Yamato tradutor Português
128 parallel translation
Bir süre önce Japonların yaptığı o koca teknenin adı neydi? Yamato?
Como se chama aquele barco enorme que os japoneses construíram há 2 anos?
- Bu o olabilir!
Yamato, não é? Deve ser este.
- Yamato, 80000 ton.
O Yamato. 80 mil toneladas.
Yamato, dört kruvazör ve 12 destroyer.
O Yamato, 4 cruzadores e 12 embarcações.
Yamato'ya başka bir üsse kadar eşlik ediyorlardır.
Podem estar a escoltar o Yamato para outra base.
Mayın, Yamato'yu durdurmaz.
As minas não deterão o Yamato.
Yamato kurtulmuş.
O Yamato passou.
Yamato döndü ve pasaja girdi.
O Yamato não foi para lá. Deu a volta e foi outra vez por Pala Passage.
Daha da önemlisi, rakibimiz iki adamdan oluşuyor.
É a Yamato, a nossa nave irmã. A Yamato não se encontra neste sector.
Bunu bir Holmes hikayesinde okuduğun için biliyorsun değil mi?
USS Enterprise chama USS Yamato. Responda, por favor.
Pek değil. Onun ayak seslerini duymuyoruz, bu da, doktorun taşındığını gösteriyor.
USS Enterprise chama USS Yamato.
Evet, hadi. Holmes!
Peço permissão para entrar na nave Yamato com uma equipa de investigação.
Dr Pulaski. Ama merak etme.
Nós encontramos o que parece ser a nave USS Yamato.
Bir boğuşma izi olduğuna göre de, katil, ona arkadan saldıran bir yabancı olmalı.
- Em qualquer lado. Eu conheço a Yamato. Recomendo a parte traseira do posto de Comando.
Uss Yamato'nun kaptanı, eski dostum, Kaptan Donald Varley'in umutsuz yakarışına yanıt olarak... Atılgan'ı Tarafsız Bölge'ye sokmakla... çok ciddi bir risk alıyorum.
Em resposta a um pedido desesperado do meu velho amigo Capitão Donald Varley da USS Yamato, estou a correr um grande risco ao levar a Enterprise para a Zona Neutra.
Yamato'nun seyir defteri randevuya kadar indirilmiş olacak.
O registo da Yamato deve de estar no nosso computador aquando o encontro.
Yamato'nun karşılaştığı sorunlar nedeniyle olabilir.
Pode ter sido devido a problemas existentes na Yamato.
Yamato dışında başka hiçbir gemi yok, ki o da şu anda görüş menzilimize giriyor.
Não existem outras naves no sector excepto a Yamato, que está a ficar ao alcance visual agora.
- Yamato'dan mesaj var efendim.
- Transmissão da Yamato, senhor.
Efendim, Yamato'nun Mühendislik bölümünde enerji yüklenmesi var.
Senhor, existe um aumento de energia na secção de Engenharia da Yamato.
Yamato, burası Atılgan.
Yamato, fala a Enterprise.
Yamato, yanıt verin.
Yamato, responda.
Yamato'nun tüm mürettebatı ve aileleri, binden fazla insan, kaybedildi.
Toda a tripulação da Yamato e as suas famílias, mais de 1000 pessoas, morreram.
Yamato'ya saldırdılar mı?
Eles atacaram a Yamato?
Yamato'nun yok olmasından siz mi sorumlusunuz?
É a responsável pela destruição da Yamato?
Neler olduğunu bilmiyoruz.
Não sabemos o que aconteceu à Yamato.
- Razı geleceğiz,... ama Yamato'nun yok olmasının nedenini öğrenip, bundan sizin sorumlu olmadığınıza emin olduğumuzda.
- Obedeceremos quando souber o que causou a destruição da Yamato e estiver ciente que não foi você a responsável.
Yamato onlar gizlenirken yok oldu.
A Yamato foi destruída enquanto eles estavam camuflados.
Her ne olduysa, bunu Yamato kendi kendine yapmış.
No entanto aconteceu. A Yamato causou isto a ela mesma.
Romulanların, Yamato'nun yok olmasıyla... bir ilişkisi olmadığını öğrendiğimize göre, geri çekilmek mantıklı olmaz mıydı?
Se concluímos que os Romulans não foram os responsáveis pela destruição da Yamato, não seria melhor retirarmos?
Yoksa Yamato'nun başına gelenler, bizim başımıza da gelebilir.
Caso contrário, o que aconteceu à Yamato pode acontecer-nos.
Eğer Yamato'yu onarmamız için bize yardım edemezse, araştırmaya devam etmesi için onu ikna etmeliyim.
Se não nos conseguir ajudar a reparar a Yamato, tenho que o convencer a continuar com esta exploração.
Varley'in kayıtlarında Yamato'yu tarayan bir sondanın adı geçiyor.
Há referência no diário do Varley a uma sonda que analisou a Yamato.
Yamato tarandığında neredeymiş?
Quando a Yamato foi sondada, onde é que ela estava?
- Yamato'nun görevine devam edeceğiz.
- Vamos assumir a missão da Yamato.
Konu Yamato Kaptan.
É a Yamato, Capitão.
Şu ana kadar rastlantısal gözükse de, bunlar, Yamato'nun başına gelenlerin ilk belirtileri olabilir.
De momento são escassos, mas podem ser os sintomas iniciais do que aconteceu na Yamato.
Yamato'nun kayıtlarını gözden geçirdim, bence sorunlarının o sondayla bir ilişkisi var.
Ao rever os registos da Yamato, creio que aquela sonda teve algo a ver com os problemas deles.
Sorun sondaysa, bu Yamato'ya olanları açıklıyor.
Se foi a sonda, isso explica o que aconteceu à Yamato.
Bizim sorunlarımız da Yamato'nun yaşadıkları kadar ciddi mi?
Os nossos problemas podem originar o mesmo que aconteceu na Yamato?
Boyutu ve yapısı Yamato'yu tarayan sondaya uyuyor.
O tamanho e composição coincidem com a sonda que analisou a Yamato.
Yamato'nun yok olmasından önceki sonda mı sorumluymuş?
A sonda anterior foi responsável pela destruição da Yamato?
Yamato'nun seyir defterini indirdik, ve o program seyir defterinin içindeydi.
Fizemos o download do registo da Yamato e lá estava o programa.
Program Yamato'nun tüm sistemlerini eş zamanlı olarak etkilemişti.
O programa afectou os sistemas da Yamato em simultâneo.
Yamato'ya olanların bir varyasyonu bizi daha önce yok edebilir.
Uma variação do que aconteceu à Yamato pode matar-nos antes.
Yamato'nun seyir kayıtlarına girmiş olmalılar.
Devem ter-se ligado ao registo da Yamato.
Yamato'yu yok ettiği doğru, ama bu tasarımından değil de bir kazaysa?
Destruiu a Yamato, mas e se isso foi um acidente não intencionado?
Ama Yamato kayıtlarını silmek için... tam bir kapatma olmalı, onu indirdikten sonra kaydedilen tüm olayları da silmeliyiz.
Mas tem que de desligar tudo para causar uma limpeza do registo da Yamato, incluindo tudo o que aconteceu desde que fizemos o download.
Ben Müfettiş Yamato, Osaka Polisi.
Sou o Inspector Yamato, da Polícia de Osaka.
- Yomato.
- Yamato!
Peki ya Doktor? O iyi mi? Hayır.
Uma nave parecida com a Yamato, num buraco no espaço e sem tripulação.