Toné tradutor Português
225 parallel translation
Hey, dostum şurdaki aptal adamı öpen dashiki olamaz değil mi?
Ei pá. Não é a Dashiki ali aos beijos com aquele toné?
Ben Burn Sanderson. San Tone civarından.
Sou Burn Sanderson de San Antonio.
San Tone'da Menger Oteli'ndeki o havalı büyük ziyafetten bu yana hiç böyle yememiştim.
Não como assim desde que estive num banquete... num hotel em San Antonio.
OLANAKSIZ DÜŞ
FRANCHOT TONE em O SONHO IMPOSSÍVEL com :
Bay Tone oda 7'de, sevgilim.
- O Sr. Tone está lá.
Hey Tone! Dikkatli ol.
Ei, Ton!
Hai, tono.
Hai, tone.
Neydi, Zaman Televizyon mu?
A Cable Tone?
- Sağol, Tony. Pekala.
- Obrigado, Tone.
Tone'u aldım.
Tenho-o na mira!
Beni Five Tone'a götür, Tommy.
Leva-me ao Five Tone, Tommy.
- Five Tone'a gidelim.
- Leva-me ao Five Tone.
The Five Tone Bar ve Grill.
O Bar e Grill Five Tone.
- Five-Tone.
- Ei, Five Tone.
Ama Tommy Five-Tone ancak kendi cenazesi için çıkar.
Mas o Tommy Five-Tone só sairá para ir ao próprio funeral.
Tommy Five-Tone?
E o Tommy Five-Tone?
Tanıştırayım, bay Lundy. Evet.
Tone, este é o Sr. Lundy.
Tone, 13 numaralı üniformayı giy de, evdekiler için şunların canına oku!
Tone, veste lá a super-grande nº13, e canta lá para a gente.
Korkuyor musun?
Estás com medo, Tone?
Şu Hurley, gittiğim her dünyada tam bir salak.
O Hurley é um tone em todos os mundos em que estive.
Telefonunuzun tuşlarını kullanarak lütfen filmin isminin ilk üç harfini giriniz.
Usando o touch-tone, por favor, carregue nas três primeiras letras do filme que deseja.
Break out the Funky Cold Medina. ( Tone Loc'un bir şarkısında alıntıdır )
Solta aí o Funky Cold Medina.
Harbiden var. Sana şöyle söyleyeyim, Dostum Tony, Bu sabah kendimi çok boktan hissediyorum dostum.
Tenho de te dizer, Tone, hoje, no início do dia, sentia-me na merda, mesmo nas lonas.
Tone.
Tone.
Sensin Tone!
És tu, Tone!
Yalan söylediğini söyleme.
Não digas que mente, Tone.
Kusura bakma, Tony ama amcan yapmıştır.
Com todo o respeito, Tone só pode ter sido o teu tio, não é?
Mümkün, Tone. At gözlüğünü çıkar, görürsün.
Faz sim, Tony, se abrires os olhos.
Planın çok ileri görüşlüydü, Tone.
O teu plano era bem pensado, Tone.
- Bana bir iyilik yap, Tone.
- Faz-me um favor, Tone.
Kahretsin ne yapiyorsun, Tone?
O que estás a fazer, Tone? !
- Sey, lutfen yapma, Tone.
! - Não faças, Tone.
Yavasla, Tone.
Abranda, Tone.
Lanet olası, Tommy Two-Tone.
Maldito, Tommy Two-Tone.
Tone atmak mı?
Um enrolamento horizontal?
Lokantadaki garson daha iyi tavsiyede bulunur.
0 criado de mesa no Len Tone aconselha-me melhor.
Bu onun soyadı, Tone.
É a porra do sobrenome, Tone.
- Tamam mı?
- Tudo bem, Tone?
- Çok verici bir insansınız. - Devam et Tone.
- Tu és uma pessoa muito generosa.
- Tone
- Tone.
- Merhaba Tone, nasılsın?
- Olá Tone, como estás?
Sağol Tone.
Obrigado, Tone.
Şimdi güvenlikteyim Tone.
Estou sob penhora, Tone, e sequestração.
- Sonra görüşürüz Tone.
- Até mais, Tony.
Pekala Tone, nasılsın?
Olá, Tone, como vai, rapaz?
Bayan Tone başarılı bir ameliyat geçirdi
A menina com surdez teve uma operação bem sucedida.
Benim Knickerbockers'ın... finallerde olduğunu ve... aptal Tone'nin bana 20 dolar borçlandığını mı?
O quê, que os meus Knickerbockers já estão na final do campeonato e aqui o Tone "The Bone" me deve $ 20?
Kemik Tony, sıra sende, adamım.
Tone, o osso, és tu, pá.
Tony, biraz kendini oyuna versen diyordum?
Tone, toma atenção ao jogo. Por favor?
Tone, kıskanıyorsun.
Não, Tone, estás é com inveja.
Tone, üstüne alınma.
Tony, não te ofendas.