English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ Y ] / Yiyorum

Yiyorum tradutor Português

1,153 parallel translation
Altı gündür sadece sakız, jelibon ve şeker yiyorum.
Nos últimos seis dias só comi gomas, rebuçados e feijões de açúcar.
- Suzy'nin cipslerini yiyorum. Alabilir miyim?
A comer os "chips" da Suzy.
Çek şu suratını. Yemek yiyorum.
Tira os olhos daqui que estou comendo.
Onu yiyorum.
Eu mordo-a!
Küçük bir lokantada penne makarna yiyorum.
E estou num restaurante a comer Ziti.
Sahtelerini taktım böylece annem tırnak yiyorum diye bana eziyet edemeyecek.
São falsas, para a minha mãe não me chatear por roer as unhas.
Ne halt yiyorum ben Beck?
O que raio estou a fazer, Beck?
Ne halt yiyorum ben?
O raio estou a fazer?
Ve her sabah erik yiyorum.
E todas as manhãs como uma ameixa.
- Hayır, ben onu yiyorum.
- Não, eu é que como.
Senin partinde tanıştığım bir kızla yemek yiyorum.
Por acaso venho jantar com uma rapariga que conheci na tua festa.
Bir sersem gibi yiyorum, ama kimse önemsemiyor.
Como que nem um porco, mas ninguém leva a mal.
- Kenny'nin pudingini yiyorum.
- A comer o pudim do Kenny.
Biraz kafayı yiyorum sanırım. Tanrıya şükür.
- Acho que estou ficando louca.
Hangi parcasini yiyorum yilanin?
que parte você prefere comer?
- Yemek yiyorum, görmüyor musun? !
- Não vê que estou comendo?
- Sadece öğle yemeğimi yiyorum efendim.
A comer o meu almoço.
Cipsleri yiyorum ki annem dışarı çıktığımızı anlamasın.
Temos de comer ou ela descobre que saimos.
Ben arka tarafta tek başıma yiyorum, çünkü herkes benden nefret ediyor.
Eu como sozinha no beco, porque todos me odeiam.
Sadece derisini yiyorum, bu yüzden tavuk kapanın elinde kalır.
Só como a pele, por isso, quem quiser, pode comer a carne.
- Ne? - Bir sürü et yiyorum, değil mi? - Evet.
- Como muita carne, certo?
Sadece arkadaşlarımla yemek yiyorum, tamam mı?
Estou só a jantar com os meus amigos, está bem?
Üzgünüm. Sadece bar şeklindeki yiyecekleri yiyorum.
Desculpa, mas agora só como barras.
Sürekli yiyorum.
Comer, comer.
- Ben yiyorum, o halde.
- Nesse caso, vou comê-la.
Seksi adam gibi yiyorum.
Papo como qualquer Tipo sexy
Larry, yemek yiyorum.
Larry, eu como.
"Gelmiş geçmiş en büyük piçi" oynamaya çalışıyorum ama arkadaşlarımdan azar yiyorum.
Fabriquei o maior engano de todos os tempos... e estão a censurar-me?
- Yo, gayet iyi yiyorum.
Tenho comido muito bem.
Sen şanslısın. Ben iğrenç şeyler yiyorum.
Tu tiveste sorte, eu tive direito a merda.
- Yiyorum.
- Mastigando.
- Çünkü iki kişilik yiyorum.
- Tenho o apetite de duas pessoas.
Bir arkadaşımla yiyorum.
Vou almoçar com uma amiga.
Genelde öğle yemeği yerine buradaki yiyecek makinelerinden yiyorum.
Não tenho pausa para o almoço. Costumo comer coisas da máquina.
Yemek yiyorum.
- Não! Vou comer.
Mesela bir paket cips açarsam hepsini bitirene kadar yiyorum.
Se abro um saco de batatas fritas, tenho de comer tudo.
Yemek yiyorum.
Estou a comer.
Yemeğimi sizde yiyorum, değil mi?
Tomo todas as refeições em vossa casa!
Ondan bir mesaj alıyorum ve kafayı yiyorum.
Uma mensagem dela e eu estou completamente doida.
Daha yiyorum.
Pode... Estou a comê-la.
Hey, Mike. Yemek yiyorum.
Estou a jantar.
Kesinlikle kafayı yiyorum.
Estou mesmo a enlouquecer.
Yemekhanenin çöpünden yemek alıp yiyorum.
Tirei comida do lixo no corredor.
Tavern on the Green'de yumurta ve greyfurt yiyorum.
Sim, comerei ovos e laranja no Tavern on the Green.
Ben sadece burada oturup fıstık yiyorum. Ve ben İngilizce öğretmeni değilim.
Só estou para aqui, comendo aperitivos...
Burada ne işin var? Çin yemeği yiyorum.
Estou a comer comida chinesa.
İstiyor ama nasıl yemek yiyorum emin değil.
Ele quer, mas não está preparado para o meu ritual à mesa.
Hep domuzlu pilav yiyorum.
Eu como porco frito com arroz de toda....
"Şimdi fıstık yiyorum."
"Agora estou a comer os amendoins."
Sadece yiyorum.
Não.
OGLEN YEMEGiMi YiYORUM.
Estou a comer.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]