English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ S ] / Sünger

Sünger tradutor Português

672 parallel translation
Sünger.
Esponja.
Artık onun ne olduğunu biliyorum : bir sünger.
E eu sei o que é : uma esponja.
İyi kız, ama sünger gibi içiyor.
Boa rapariga, mas uma autêntica esponja.
Belki geçmişe sünger çekebiliriz.
Vamos falar. Talvez possamos passar uma esponja sobre o assunto.
Bir kız gördü... ve kız onu bir süzdü. Kalbi sünger gibi oluverdi.
Ele viu uma rapariga, ela fez-lhe olhinhos e ele derreteu-se.
Yine de enerjiyi sünger gibi çekiyor.
No entanto, bebe energia como uma esponja.
Plastik bir sünger gibi.
É como uma esponja de plástico.
Fil daha büyük, at daha hızlı ve daha güçlü, kelebek çok daha güzel, sivri sinek çok daha doğurgan. Basit bir sünger bile daha dayanıklı.
O elefante é maior, o cavalo é mais veloz e mais forte a borboleta é mais bonita, o mosquito é mais prolífero até mesmo uma esponja é mais duradoura.
Yoksa sünger düşünür mü?
Você acha que uma esponja possa pensar?
Bilmiyorum. Ben insanım, sünger değilim.
Não sei nada sobre isso, sou um homem e não uma esponja.
Peki, sizce bir sünger düşünür mü?
Acredita que uma esponja possa pensar?
Sizce bir insanın bir sünger kadar ayrıcalığı olmalı mı?
Acredita que um homem possa ter os mesmos direitos que uma esponja?
- Herkes sünger gibi içiyor Patron.
- Esta festa precisa de 40 litros, Patrão.
Zihinlerimiz bir sünger kadar boş, düşünceye ihtiyacı var.
A nossa mente tão vazia, como uma esponja. A precisar de pensamentos.
Sünger gibi ama hiç göstermez.
Como uma esponja, só que ele nunca demonstra isto.
- Sünger de her yere uyar.
- Uma esponja também.
- Scorch, kıskaçlı sünger lazım. - Tamam.
- Scorch, preciso de mais pinças de algodão.
Tanrı aşkına, büyük bir sünger lazım.
Dê-me uma mão cheia de algodão, pelos santinhos.
- Büyük sünger de.
- E também umas compressas.
- Sünger.
- Algodão.
- Daha sünger verin.
- Mais algodões.
Sünger avcısı olmak istiyorum.
Quero ser um pescador de esponjas.
6 : 30'da sünger için dalmak.
Às 6h30, a mergulhar à procura de esponjas.
Sünger nedir ki?
Que esponjas?
Koruyucu sünger giyiyorlar.
- Eles usam equipamento de protecção.
Onlar çürümüş ahşap dışına yapılmış, ıslak havalarda bir sünger gibi şişer. - Yani,....
Esta aqui, quando chove dói muito como uma faca.
Bir sünger gibisin.
És como uma esponja.
- Sünger.
- Esponja.
Sünger, lütfen.
Esponja, por favor.
Ama artık, Bayan Fuller geçmişine sünger çekti... ve Violet için de aynını istiyor.
Mas agora, Sra. Mais cheio superou seu passado, e ela quer o mesmo para Violeta.
Islak sünger gibi.
Como uma esponja molhada.
Oraya sünger avlamaya dalmadım ya.
Não estava à pesca. Claro que estou seguro.
Tipi hiç fena değil... ama onun erkek olduğunu ilk bakışta anladım. Sünger kullanmış.
ele não é feio, mas percebi logo que era um homem.
Sünger gibi içtiği söylenmişti, ama savaş ilan ettiğimiz gün portakal suyu içiyor.
Disse-lhe que costumava beber como uma esponja, mas voltou-se para o sumo de laranja no dia em que declarámos guerra.
Sünger gibi içmiş.
Está bêbedo como um cacho!
Açıklanamayan bir sünger göçüne tanık oldum.
Eu estava presente numa migração em massa de esponjas.
Sünger gibi içiyordun.
E tens bebido que nem um peixe.
Özellikle de bu Kübalı, boşboğaz, sünger beyinliyle değil!
Especialmente, se tiver um descerebrado cubano atrás.
Sonra, dedim ki bu dünyaların her birinde... benim gibi bir çocuk var. Sadece görünüş farklı olabilir... bir sünger, pinball makinası falan gibi. Neyse, ama o orada.
Mas depois pensei que em cada um desses mundos havia um miúdo como eu, mas com a forma de uma máquina de pinball...
Çamurlu sünger ve fiberglasla.
Vomitado e fibra de vidro.
2.5 metrelik arkası sünger lastik keçe istiyorum.
Eu quero um selo de borracha de 8 pés com espuma atrás.
Bomba değil efendim, sadece sünger.
Não é uma bomba, sir, é uma esponja.
Ya sünger?
Sem cuspo?
- sünger gibi biracı domuzlar.
- barrigas de cerveja, porcos.
- Taş mısın, sünger misin?
- És uma esponja ou uma rocha?
Bana bir Coca-Cola ve bir sünger ver.
Dá-me uma Coca-Cola e uma esponja.
Üstüne sünger çektim.
Eu limpei tudo.
Aynen sünger gibiler, emmek için bekliyorlar.
Elas são como esponjas, Gil. Só a espera para absorver.
Sünger gibi içer ve karısını döver, fakat bunun dışında hoş biridir.
Claro.
Sünger beyinli!
Estás embrutecido!
Sammy, ilk olarak, o zamanlar sünger misali içiyordun.
- Sammy, em primeiro lugar, nessa época, tu eras alcoólico.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]