Ugruna tradutor Português
4,440 parallel translation
Raul ve Bink bir hiç uğruna ölmedi.
O Raul e o Bink não morreram em vão.
Ne uğruna?
E para quê?
... amacımız uğruna yolu açacak.
A abrir caminho pelo copo de água.
Yani, Scotty bir hiç uğruna öldü.
Então, o Scotty morreu por nada.
Söylemeliyim bir yanım senin bu ahlaki keskinliğine, inandığın şeyler uğruna savaşmana hatta bunun senin yok edeceğini bile bile yapmana hayran.
Devo dizer-lhe... uma parte de mim admira-a realmente. A sua certeza moral, o modo como luta pelo que acredita, mesmo sabendo que isso a vai destruir.
Dua edelim de, tüm bu uğraşlar bir hiç uğruna olmasın.
Espero que o trabalho delas não seja em vão.
Eğer Claire hayattaysa, çok iyi bir sebep uğruna saklanmayı bırakmıştır.
Se a Claire está viva, teve que sair do esconderijo por um óptimo motivo.
Şu ana kadar, Berman'ın karısını daha genç bir kadın uğruna öldürdüğünü sanıyordum.
Até agora, estive a pensar que o Lee Berman matou a mulher por uma... mulher mais jovem que conheceu na Internet.
Kendine amaç uğruna yaptığını söylese de kendini diğer herkesten daha iyi hissettirdiği sürece Emmett onu Mars'taki uzay adamları adına da çalıştırabilirdi.
Diz a ti mesmo que fazes isso pela causa, mas o Emmett pode fazê-lo trabalhar para marcianos, se o fizesse sentir que era melhor que todos os outros.
Amerikalılar'ın kızı aleyhimize görev yaptırmak uğruna bile asla vazgeçmeyeceği kadar önemli bir şeyi adamın ayağına getirmesini sağlayacak.
ela fazer-lhe entregar uma coisa tão valiosa... que os americanos nunca iam deixar, mesmo para usá-la contra nós.
Ş imdilerde ortadan kalkmış ittifakların uğruna genç yaşta evlendik.
Casar jovem, em nome de alianças que rapidamente se evaporaram.
Mutluluğumuzdan ne uğruna vazgeçiyoruz?
Qual o propósito de sacrificar a nossa felicidade?
Üzgünüm, bunu duymak istemediğinizi biliyorum ama İsa kendini daha büyük bir amaç uğruna feda etmeye hazırdı.
Desculpem, sei que não querem ouvir isto, mas Ele estava disposto a sacrificar-se pelo bem maior
Uğruna çabaladığımız her şey... -... ailemiz olsun...
Com tudo o temos conseguido juntos, a nossa família, e...
Gotham düştü. Uğruna savaşacak bir şey kalmadı.
Gotham foi-se, não há nada mais pelo que lutar.
Sanki hepimizi, inanmayı bıraktığım bir vaat uğruna sürüklüyordum.
Estava a segurar-nos na promessa de que tinha deixado de acreditar.
Hiçbir patlak uğruna yakalanmaya değmez. O benim kardeşim.
Nenhum despertada vale sermos apanhados!
Güçlü bir şeye, cadıların uğruna öleceği veya öldüreceği bir şeye sahip olduğunun farkında.
E ele sabe que tem algo poderoso, algo pelo qual as bruxas matariam e morreriam.
Uğruna savaşacak şey kalmadı.
Não há mais nada pelo que lutar.
... ve ne uğruna savaştığımızı hatırlıyorum.
E das razões pelas quais lutámos.
Hâlâ inancımız uğruna savaşabiliriz.
Ainda podemos lutar pelo que acreditamos.
Umarım uğruna ölmeye değecek bir şeydir.
Espero que valha a pena, morrer por isto.
Öncelikli işini dünyanın öbür ucuna parasız, umutsuzca gitmek uğruna bırakacaktın.
Estavas prestes a largar um bom emprego, a viajar para o outro lado do mundo sem dinheiro e sem quaisquer perspectivas.
Ne uğruna?
Para quê?
Oğlumu bir hiç uğruna bir başına bıraktım.
