Vise tradutor Português
26 parallel translation
Vise les fridolins derrière. Sizin altın planınızda bizden kaçmızın öldürülmesi gerekiyor?
Quantos de nós você planeia assassinar em nome daquele seu plano dourado?
- Kuzenim, Charles Vyse.
O meu primo Charles Vise.
Monsieur Vyse siz misiniz? Evet.
- Você é Monsieur Vise?
Söyleyin, Monsieur Vyse,... acaba... Bu konuyu kuzeniniz Mademoiselle Buckley'e hiç açmadım.
Diga-me, Monsieur Vise, se me permite a pergunta, e não referi nada disto à sua prima, Mademoiselle Buckley :
Charles Vyse neden Mademoiselle Buckley'in eve fanatikçe bağlı olduğunu söyledi ki?
Porque haveria Charles Vise de dizer que ela adora a casa fanaticamente?
Yani Bay Charles Vyse, bizim küçük arkadaşımıza aşık mı?
Então o Sr. Charles Vise está apaixonado pela nossa amiga?
Kuzenim, Charles Vyse.
O meu primo, Charles Vise.
- Buraya bakın, Bay Vyse!
- Oiça, Sr. Vise...
Bay Vyse'a postaladık.
- Enviamo-lo para o Sr. Vise.
Monsieur Bert Croft mu yoksa Monsieur Charles Vyse mı?
Monsieur Bert Croft? Ou Monsieur Charles Vise?
- Bay Charles Vyse.
- Quem é? - Um tal de Charles Vise.
Monsieur Charles Vyse'ın dedi ki bu sabah posta yoluyla kuzeni Mademoiselle Buckley tarafından imzalanmış bir vasiyetname almış. Ve tarihi de geçtiğimiz Şubat'ın 25'i.
Monsieur Charles Vise acabou de me informar que, esta manhã, recebeu pelo correio o testamento da sua prima, Mademoiselle Buckley, datado de 25 de Fevereiro último.
Monsieur Vyse, içeriğinden bahsetmek istemedi.
O Sr. Vise é um cavalheiro e não diz nada sobre o conteúdo do testamento.
Güzel. Herkes bu kadar sanırım, Monsieur Vyse.
Acho que estamos todos, Monsieur Vise.
Kuzenim Charles Vyse'ı, hükümleri gerçekleştirecek kişi olarak atıyorum.
" Nomeio o meu primo, Charles Vise, como meu executor.
Tahminimce, en yakın akraba siz olduğunuzdan dolayı vasiyetnameye itiraz edebilirsiniz, Monsieur Vyse?
Sr. Vise, como parente mais próximo, pode impugnar o testamento, não é?
Smith'in olmesi çok iyi bir şey kalbinin ne kadar vefasız olduğunu görmek Onu kesinlikle öldürürdü.
É algo muito bom o Smith estar morto. Se ele vise como o teu coração é desleal certamente isso o mataria.
Belki hediye küçük bir özür dilemeyi denemektir.
Talvez a prenda vise um simples pedido de desculpas.
- Başkan'a herhangi bir suikast planından haberdar mıydınız?
Sabe de alguma conspiração que vise assassinar o presidente? Não.
Kendi vatandaşlarımızı hedef alan bir silaha yatırım yapamayız.
Não podemos apoiar uma arma que vise os nossos concidadãos.
Eski sevgilimi.
- Koja to više nije.
O Z kromozomu artık uykuda değil.
- Taj "Z" hromozom više ne miruje.
Şunu netleştirelim, dostum hayatta seninle yatmam.
Tive um pensamento estranho... - Nema šanse da više spavam sa tobom.
Benden hoşlanmasını mı tercih ederdin?
- Više bi ti se svidelo da sam ga ja privukla?
Sanırım onun tipisin.
- Tebi više odgovara.
Ne kadar şanslısınız!
- Više ste nego sreæni oboje.