Ultimate tradutor Português
96 parallel translation
Dövüşçü Bir, ben Son Bir'den Albay Cascio.
Tangle-Abel-One, fala o Coronel Cascio do Ultimate One.
Hindi Bir, burası Son Bir.
Turkey One, daqui Ultimate One.
- Hindi Bir, burası Son Bir.
- Turkey One, fala Ultimate One.
Hindi Bir, burası Son Bir.
Turkey One, fala Ultimate One.
Burası Son Bir, beni duyuyor musunuz?
Fala Ultimate One. Está a ouvir?
Son Bir, burası Hindi Bir. Son Bir, burası Hindi Bir.
Ultimate One, fala Turkey One.
Ultimate Behemoth'dan bahsediyor olmalısınız.
Isso seria a Ultimate Behemoth.
Görünüyor ki Ultimate Behemoth sizin harcama limitinizden birazcık fazla.
Parece que a Ultimate Behemoth está um bocadinho... fora do seu alcance.
Olmak istediğim Ultimate Dövüş Şampiyonu.
Quero tornar-me o Campeão Máximo do Combate.
Ultimate Dövüş Şampiyonu olmak istiyorum.
Quero ser o Campeão Máximo do Combate.
Dünyada ki en kötü "Ultimate Dövüşçüsüsün".
És o pior lutador de sempre.
Doug, Cuma gecesi için Nihai Dövüş Şampiyonluğu ısmarlamayı unutmadın, değil mi?
Doug, lembraste-te de pedir o "Ultimate Fighting Championship" para sexta à noite?
Nihai Dövüş Şampiyonluğu yüzünden.
É aquele estúpido "Ultimate Fighting Championship".
Maçı senin için kaydetmemi hâlâ istiyor musun?
Ainda queres que te grave o "Ultimate Fighting", certo?
Maçın kasetini yarın sabah istiyorum.
Quero a fita do "Ultimate Fighting" amanhã de manhã.
O aptal maçı izlemeyi çok istiyordum.
Estava tão preocupado em ver o estúpido do "Ultimate Fighting".
Gelsin bakalım Nihai Kavga!
É altura do "Ultimate Fighting".
Kind of makes you wonder if there even is a Lord... if there is ultimate punishment for our so-called sins.
Até faz pensar se haverá Deus. Se haverá um castigo final para os nossos pecados...
- T 6, burası U 2.
- Turkey Six, aqui Ultimate Two.
U 2, burası T 6. Beni duyabiliyor musunuz?
Ultimate Two, aqui Turkey Six.
Bu sembol... ekstrem spor fanatiklerine ait. Kendilerine "Ultimate Soldiers" diyorlar.
Este é o logótipo do "Cruzado", um dos jogadores desses jogos de Internet.
- Tamam, güle güle. ... "Ultimate Spring Break" kesinlikle bedava.
... Férias da Páscoa, grátis.
Dövüşen Dostlar.
"Ultimate Fighter Playmates".
Ona "Eastenders ve Ultimate Force'da harikaydınız Spandau Ballet'te de öyle" dersin.
Diz que o adoraste em "Eastenders", "Ultimate Force" e nos Spandau Ballet.
Dwayne Elizondo Camacho, beş kez güreş şampiyonu... porno yıldızı, ve Birleşik Devletler başkanı... dünyanın en zeki insanının da katılacağı özel bir toplantı ayarladı.
Dwayne Elizondo Camacho : Cinco vezes campeão do Ultimate Smackdown, superestrela porno e Presidente dos Estados Unidos convocara uma cimeira especial com o homem mais inteligente do mundo.
Oh, dostum, haydi ama, bu sanki benim suçum mu? Ultimate Fighter elemanları tarafından kovalanmamız benim suçum mu?
Oh, meu, vá lá, como se fosse culpa minha... estamos a ser seguidos por um gajo que se parece um Lutador Final?
Üniversitede ultimate frizbi oynuyordum ve çok keskin tırnakları olan çıplak ayaklı bir adam vardı.
Então... Eu estava a jogar "Ultimate Frisbee" na universidade, e lá havia um gajo descalço com umas unhas dos pés estranhamente afiadas...
Bütün Christy Ultimate Güç şey beni tür şaşkına var.
A história do Poder Máximo tem-me ocupado o tempo todo.
Triad Ultimate Güç alır ise, hiçbir yerde güvenli olacak.
Se a Tríade conseguir o Poder Máximo, nenhum sítio será seguro.
Ama Phoebe at üzerinde Ultimate Güç anahtarı ne düşündüm, ben, bilirsin, sadece bu kez almalıdır Tür şeyleri kontrol ve...
Mas pensei que, com a chave do Poder Máximo em casa da Phoebe, devia aproveitar o tempo para, sei lá, verificar umas coisas e...
Şimdi Triad çıkarmak gerekir, onlar Ultimate Güç olsun önce.
Temos de eliminar a Tríade agora, antes de obterem o Poder Máximo.
Ultimate Güç.
O Poder Máximo.
O Ultimate Güç nedir?
É ela o Poder Máximo?
Eğer Ultimate Güç hakkında bildiklerini bize ister misin?
Importas-te de nos dizer o que sabes sobre o Poder Máximo?
Ultimate Güç ile birleştirmek için.
Para te reunires com o Poder Máximo.
Evet, bilirsin, Ultimate Güç, nihai tehdit, nihai şeyler.
Sim, o Poder Máximo, a ameaça máxima, as coisas máximas...
Bu Ultimate Güç anahtarı sonra olmasıdır kim.
A mando de quem quer a chave para o Poder Máximo.
I akıllı iseniz onları çok, Ultimate Güç koşum yardım ediyorum...
Estou a ajudá-los a exercer o Poder Máximo, por isso...
Hangi bir tek ben kaldım gelir nerede Ultimate Güç bulmak için kim bilir.
Ou seja, eu sou o único que sabe onde encontrar o Poder Máximo.
Ben Ultimate Güç hakkında yalan değildi.
Não estava a mentir em relação ao Poder Máximo.
Ben sadece Ultimate Güç bulundu anlamına geldiğini düşünüyorum.
I think that means we just found the Ultimate Power.
Bir dahaki ve son sefer koşmamın tek sebebi frizbiyi icat edeni yakalamak için olacak.
A próxima e última vez que correr será para apanhar e matar o inventor do Ultimate Frisbee.
Ultimate için hâlâ kızgın değilsin değil mi?
Não podes ainda estar chateado com aquilo da AltiMed.
- Ultimate hisseleri almamı önerdi.
Aconselhou-me a comprar acções da AltiMed.
Tek kelime, Ultimate.
Numa palavra : AltiMed.
Kononsberg, Ultimate'la ilgili olarak neredeyse yakalanıyordu.
O Kononsberg estava quase falido por causa da AltiMed.
Ama Kononsberg, Ultimate için lobi yapıyordu. Sizin komisyon Ultimate'ı inceliyor.
Mas... o Kononsberg movia influências a favor da AltiMed e o seu comité está a investigar a AltiMed.
Larry'nin Ultimate Komisyonu'nda ifade verecekti.
Ele ia testemunhar perante a comissão do Larry sobre a AltiMed.
Robbie paraya sıkışmıştı, Ultimate'ta başkan yardımcısıyla ilişkisi. Nefreti.
O Robbie andava à rasca de dinheiro, o seu... envolvimento com o Vice-Presidente na AltiMed, o seu ressentimento.
T 6, burası U 2.
Turkey Six, aqui Ultimate Two.
"Girls Gone Wild Ultimate Spring Break"
Miúdas na Borga