Taste tradutor Português
34 parallel translation
Yarın The Taste'te başlıyoruz.
Amanhã começamos no The Taste.
İyi yıkanmış, telaşlı bi rube, hafif bi tadla beraber A weII-scrubbed, hustIing rube, with a IittIe taste.
Uma saloia ambiciosa e bem polida, com algum bom gosto.
# "You must acquire a taste # for something we've never tasted"
* "Você deve adquirir um gosto forsomething nós nunca saboreamos"
Well, maybe your taste runs more toward... wolf.
Se calhar, preferes a companhia dos lobos.
"Altın Tozunun Tadı" büyük bir filmdi.
"Taste the Golden Spray" era um grande filme.
"Taste that freshness Just can't beat it"
" Prova essa frescura Apenas não podes superar
There's a wall between us, we can't smell each other or taste each other.
Entre nós há uma parede, que não deixa cheirar-nos nem nos beijarmos.
THE TASTE OF TEA
A TASTE OF TEA
Dedi ki, "İşte tadımlığın," ama tadına bakacak bir şey yoktu sadece bir telefon ve silah vardı.
Disse : "Esta é a tua amostra". ( taste = saborear ) Mas não havia nada para saborear. Só um telemóvel e uma pistola.
Bugün "Seattle'ın Ağız Tadı" yarışmasına katılacak.
Ela tem prova hoje no Taste of Seattle.
Seattle'ın Ağız Tadı yarışmasında bayılmış ve kan kusuyormuş.
Desmaiou no Taste of Seattle e está a vomitar sangue.
Babanın kılıcı kanımın tadına bakamayacak.
Your father's sword will not taste my blood that easily.
Tanıdığın birine beni neden tanıştırmadığını merak etmekten kendimi alamıyorum.
É que não consigo deixar de pensar porque é que nunca me apresen - taste a alguém que tu conheças.
"Tadım Kaldı Dilinde".
"A Little Taste of Me"
Bana, Taste derler.
As pessoas tratam-me por Taste.
Taste, suç işlerinde ustasın, değil mi?
És mesmo um génio do crime, não és?
"Evinizden çok uzaktasınız." derken Taste sence ne demek istedi?
O que achas que o Taste queria dizer com aquilo de estarmos longe de casa?
Tatlım, adamın adı Taste. ( tat ) Ona pek de aldırış etmezdim.
Querido, o nome dele é Taste. Não me parece que diga grande coisa.
Onu da kızın çalıştığı The Peppermint Hippo'dan.. ... Taste ve Whippit çalıyor.
O Taste e a Whippit roubam-na no Peppermint Hippo, que é onde ela trabalha.
Demek bu yüzden Taste, sen Miletto'nun ismini telaffuz edince garip davrandı.
Razão por que o Taste agiu de maneira estranha quando falaste no Miletto.
* Tattım mı dudaklarını bir kere *
With a taste of your lips
* Zehirli cenneti tattım ya * * Bağımlıyım sana *
With a taste of a poison paradise I'm addicted to you
* Tattım mı dudaklarını bir kere * * Uçuyorum yine *
With a taste of your lips I'm on a ride On a ride
* Zehirli cenneti tattım ya *
With a taste of a poison paradise
Neden beni soygun ve adam öldürme vakası için çağırdığını söylemek ister misin?
Queres explicar-me por que me arras - taste para um roubo e homicídio?
# Bir yarim uyanik, digeri boslukta. # # Ve bana güzel göründügümü söylersen, bu sadece uygunsuz olur. #
* I'm half-awake * * half in space * * and if you told me I look beautiful * * well, that would just be in poor taste *
# Evet, ağzındaki tadımla #
# Yeah, with my taste in your mouth #
# Ağzındaki tadımla #
# With my taste in your mouth #
Bu ekmek için de bir bıçak al, Taystee.
Pega também numa faca para este pão, Taste.
# I am a man of taste and wealth. ( Şarkı )
♪ Sou um homem de gostos e riqueza.
4.Sezon 18.Bölüm Ve Zevk Testi
2 RAPARIGAS NAS LONAS Série 04 Episódio 18 "And the Taste Test" Exibição em :
Onur Kurtuluş Özge Keskin İyi seyirler dileriz.
Chicago Fire 4x02 - A Taste of Panama City
Evet, sizi Taste of Riverdale'de gördüm.
Eu... Sim, vi-vos no Taste of Riverdale.
Çeviri : firetech ( Onur Kurtuluş ) rockstop
Chicago Fire 1x14 A Little Taste