değil. Söz verdim ben.
Não é uma questão de dinheiro.
- Bu işi düzelteceğim diye Sam'e söz verdim.
Prometi ao Sam resolver as coisas.
Sana asla söylemeyeceğime dair kendime söz verdim.
Eu prometi a mim mesma que nunca diria a você.
Dün tek bir şey için kendime söz verdim : asla bir evlilikte güçlü hisler beslemeyeceğim.
Ontem cedi à única coisa que jurei nunca ter num casamento : sentimentos fortes.
Fakat deneyeceğimize dair söz verdim.
Mas prometi que iríamos tentar.
Bunu istediğim için yapmıyorum. Bunu yapıyorum çünkü bir söz verdim.
Não estou fazendo isto porque eu quero, estou fazendo porque fiz uma promessa.
Ama biz--ben Megan'ı koruyacağıma söz verdim.
- Estou. Mas nós...
Babama söz verdim.
- Prometi ao meu pai...
Size bir söz verdim ve bunu tutmaya kararlıyım.
Eu fiz uma promessa e eu tenciono cumprir.
Deb'e söz verdim.
Prometi à Deb.
Grayson'ların yanına bile yaklaşmayacağıma dair Jack'e söz verdim.
Eu prometi ao Jack que não iria estar perto dos Graysons.
Esaretim boyunca Tanrı'ya eğer bir şansım daha olursa gerçeklerle yaşayacağıma dair söz verdim.
Durante o meu encarceramento, eu prometi a Deus que se eu tivesse outra oportunidade, viveria com sinceridade.
Brody'e anma törenine geleceğime dair söz verdim.
Prometi ao Brody que o encontrava no memorial.
Sana söz verdim Peter, ama beni zorluyor.
Prometi-te, Peter, mas ele obrigou-me.
Peter'a söz verdim.
Prometi ao Peter.
Evet, ama Yarbay Roberts'ın kızına babasının intikamının alınacağına dair söz verdim.
Sim, mas prometi à filha do Comandante Roberts que a morte do pai dela seria vingada.
Biliyorum, Lola'ya, Lily'i mahvetmek için her şeyi yapacağımıza söz verdim.
Sei que prometi à Lola que faríamos tudo para destruir a Lily.
Ayrıca, ikimiz de biliyoruz ki şehirde kalırsam, diğer insanların ilişkilerine karışacağım, bu sene bir kez daha bunu yapmayacağıma söz verdim kendime.
Além do mais, nós as duas sabemos que se eu ficar aqui, acabarei por me meter em problemas, e prometi a mim mesma que não faria isso.
Serena'ya yardım ettikten sonra onu aramayacağıma söz verdim.
Prometi-lhe que parava depois que ela me ajudou a achar a Serena.
Serena'ya yardım ettikten sonra, onu aramayı bırakacağıma söz verdim.
Prometi-lhe que parava depois que ela me ajudou a achar a Serena.
Beck, Able'a seni burada tutacağıma söz verdim.
Beck, prometi ao Able que te mantinha aqui.
Ve ben de Able'a burada kalacağıma söz verdim.
E eu prometi que ficava.
Yaşamamıza izin verdiği takdirde gözü kulağı olacağıma söz verdim.
Prometi que era os seus olhos e ouvidos, se nos deixasse viver.
Ben geldim ve çıkış yolu için söz verdim.
Eu chego e prometo uma saída.
Babası öldüğünde kızına göz kulak olacağıma söz verdim.
Quando ele morreu, prometi-lhe que cuidaria da filha dele.
Charlie'ye söz verdim.
Prometi à Charlie.
Sadece,... Arastoo'ya söz verdim, ve hem ne var?
É que prometi ao Arastoo e...
Bir söz verdim.
Fiz uma promessa.
Sana numaramı verdim ve söz veriyorum... Artık telefonlara bakacağım.
Dei-te o meu número e, prometo, irei atender agora.
Söz verdim.
Prometi.
Sana söz verdim.
Fiz-te uma promessa.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]