Viski tradutor Português
4,074 parallel translation
Aman Tanrım. Lana tamam, beni kıskandırmaya çalışıyor. Ama sen cidden sırf viski için benden intikam mı alıyorsun?
Eu percebo a Lana, ela quer fazer-me ciúmes, mas tu estás a vingar-te de mim por causa do whisky?
Sen olmasaydın bu yeri viski şişeleriyle doldurmuştum.
Se não fosse por ti, este lugar estava cheio de garrafas de whisky.
Konuşma. Bana oradan bir viski ver.
Quero o teu melhor bourbon.
Kate, bu homofobik söylemler arasında sıyrılıp bana bir özür mahiyetinde viski sunmanı istiyorum.
Kate, deixo-te subir o nível dessas piadinhas homofóbicas e recompensares-me com um whisky.
50 yıllık viski mi?
- Um uísque de 50 anos? O quê?
Bir kadeh viski ile birlikte kendimi bu masaya park ettim.
Fiquei nesta mesa com o meu uísque.
Sean viski satın almış ama aynı zamanda silahı da atmış.
O Sean comprou uísque e também jogou fora a arma do crime.
Orada viski olmadığı gerçeği belki artık bu konuyu halletmeye hazır olduğu anlamına geliyordur.
Bem, o facto de não estares a beber uísque, significa que estás a mudar.
Her zaman bir viski içerim.
Só um uísque, sempre.
Bu hikâyeyi bana çay içerken mi anlatmak istersin Owen yoksa viski mi açayım?
Vais contar-me a história a tomar um chá, Owen? Ou devo abrir o uísque?
Viski ve ıstakoz ısmarlarsan gelirim.
Muda para conhaque e lagosta, e estou dentro.
Lütfen, iki viski.
Por favor! Dois uísques.
Biri bana en son 50 yıllık viski ikram ettiğinde beni öldürmeye kalkmıştı.
Da última vez que alguém me ofereceu um uísque de 50 anos, tentaram matar-me.
Viski ve arkasından bira ver.
Uma dose de whisky e uma cerveja.
- Onların babasıyım ben! - Viski kokuyorsun.
Tu cheiras a whisky.
Üstündeki, başındaki viski kokusunu alıyorlar.
Eles sentem sempre esse cheiro.
- Sadece ben, baban ve bir şişe viski vardı.
- Sim, era só eu e o teu velho, e uma garrafa de whisky.
Biliyor musun komik ama viski bunlari daha fazla inanilir kilmiyor.
Sabes, é engraçado o uísque não o torna mais credível.
Biraz viski, birkaç zafer hikayesi hepsi Sam Amca için yanıp tutuşur ve tabi maaşı da var.
Um pouco de uísque, algumas histórias de glória, e ficam todos enternecidos com o Tio Sam e eu sou pago.
Önceki gece senin evinde viski içtiğimizi söylemedim.
Não contei que estávamos a tomar whisky na tua casa.
Viski kokusu aldığımda bunu tanırım.
Reconheço o cheiro a whisky.
Buzlu viski?
Uísque com gelo?
Bana bir viski getirebilirsin.
Podes dar-me um Bourbon puro.
Beş kuruşa viski.
Uísque a um níquel.
Bir viski daha alır mısınız?
Outro uísque, por favor.
- Viski seversin sen şimdi.
Deduzo que goste de uísque.
24x19 Viski İşi
The Simpsons - S24E19 "Whiskey Business"
Yani Dumbo, Moe ; viski, koca kulaklar, biz de ırkçı kargalarız öyle mi?
Então, estás a dizer que o Moe é o Dumbo, o bourbon dele são as orelhas gigantes, e nós somos aquele bando de corvos racistas?
Ben Moe Szyslak. Moe Viski'nin üreticisiyim.
O meu nome é Moe Szyslak dos Fabricantes de Bourbon Moe, abreviação :
Viski ister misiniz efendim?
- Uísque, Senhor?
Donovan'ın para harcama fahişe ve viski üzerinde.
A gastar o dinheiro do Donovan em putas e uísque.
Göndermen gereken şey 15 yıllık viski.
Uísque 15 anos é o mais apropriado.
Viski?
- Uísque?
Viski.
- Uísque.
Viski lütfen.
Whisky e gelo.
Belki de dün bir cinayet işlediğiniz ve o zamandan beri durmadan viski içtiğiniz için ağrıyordur.
Talvez porque ontem você tenha morto alguém e esteve a beber desde então.
- İki viski, lütfen.
- Dois uísques?
Viski.
Whisky.
Bir viski shot alayım.
Uma dose de whisky.
Kaba adamlar, hafif meşrep kadınlar, viski, günah ve silah.
Homens rudes, putas, uísque, pecado e armas.
Genç dostuma bir viski ver.
Um uísque para o meu jovem amigo.
Viski lütfen.
Scotch.
Bu gece 11'de daha fazla pişmanlıkla karşınızda olacağız ama öncesinde yepyeni bölümüyle "viski şişeleri" var.
Terei mais arrependimentos esta noite às 23 : 00h com uma novíssima garrafa de uísque.
Bana bir viski kokteyli daha söyleyebilir misin? - Tabii.
Pedes-me outro Whiskey Sour?
- Belki ben de viski kokteyliyle devam ederim.
Com certeza. Se calhar, vou passar para o Whiskey Sour.
Viski içmem.
Não bebo uísque.
Viski!
Uísque!
Cyril, viski, nerede?
!
- Viski.
- Uísque.
Viski.
* O meu pai não quer comprar-me um aõ-aõ * Whisky.
Viski.
Uísque.