English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ W ] / Waring

Waring tradutor Português

74 parallel translation
Tamam mı? 11.00'de East Warring ve Burlington köşesi.
À esquina da East Waring e da Burlington, às 11.
Waring'in hissesinin dağılımı kesin olarak nasıl?
Qual é a situação exacta das acções do Waring Hudsucker?
Yani basitçe Waring'in hissesi ve şirketin kontrolü 1 Ocak tarihinde halka açık hale gelecek.
- O controlo da companhia ficará disponível ao público a partir do dia 1 de Janeiro.
Waring Hudsucker, Madison Avenue'de soyut bir sanattır.
Waring Hudsucker é arte abstracta na Madison Avenue.
Üzülerek duyururuz ki öğle saatinden 30 saniye sonra Hudsucker vakti Waring Hudsucker, Kurucu, Başkan ve Hudsucker Endüstrisinin Yönetim Kurulu Başkanı ebediyete kavuştu.
Lamentamos informar que 30 segundos após o meio-dia, segundo o relógio Hudsucker, Waring Hudsucker, fundador, presidente, director das Indústrias Hudsucker, se expandiu pelo Infinito.
Bu mektup bu sabah büyük patron tarafından gönderildi, Waring Hudsucker!
Ela foi enviada esta manhã pelo próprio big boss, o Waring Hudsucker.
Ahbap yukarı çıkmak 50 yıl alır aşağı inmek 30 saniye!
O que é que leva 50 anos a subir ao último andar e 30 segundos a descer? Adivinha. O Waring Hudsucker.
Waring Hudsucker.
O Waring Hudsucker.
Bana inanmazsan, Waring Hudsucker'a sor.
Se não acredita em mim, pergunte ao Waring Hudsucker.
Git sor Waring Hudsucker!
Pergunte ao Waring Hudsucker.
" Waring Hudsucker'dan Mavi mektup...
"Carta azul. Do escritório de Waring Hudsucker."
Gelecek başkanımız buna ihtiyaç duyduğunda Waring Hudsucker bu vesile ile, ona ikinci şansı miras etmektedir.
"Quando o nosso futuro presidente precisar, o Waring Hudsucker exige que lhe seja dado uma segunda oportunidade."
Allison Waring Henderson'ı takdim ediyorum... babasının eşliğinde, Parlamento Üyesi Douglas Henderson... ve Harrison French.
Allison Waring Henderson... acompanhada pelo seu pai, o deputado Douglas Henderson... e por Harrison French.
Bay Waring, bayan Waring, bulduğumuz kadın, eğer sizin kızınızsa...
Sr. e Sra. Waring, a mulher que encontramos, se ela é vossa filha...
Bay Waring, bayan Waring, size beklemenizi söylemiştim.
Sr. e Sra. Waring, eu pedi para esperarem.
Bayan Waring...
Sra. Waring...
Bayan Waring, iki haftalık bir tatil için 20 yıl sefalet çekmeye değer mi?
Sra. Waring, umas férias de duas semanas valem vinte anos de miséria?
Merhaba Bayan Waring.
Olá, Sra. Waring.
Bay Hobbs, ben Melissa Waring.
Sr. Hobbs, chamo-me Melissa Waring.
Justin Waring.
Justin Waring,
Bay Harold Waring. Parlamento Üyesi, Sör Anthony'nin danışmanı.
Sr. Harold Waring, MP, Subsecretário de Sir Anthony.
Waring, şunu okumalısın.
Waring, precisa ler isto.
Bay Waring, uzun bir yolculuk oldu. Elbette.
Monsieur Waring, foi uma longa viagem.
Siz Bay Harold Waring misiniz?
É o Sr. Harold Waring?
Hepimizin pişmanlıkları vardır, Bay Waring.
Todos temos remorsos, Sr. Waring.
Bay Waring, bana hakaret ediyorsunuz.
O Signore Waring ofende-me.
- Hayır, Bay Waring, lütfen burada kalın.
- Não, Sr. Waring. Por favor, fique aqui.
- Ah... günaydın, Bay Waring.
Buongiorno, Signore Waring.
Büyük bir sorun mu, Bay Waring?
É um problema grande, Signore Waring?
Bay Waring, bu her ne ise, anlaşmamızın bunu içerdiğinden emin değilim.
Signore Waring, o que quer que isto seja não estou certo que o nosso acordo cobre.
Bay Waring, Lütfen Poirot'ya söyleyin, Matmazel Cunningham korkutulduğunda siz nerede idiniz?
Monsieur Waring, por favor, diga a Poirot onde estava quando Mlle Cunningham foi ameaçada.
Suçlu olan Waring, Francesco ve Rice ile Clayton adındaki kadınlar dışında, elbette.
Excluindo os criminosos Waring, Francesco e as mulheres que se apelidavam de Rice e Clayton, claro. - Merci.
Bay Waring?
Monsieur Waring?
- Onların peşine düşmeliyim.
- Devo segui-las. - Monsieur Waring.
- Bay Waring. Poirot'yu dinleyin, ha?
Escute Poirot.
Ve siz Bay Waring, lütfen öteki konukları da çağırın.
E, Monsieur Waring, por favor chame os outros hóspedes.
Benedetto kızı Warring Caddesi'ndeki bankaya girdi.
É a miúda Benedetto no banco, na Waring Street.
Üç'ten, Benedetto kızı Warring Caddesi'ndeki bankaya girdi.
De Três. É a miúda Benedetto no banco, na Waring Street.
Waring Caddesi'ndeki bir bankada, efendim.
- Num banco na Waring Street, Senhora.
Benedetto kızı, Waring Caddesi'ndeki bankadan çıktı hızlı bir şekilde nehire doğru yürümekte.
É a miúda Benedetto a sair do banco na Waring Street, a andar rapidamente, em direcção ao rio.
Bayan Besleyici aslında Bayan Brenda Waring'miş.
A "Miss Alimentação" na verdade é a Miss Brenda Waring.
Brenda Waring öldürülmekle kalmamış, doğranmış.
A Brenda Waring não foi só assassinada, também foi massacrada.
Birinin Brenda'nın kredi kartını kullandığı bilgisi geldi.
Temos um alerta de que alguém usou o cartão de crédito da Brenda Waring.
Evet, Brenda Warring'in bulunan cüzdanından aldım.
Sim, encontrei esse convite na bolsa recuperada da Brenda Waring.
Brenda Waring'in geceliğinden koparılmış.
Rasgado da lingerie da Brenda Waring.
Waring Lane.
Na Waring Lane.
David Waring.
David Waring.
Brooke'un partiden David Waring diye biriye ayrıldığını biliyoruz.
Nós sabemos que a Brooke deixou a festa com um homem chamado David Waring.
Waring Hudsucker! Anladın mı, ahbap?
Percebeste?
Bay Waring.
Monsieur.
Bay Waring.
Monsieur Waring.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]