English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ U ] / Unicorn

Unicorn tradutor Português

97 parallel translation
"Unicorn".
Unicórnio.
- Bulmalıyız. Fakat öncelikle Unicorn'un zarar görüp görmediğine bakmalıyız.
Mas primeiro temos que assegurar que nada aconteça aos Unicórnios.
Esmer Tom, Unicorn'la burada kal ve koru onu.
Brown Tom, fica aqui com o Unicórnio e guarda-o bem. Como à minha vida.
Unicorn'lar öldü, değil mi?
Os Unicórnios estão mortos, não é verdade?
Unicorn'u bulmamız daha önemli.
É mais importante que encontres o Unicórnio.
Unicorn'un tuzağa düşmesi senin günahın değil miydi?
Não foi o teu pecado que armadilhou o Unicórnio? - Não.
Son Unicorn bu gece ölecek.
O último Unicórnio morrerá esta noite.
Unicorn'u ben öldürmek istiyorum.
Quero matar o Unicórnio.
Unicorn'u düşün.
Pensa no Unicórnio.
Bir tutam saç, Berbil'in gözyaşı ve Unicorn'un eşsiz nalından bir parça.
Um tufo de cabelo, uma lágrima de um Berbil e uma ferradura de um unicórnio encantado.
Unicorn'a ne yapıyor?
O que é que ele está a fazer àquele unicórnio?
Berbil'in gözyaşı bir tutam çita saçı ve Unicorn'un nalı.
A lágrima do Berbil um tufo de cabelo de chita e uma ferradura de um unicórnio.
UNICORN'un SIRRI
O SEGREDO DO LICORNE
Unicorn cesur 1. Charles'ın Barbadostan alan... batı hint adalarından... eve yelken açmak için.
O Licorne, exímia nau da frota de Luis XIV, deixou a ilha de Santo Domingo, nas Antilhas, e rumou para a Europa.
Unicorn korsanlardan kaçmaya çalışır.
O Licorne ferra as velas para escapar aos irmãos da costa.
Korsanlar Unicorn'un arkasındaydılar ve geminin kıçına yaklaşıyordu. Aynen şöyle.
O corsário conseguiu colocar-se atrás do Licorne, evitando assim os canhões, ele passa rapidamente sob a popa do navio, assim!
Kalan bütün Unicorn adamları idam edilmişti.
Os feridos e os sobreviventes foram lançados ao mar!
Bende Unicorn'u alıyorum.
E naturalmente eu apodero-me do Licorne.
Bu gece Unicorn demir attı Issız adaya.
Nessa noite, o Licorne lançou a âncora numa enseada bem abrigada, perto de uma ilha.
Son sayfada bir vasiyet var. 3 oğlunun herbirine Unicorn'un bir modelini bırakıyor.
Na última página do manuscrito está um testamento, no qual declara legar a cada um dos seus três filhos, um modelo do Licorne construído e aparelhado por ele, e pede-lhes que desloquem o mastro, assim, acrescenta, "A verdade estará completa".
Başka bir Unicorn.
Outro Licorne.
Diğer Unicorn.
Um outro Licorne!
Olay Unicorn'un bir modelini bulduğumuzda başladı.
Tudo começou quando encontrámos o primeiro Licorne.
Burası Unicorn'un battığı yer.
Que nos indicam certamente onde se afundou o Licorne.
Unicorn, ona yardım etmek için gelmişti.
E você é o único que pode ajudá-la.
Unicorn hoşuma gitti.
Gosto daquele unicórnio.
- Unicorn.
Unicórnio.
Küçük bir Unicorn dövmesi, tam buraya.
Um unicórnio, aqui.
Ben Finlay McMillan ve hepinize Unicorn ve Gallagher'in "HAYAT ÖLÜMDÜR" sergisine hoş geldiniz demek istiyorum.
Eu sou Finlay McMillan. E gostaria de dar as boas vindas a todos vocês, à exposição "Vida é Morte" da Unicorn e Gallagher.
Teşekkür ederim Finlay. Ayrıca Unicorn'a bu gerçekten etkileyici sergi için teşekkürler.
E obrigada à Unicorn por essa exposição verdadeiramente tocante!
"Koelakant" mi? Diyelim ki bu bir "Unicorn" bulmak gibi.
- Bom, é como descobrir um unicórnio.
Unicorn, ona yardım etmek için gelmişti. Ama şimdi, bir tuzağa doğru gidiyorlar.
O unicórnio que veio ajudá-la... está neste momento a levá-la para uma armadilha.
Belki iliği bir "unicorn" un üzerinde getirirler.
Talvez o tragam num unicórnio.
Unicorn'un kellesini uçurdun.
Decapitaste o unicórnio!
Unicorn'un kıçının derinliklerinde 60 tane altın buluyorsunuz ve yanında da bariz cüce sidiği kokan gizemli bir bez parçası.
No fundo da alcatra do unicórnio temos 60 moedas de ouro e um misterioso pedaço de tecido com o inconfundível fedor de urina de anão.
Daha sonra Sör Wolf karısına, denizin vahşi beyaz atlarından gelen tek boynuzlu bir Unicorn hediye etti.
Sir Wolf deu-lhe o seu unicórnio privado. Oriundo dos selvagens cavalos brancos do mar.
Unicorn'lu mu?
Com o unicórnio?
Sanki unicorn sıçmış gibi dalgın bir şekilde ona bakıp duruyordu..
Olhando para ele como se ele cagasse unicórnios.
Unicorn.
- Unicórnio.
- Bir unicorn isterim. - Hayır. Borçlarımı sil ve yaşam boyu bedava içki.
Perdão da minha conta e bebida grátis vitalícia.
Bir de Unicorn istesem?
E que tal um unicórnio, também?
Unicorn boynuzu.
- Chifre de unicórnio.
Onun yeğeni! Canterlot'daki en yakışıklı ve nitelikli erkek unicorn!
O seu sobrinho... o mais bem-parecido e desejável garanhão unicórnio em Canterlot!
Ve sonunda herkes tüm Equestria'daki en güzel... en sofistike Poniyi tanıyabilir Unicorn Rarity!
talentosa e sofisticada em toda a Equestria... a unicórnio!
Dalga mı geçiyorsun? Tüm Equestria'da senin kadar yeteneğe sahip başka bir unicorn olduğunu düşünmüyorum Twilight.
Twilight.
Kasabada yeni bir unicorn var!
Há uma nova unicórnio na vila!
Nerede bu unicorn?
Onde está essa unicórnio?
İşte bu olayı çözer. en harika unicorn.
mágica e incrível em Ponyville.
- Lily'i, Unicorn'ları görmeye götürdüm.
Levei a Lily para ver os Unicórnios.
Bir ölümlü ellerini Unicorn'a mı sürdü?
Jack!
İşte Unicorn.
Cá está o Licorne, já estava a espera.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]