Eu abandonei o meu rapaz... para nada.
Aksi halde, o çocuk bir hiç uğruna ölmüş olur.
Se não, aquele rapaz terá morrido em vão.
Adamlarıma ; onlar için fedakarlıkta bulunmayacak, Eyaletler uğruna fedakarlık yapın der misiniz?
Pedirias aos meus homens para se sacrificarem pela proteção de propriedades que não se sacrificarão por eles?
Amcan zavallı bir adam, kim bilir o deli kafasından ne entrikalar geçiyordur ama John'un, Jedikiah'ın uğruna bu acımasız savaşın sona ermesini engelleyeceğine inanamıyorum.
O teu tio é uma homem desesperado, sabe-se lá o que engendrou, mas não creio que o John arriscasse o fim de uma guerra horrível pelos interesses do Jedikiah.
İnandığımız şey uğruna hâlâ savaşabiliriz!
Ainda podemos lutar pelo que acreditamos.
Uğruna çalıştığımız her şeyi sabote etmene izin vereceğimi mi sandın?
- Achas que vou deixar sabotares tudo pelo que trabalhámos?
" Kontrol edilme güdüsü uğruna inanılan bir yalan...
Uma mentira em que se acredita... Pelo bem do controlo.
Ne uğruna?
Masturbadora!
İnandığın şey uğruna her zaman mücadele etmelisin.
Devias sempre lutar pelo que acreditas. Como o Patrick Henry.
Kendi inançları uğruna mı öldü?
Será que morreu pelo que acreditava?
Bunu size getirdim, büyük bir bedelle ele geçirdim, amacımız uğruna sevgi ve şevkle size teslim ediyorum.
É para vocês. Recuperado com grande esforço, cedido com amor e fervor pela nossa causa.
Asılsız bir tanrının uğruna aldığın canları gördük.
Vimos as vidas que você tomou em nome de um deus falso.
Neden uğruna ölesiniz ki?
Porquê morrer por isso?
'Kişisel intikamları uğruna uzun zamandır beklettiği nefretle,'... bu pis iş için beni seçti.
Ele escolheu-me para este trabalho sujo como um acto de vingança, motivado por um ódio há muito nutrido.
Ne tür bir manyak, sırf plastik kap uğruna tatlı ev hanımlarının peşine düşer?
Que tipo de psicopata mata donas de casa que só querem comprar Tupperware?
Bana cinayet komplosu kuruldu ve şimdi canımız uğruna kaçıyoruz ama senin tek umursadığın, bir İranlı kabine bakanının... -... oğlu olan Amir'i bulmak.
Tramaram-me num homicídio, e agora corremos risco de vida, mas a única coisa que te importa é encontrar o Amir, que por acaso é filho de um ministro Iraniano.
Bu inanç uğruna dökülen kanlardan kendini sorumlu tuttuğun için mi?
Porque vos sentes culpado pelo sangue espalhado por essa fé?
Bir dava uğruna can alıp vermekten korktu.
Temia a função, o dar e retirar vidas por uma causa.
Sizin değil, neden uğruna ölesiniz ki?
Não é vossa. Vão morrer por ela?
Bir sembol uğruna adamlarımın canını riske mi atacaksın?
Quer arriscar as vidas dos meus homens por um símbolo?
Bu kız uğruna ölmeye hazır mısın?
Estás pronto a morrer por aquela mulher?
Başka bir amaç uğruna yaşıyoruz.
Estamos a viver por outra coisa.
- Yine de uğruna adamlar öldürülecek.
Contudo, os homens matam por ela.
Onun uğruna, kaybettiklerimiz uğruna mücadele etmeliyiz.
Temos de lutar por ele, por aqueles que perdemos.
Onda değişme görüyorum. Yüz yıllardır ilk kez başkalarının menfaati uğruna bir adım attı.
Acredito que o jovem Marcellus, com quem se consegue identificar, e até estimar, é a chave para a alma perturbada do nosso irmão.
- Görev uğruna köleleri öldürmek mi?
Matar os escravos para cumprir a tarefa?
- Bir hiç uğruna.
Para nada.