Welsh tradutor Português
65 parallel translation
Mary. Mary Welsh.
Mary, Mary Welsh.
Alo, Bayan Welsh, özür dilemek istiyorum...
Está, Sra. Welch. Quero pedir desculpa. Está...
Bay Welsh. Güzel.
Sr. Welch?
- Welsh?
- Welsh?
Barney Welsh'i tanır mısın?
Conheces o Barney Welsh?
Meşeden ilginç bir Welsh kahve masası.
Um guarda-loiças galês em carvalho muito interessante.
- Avukatım Jim Welch, Adı rehberde.
O meu advogado é o Jim Welsh.
Bu Kimba Welch. Jack Sickler. David Levin, Ron Lambert.
Este é Kimba Welsh, Jack Sickler David Levin e Ron Lambert.
Meğerse Amy Welsh'le seks yapıyormuş.
Estava a fazer sexo com a Amy Welsh!
Eee Chip, Amy Welsh nasıl?
Então, Chip, como está a Amy Welsh?
Amy Welsh mi?
A Amy Welsh?
Farzedin ki Çavuş Welsh de anneniz.
Quer dizer que isso faz aqui o nosso sargento Welsh a nossa mamã.
Welsh Farms'a gidiyorum böğürtlenli dondurma alacam.
Vou a caminho do Welsh Farms, comer um gelado triplo de mirtilo.
Teğmen Lewis Nixon, Teğmen Harry Welsh, Şimdi 82.den geldi.
Tenente Lewis Nixon, Tenente Harry Welsh.
- Teğmen Welsh 1. Müfreze.
No 1º Pelotão está o Tenente Welsh.
Tğm. Welsh'i bulun.
Joe, tem calminha.
Lipton, Bana bir birlik oluştur.
Mande um mensageiro ao Tenente Welsh.
Welsh ve Kanadalı müh'de bizimle birlikte geliyor.
O Tenente Welsh e os canadianos também vão.
Teğmen Welsh'i çağır.
Manda chamar o Tenente Welsh.
Teğmen Welsh'i çağır!
Chama o Tenente Welsh!
Harry Welsh, Kitty Grogan ile evlendi. Wilkes-Barre'da okul yöneticisi oldu.
O Harry Welsh lá se casou com a Kitty Grogan... e tornou-se administrador de escolas em Wilkes-Barre, na Pensilvânia.
Bu savaş, çarpışma değil. Kimin ne aldığıyla alakalı.
Welsh, a questão agora é quem fica com o quê, não quem vence.
Büyüleyici Welsh köyü Llandewi Breffi yani, kendini adamış homoseksüel Daffyd Thomas'ın yuvası.
Cá estamos nós, na maravilhosa aldeia galesa de Llandewi Breffi, terra do homossexualista empenhado, Daffyd Thomas.
Peki ya oğlu Micheal? Welsh Shiksa ile evleniyor.
O filho dele, Michael, casou-se com uma galesa...
Welsh Farms'a gidiyorum böğürtlenli dondurma alacam.
Estou a caminho do Welsh Farms para comer um sundae triplo
Cape Fear 20 bin ton cephaneyle dolu Müdür Yardımcısı Welch.
O Cape Fear está carregado com 20.000 toneladas de munições, Director Welsh.
19 sivilin hayatını "eğer" lerle tehlikeye atıyorsunuz Müdür Welsh.
Está a arriscar a vida de 19 cidadãos nessa possibilidade, Director Welsh.
Müdür Yardımcısı Welsh, Özel Ajan Gibbs.
Director Welsh, Agente especial Gibbs.
- Welsh'li amcık.
Um cabrão dum galês.
Çünkü O'nu arıyoruz, Seni kahrolası Welsh'li amcık.
O problema é que nós andamos à procura dele.
Welsh kardeşler gibi olabiliriz belki.
Podíamos ser como os irmãos galeses.
Prensesi Galler'deki Ludlow Kalesi'ne gönderecek.
V. Majestade pretende enviar a princesa ao Castelo de Ludlow em Welsh Marches.
Ludlow Kalesi - Galler Hudutları
CASTELO DE LUDLOW MARQUÊS DE WELSH
Yargıç Gale Welsh tarafından.
Juiz Gale galês.
Yargıç Gale Welsh.
Juiz Gale galês.
Hatta Welsh, Savcı Mike Madden'ın, Shirley'nin başvurusunun anlamsız olduğu konusundaki itirazlarını bile dikkate almayı reddetti.
Welsh mesmo se recusou a considerar Procurador Mike Madden argumento da
Ve eğer onu görmüş olsaydınız o kadının o odaya, Yargıç Welsh'in odasına girdiği anda Shirley Turner'ı sokaklarda serbest bir şekilde dolaşırken göreceğimizi biliyordum.
E se você pudesse tê-la visto, Eu sabia que íamos ser vendo Shirley Turner passeio livre o minuto que a mulher caminhou na sala, o juiz galês.
Ve aslında Welsh, cinayet zanlısı bir sanığın uslu duracağına dair söz vermesini istiyordu.
E realmente pediu Welsh acusou um assassino a promessa que ela iria comportar-se.
Yargıç Gale Welsh'in verdiği bir mahkeme kararıyla Shirley Turner, tekrar kefaletle serbest bırakıldı ve biz tekrar donakaldık.
De acordo com uma ordem de Justiça Gale galês, Shirley Turner foi libertada sob fiança novamente, e fomos entorpecido novamente.
Yargıç Gale Welsh'in verdiği bir kararla.
De acordo com uma ordem de Justiça Gale galês.
Yargıç Welsh'le görüşebilir miyim, lütfen?
Posso falar com o juiz galês, por favor?
Şimdi Yargıç Welsh'le görüştüm ve görüşmesinin mümkün olmadığını söyledi.
Eu só falei com o juiz galês, e ela disse que não.
Gerçek adım Uzman Glen Welsh.
O meu nome verdadeiro é Especialista Glen Welsh.
Uzman Welsh'in ailesine ne söylediniz peki?
Que história é que contou à família do Especialista Welsh, do Franko?
Bay Welsh?
- É o Mr. Welsh? - Sou.
Ödevini anladın değil mi?
Entre, Sra. Welsh. Então, ficaste esclarecida quanto ao trabalho de casa?
Meclis Üyesi Welch.
Conselheiro Welsh.
Saban için kullandığımız bir Galler midillimiz vardı.
Tínhamos um Welsh Cob para lavrar.
Bayan Welsh?
Está?
Adı Welsh.
O nome dele é Welch.
Terry Welsh.
- Terry Welsh.