Virtanen tradutor Português
29 parallel translation
Günaydın, Virtanen.
Bom dia, Virtanen.
lsto Virtanen.
Isto. Virtanen.
Nokia'dan Janne Virtanen'le tanışmanı istiyorum.
Quero que conheças o Janne Virtanen da Nokia.
Virtanen eczacılık şirketinde kriz yönetiminin başında herif.
Chefe da gestão de crises da Farmácia Virtanen.
- Karısı. Bay Lawson Virtanen'i tamamen yönetiyor.
O Sr. Lawson está no caminho para conduzir a Virtanen.
Virtanen'in bir bayan yollaması ne kadar da hoş.
Fixe a Virtanen enviar alguém com saia.
Toplamda iki yüz atmış sekiz eşleşme buldu, onlardan altısı New York'ta yaşıyor lakin yalnızca birisi, Virtanen eczacılıkta çalışıyor.
268 possíveis combinações, 6 vivem em Nova York, mas só uma trabalhou na Virtanen.
Virtanen, basit bir eczacılık şirketinden öte bir şeydir.
Virtanen é mais do que uma empresa farmacêutica.
Virtanen bir ailedir.
Virtanen é uma família.
- Lawson Virtanen imparatorluğunun varisi.
Lawson é herdeiro de todo o império da Virtanen.
Virtanen sermayesinin şu anda yüzde sekizine sahip adam.
Agora detém 8 % da Virtanen.
Virtanen adına çalışıyordu.
Ela trabalhava na Virtanen.
Virtanen ile iş anlaşması yapmak istiyorsun.
Está a pensar em fazer um acordo com a Virtanen.
Bu gece, Virtanen eczacılığa birisi gizlice girecek.
- Estamos a invadir a Farmacêutica Virtanen hoje à noite.
Virtanen'in Gıda ve ilaç idaresine yolladığı listeden altı eksik isim var.
Faltam seis nomes no ficheiro que a Virtanen submeteu à FDA.
Bu sohbeti her ne kadar sevmiş de olsam, yönetim kuruyla beraber merak ettiğimiz Virtanen'in yüzde sekiz hissesiyle ne yapmak istediğiniz.
Por mais alegre que sejas falar, a directoria e eu precisamos saber quais são as tuas intenções, agora que possui 8 % da Virtanen.
Aslında bakarsanız, Virtanen hissesini çoktan sattım.
Na verdade, vendi as minhas acções da Virtanen.
Virtanen baş idarecisi Robert Keller, mali işler üst yöneticisi damadı Mark Lason ile birlikte mahkemeye çıkarılacak.
O CEO da Virtanen, Robert Keller é esperado no tribunal hoje junto com o CFO e genro, Mark Lawson.
Virtanen migren ilacı olan Sylocet, resmî olarak piyasadan toplandı.
O remédio para enxaqueca, Sylocet, foi recolhido.
Dana Miller'in ailesi, Virtanen'e karşı açtıkları davada sağlam bağış alacak ama.
A família da Dana Miller recebeu uma boa doação pelo processo contra a Virtanen.
Robert Keller, Virtanen Eczacılık'ın eski yönetim kurulu başkanı.
Robert Keller, presidente da Farmacêutica Virtanen? Foi acusado de homicídio.
Gözümden kaçsın diye son dakikada Virtanen'de açığa satış yapmışsın.
Aguentaste as acções de venda da Virtanen até ao último minuto para que eu não visse.
Dur biraz, Virtanen'de açığa satış mı yaptın?
Espera. Vendeste a Virtanen a descoberto?
Açıklamanın hemen ardından Virtanen'in Mali İşlerden Sorumlu Müdürü Mark Lawson hakkında da dava açılacağı duyuruldu.
Seguido do veredicto, o procurador anuncia acusações contra o Director Financeiro, Mark Lawson. - Está bem.
Virtanen Eczacılık'ın defnedilmesini kutlamaya ne dersin?
Quer comemorar o velório da Farmacêutica Virtanen?
Virtanen'in elinde satışa hazır durumda olan, piyasaya bomba gibi düşecek bir ilaç yoktu.
A Virtanen não estava para lançar nenhuma droga nova.
Geçen gece Virtanen'deki kısa pozisyonu kutlamak için açmıştık.
Sim, nós bebemo-la na outra noite para comemorar o lucro da Virtanen.
Virtanen'in rakibi, Beecher eczacılık ise -
A concorrente, Farmacêutica Beecher...
Virtanen.
Virtanen.