English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ Ç ] / Çektim

Çektim tradutor Português

2,862 parallel translation
- Hey. - Çok iyi kareler çektim.
Tirei boas fotos.
- Evet çektim.
- Sim, consegui.
Çapayı çektim, ve alabora olduk.
A âncora subiu. Fomos atingidos de lado.
Demo kaseti çektim.
Fiz um demo.
Ayrıca plaka numarasının bir fotoğrafını da çektim.
- Fotografei-lhe a matrícula.
Bu resmi ben çektim.
Tirei-lhe esta fotografia.
Böylelikle geri döndüğüm yerde, buzulun etrafına birkaç fotoğraf makinesi kurdum ve birer resim çektim.
Então, marquei um monte de posições à volta do glaciar aonde voltaria para fazer fotos isoladas.
Bu konuda ona siki bir firça çektim ve o "Daha sert bakmalisin." dedi.
Dirias : tenho que olhar mais.
Şimdi ilginizi çektim.
Agora que já tenho a vossa atenção,
Çekebileceğim kadar çektim zaten.
- Levantei o máximo que podia.
Ben neler çektim, haberin var mı?
Fazes ideia do que tenho passado.
Ben sadece çocuğa yumruk atmanı çektim.
Só filmei você dando um soco na cara dele.
Pepe Victor amcamı kusarken çektim, dostum.
Acabei de filmar o meu tio a vomitar.
Çiftlik evinde çektim.
Tirei da casa na fazenda.
- İlginizi mi çektim?
- Intrigados? - Sem dúvida!
Bunu çok temiz çektim çünkü yaparken kökünün etrafına odaklandım.
Este saiu limpo, porque fiz um pequeno movimento, como um laço.
Bunu çok temiz çektim çünkü dişin köküne odaklandım.
Este saiu limpo, porque fiz um pequeno, movimento como um laço.
- Çektim.
- Estou a filmar.
Olanlardan dolayı yeterince acı çektim.
Eu sofri muito pelo que aconteceu.
Her gün beyaz kargayı bekledim ve onun ilgisini çektim.
Todo dia espero pelo corvo branco e o atraio.
- Kaka yaparken sifonu çektim!
- Já puxei o autoclismo.
Sen lavaboya gittiğinde çoktan Pollo'ya verdim bile Amerikalıya da sakso çektim.
- Fodi com o Pollo quando foste ao WC e fiz um broche ao gringo. E sabes que mais?
Bugün ben... 500 Avro çektim.
Hoje... Retirei quinhentos euros.
- Çektim.
- Sim.
Ben alış veriş merkezine giderek merdiven altında saklandım ve kızların etek altı fotoğraflarını çektim.
eu ir ao shopping e se esconder em uma escadaria e tirar fotos as saias das mulheres.
Ben kobayım. Kısa çöpü çektim. Anlarsınız.
Sou o cobaia, fiquei com a palha curta, já sabemos como é.
Filme çektim...
Eu filmei tudo.
Çok uzaklardaki yuvamın özlemini çektim.
E eu senti as saudades... da minha casa tão longe.
Beni rahat bıraksın diye sifonu çektim.
E descarreguei a água... A pensar que depois ele me deixaria em paz.
Evet çektim.
Sim. Eu sofri.
Onun sayesinde, seni Passburg'a çektim.
Foi através dela que te atraí a Passbourg.
Dümdüz gidiyordum. Ardından kenara çektim. Gıcık edici bir tik-tak sesi vardı.
Tive um pneu furado, encostei e ouviu um barulho estranho de clique.
Sonra da tetiği çektim.
E puxei o gatilho.
- Sakso çektim.
- Fiz-lhe um broche.
Çıktım ve birkaç harika foto çektim.
Tenho boas fotografias.
Ama istediklerini çektim.
Mas tenho as filmagens que queria.
Çok fazla kokain çektim ölmüş olabilirim, tamam?
Eu snifei tanta coca que devia estar morta, certo?
Çocuklar? Biliyorum, ilaç çektim, ama yemin ederim beni içeri odaya ittiğinizde?
Sei que andei a snifar drogas, mas eu juro que aquele quarto para o qual tu me empurraste...
- Cezamı çektim.
- Cumpri a merda da minha pena.
Ama ben az önce duşta 31 çektim bak.
O que fiz, foi tocar uma no chuveiro.
Yıllardır, kendini beğenmiş sikik bir yazarın kadınımı siktiği düşüncesiyle işkence çektim.
Durante anos, estive atormentado pela imagem da minha miúda, aquela que foi embora, a ser comida por um caralho de um escritor.
İster inan, ister inanma aynı şeyi bir kaç yıl önce annesini bulduğunu düşündüğü zaman Chuck'la birlikte ben de çektim.
Acredites ou não, passei pelo mesmo com o Chuck quando ele pensava que tinha descoberto a mãe há uns anos.
ATM'e gittim, biraz para çektim, kendi paramı!
Fui ao multibanco e tirei dinheiro, o meu dinheiro.
Paramı çektim ve uzaklaştım.
Eu levantei o meu dinheiro e saí.
Arabayı sokağın birinde kenara çektim.
Encostei o carro numa rua lateral.
Ağzını açtı, elimi çektim ve onu boğazladım.
Ele abriu a boca, tirei a minha mão e sufoquei-o.
- İlgini çektim mi?
Gostaste?
Haziran ayında ben çektim.
Em Junho.
Fotoğraf çekmeyi seviyorum, burayı çektim, işte tam orayı.
No dia seguinte, vou a outro e faço o mesmo... e é assim até esgotar toda a lista e voltar ao primeiro.
Kuzey sahilinde karaya çektim.
Encalhado na costa norte.
Çektim.
Pronto!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]