Terrell tradutor Português
175 parallel translation
Terrell'a hoş geldiniz.
Bem-vindos a Terrell.
Kaptan Terrell, ışınlanmaya hazır olun.
Capitão Terrell, preparar para ser teletransportado.
Uzay gemisi Reliant'dan Kaptan Terrell'a.
Nave Reliant chama Capitão Terrell.
Kaptan Terrell! Lütfen cevap verin!
Capitão Terrell, responda, por favor!
Öldür onu, Terrell, hemen!
Mate-o já, Terrell!
Terrell Owens, Titanic'te birinci mevki seyahat eden bir yolcudan daha fazla valizi olan adam.
Esta será a melhor notícia depois das do Titanic.
Hey T.
Olá, Terrell.
Terrell, yemeğini ye.
Terrell, come e cala-te.
- Terrell'den ne haber?
- E quanto ao Terrel?
Illinois'de Terrell ile dövüşmek için lisansını istiyorsun öyle mi?
Você entendeu que a questão é o direito de lutar contra Terrel no Illinois?
Terrell?
Terrell?
Terrell okulu bitirince, belki bunu yaparız.
Quando o Terrell estiver de férias, talvez vá.
Ne dersin, Terrell?
Que me dizes, Terrell?
Terrell'in biriyle konuşması gerekiyor.
O Terrell precisa só de falar com uma pessoa.
Küçük Terrell.
O jovem Terrell.
Terrell'ın babası gergin günler geçiriyordu.
O pai do Terrell estava a passar por um mau momento.
- Terrell 6, 7 yaşlarındaymış.
- O Terrell devia ter 6 ou 7 anos.
Bu Terrell.
È o Terrell.
Terrell benim...
O Terrell é...
Aklınıza ne geliyorsa, Terrell yapabilir.
O Terrell consegue montar tudo o que imaginar.
O halde bana çok lazım olacaksın, Terrell.
Entäo, vais poder fazer-me um grande servico, Terrell.
Terrell'ın hikayesi çok ağır.
A história do Terrell é dura.
Terrell'la nasıI gidiyor?
Que tal väo as coisas com o Terrell?
- Terrell Wilkins.
- O Terrell Wilkins.
- Terrell Wilkins de kim?
- Quem é o Terrell Wilkins?
Terrell Wilkins!
Terrell Wilkins!
Bir şey olduğu takdirde Terrell'ın bakımı için gereken para için endişeleniyorsan...
Se algo acontecer e ficar preocupada com dineiro para olhar pelo Terrell...
Bebeğim, paranın Terrell'a ne faydası var?
Querida, o que é que o dineiro vai fazer pelo Terrell?
Terrell, sen de gel.
Terrell, mete-se na fotografia.
Aramıza geç, Terrell.
Fica entre nós, Terrell.
"Terrell McCaleb."
"Terrel McCaleb."
Terrell İlçesi serifi buraya geldi.
Tive aqui o Xerife do Condado de Terrell. Ele...
Bence yok Terrell, bence yok.
Não me parece, Terrell.
İdam mahkumları Ellis Ünitesi'nde. Ama yıl sonuna kadar Terrell Ünitesi'ne geçirilecekler.
A de execuções é a unidade Ellis... mas, no final do ano, vão mudar para a unidade Terrell.
Olivia Robidoux, Marvin Gaye ve Tammi Terrell'in yedek vokaliydi.
Olivia Robidoux regravava Marvin Gaye e Tammi Terrell.
Tammi Terrell'den iyi şarkı söylüyorsunuz.
Sempre achei que cantava melhor que Tammi Terrell.
En kısa zamanda tekrar gelirim, biliyorsun Terrell hasta biraz fakat Dee, ödemeler için gerekli param var.
Sabes que teria vindo antes. Mas como o Terrell esteve doente... Mas, Dee, pagam-me tudo o que precisamos.
Sen, ben ve Terrell.
Para nós dois e para o Terrell.
Bodrumda iki olay yerinde ceset var. Bu ikisi, Octavia Figueroa ve Terrell Davenport üst kattaydı.
Estes dois, Octavia Figueroa e Terrell Davenport, estavam lá em cima.
Terrell Davenport.
Terrell Davenport.
Najiv Patel'in ellerinde temizlik maddesi izlerine rastlandı. Bu da onu üst kata götürür. Geriye Jared Perkins ve Terrell Davenport kalıyor.
Najiv Patel tinha vestígios de líquido de limpeza nas mãos, o que o coloca no andar de cima, deixando o Jared Perkins e o Terrell Davenport.
Terrell Davenport üç aydır Fishkill dışında.
O relatório da toxicologia encontrou vestígios de sacarose nos dentes.
Yakın zamanda silahlı soygundan 3,5 yıl yatmış.
Terrell Davenport saiu da prisão de Fishkill há três meses.
Haydi gidip Terrell'le konuşalım.
Vamos falar com o Terrell.
Orada oturup vurulmayı beklemenin, kafanda bir torbayla insanların çığlık..... attığını duymanın nasıl bir his olduğu hakkında herhangi bir fikriniz var mı?
Fazem ideia do que é, estar ali sentado à espera de levar um tiro? A ouvir as pessoas a gritar com um saco na cabeça? Encontrámos as tuas impressões nos sacos e na fita, Terrell.
- Octavia başaramadı, Terrell.
A Octavia não resistiu, Terrell.
Terrell'e inanıyor musun?
Acreditas no Terrell?
Sen, Terrell Davenport'un sağ başparmağının izi oluyorsun.
Tu deves de a impressão do dedo direito do Terrell Davenport.
- Terrell'in iyileştiğini duydum.
Ouvi dizer que o Terrell está a melhorar. Sim, o suficiente para ver o José.
Terrell Davenport. Hayatta kalanlardan biri.
Terrell Davenport, um dos sobreviventes.
- Bandın ve torbaların her yerinde parmak izlerini bulduk, Terrell. - Evet, ne olmuş?
E então?