Öre tradutor Português
56 parallel translation
73 kronor 50 ore.
73 coroas e 50 ure.
Ama Ernest, senin söylediklerini not etmekten memnun olurum.
Mas, ore Ernest, fico encantado em anotar as suas citações.
"... Tanrı'ya dua edebilir mi? "
" ore a Deus, descoberta?
- Şato hendeğinin civarında.
- Atrás da árv ore perto da fossa.
Şimdi her birimiz ayrı ayrı Tanrı'ya yakaralım.
Agora, que cada homem ore para o seu Deus.
İçinizde bulunan Tanrı'nın o parçasına yalvarın.
Ore para a parte Dele que está dentro de você.
- Bizim için dua et, ama bunu yapma!
- Agora, saia do caminho. - Ore por nós, mas não faça isso!
Ağaçta mı büyüdü?
Cresceu numa árv ore? "
Maddie ve Farley ağaçta oturuyorlar.
Maddie e Farley sentados numa árv ore
"İçinizden biri direncini kaybederse, Tanrı'ya dua etmeli çünkü Tanrı herkes için cömert ve şefkatlidir."
Mas se lhe faltar sabedoria, ore a Deus que Ele dar-lha-á, pois Deus dá generosamente a todos.
Umarım onu seni bulmadan önce buluruz.
Ore por que consígamos apanhá-lo antes de ele a apanhar a si.
Böyle bir zarfa 60 kronluk pul yapıştırılması gerek. Bu da 60 tane 25'lik pul demek. Adres yazacak yer kalmıyor.
Para uma carta como esta, precisando de 15 coroas em selos, são sessenta selos de 25 ore, mas não sei onde pôr...
Gerçek bir imandan gelmediği müddetçe duanın kendi başına bir anlamı yok.
Uma mera oração não serve de nada a menos que quem ore, façam-no com verdadeira fé.
Benim kulağımın üstünde tüyler...!
Eu não tenho pelos nas ore...
Evet ve Laor ona para verdiğinde aldı.
Sim. E quando a La-Ore lke ofereceu dinkeiro, ela aceitou-o.
Laor özgürlüğünü satın aldı majesteleri. Bu kadına önce yüzüğümü verseydim onu alacak ve Laor'un köleliğini sürdürecekti.
A La-Ore comprou a liberdade dela uma vez e creio que, se eu desse o anel primeiro a esta mulker, ela levava-o e continuava a manter a La-Ore como cativa.
Dua et, orospu çocuğu, et duanı..
Ore, seu filho da puta, rezar.
Ray, seninle beraber dua etmek istiyor.
Ray, pediu que ore com ela.
Dün bir porno dergisi aldım! Sonra da açık pencerenin önünde mastürbasyon yaptım.
E ontem comprei a "Ore" e bati uma pívia à frente da janela aberta.
Bu Topaline ore.
É minério de topalina.
Kutsal Meryem bizim için dua et.
Santa Maria, ore por nós.
Vay canına.
Ore, ora.
Ore Bravo, Delta taraması, anlaşıldı.
Nave mineira Bravo, iniciar delta.
Ore Nebula, Delta taraması başlatıldı.
Nave mineira Nébula, iniciar delta.
Benim için dua edin, çünkü siz herşeyi çok iyi anladınız
Ore para que a minha misericórdia possa criar um novo entendimento entre todos nós.
Beimler caddesini arayıp Elbe ile Oder Nehirleri ve Baltık Denizi ile Ore Dağları arasında umutsuzluğun kaç kişiyi ölüme sürüklediğini soracak olursanız sayı kahinimiz susar ve muhtemelen adınızı not eder...
Se ligarem à Rua Hans Beimler a perguntar quantas pessoas entre o Elba e o Oder, entre o Mar Báltico e as Montanhas de Ore são levadas à morte pelo desespero, o nosso oráculo de números fica em silêncio,
Benim için dua edin, hayallerimin gerçekleşmesi için.
ore por mím, meus desejos se fazem reais
Yatmadan önce Azize Veronica'ya dua et. Ve ardından uyu... uyu.
ore a Santa Verónica... e dormir... dormir...
Cade ve Tory bir ağaçta oturuyor
O Cade e a Tory sentados numa árv ore
Dua et ve kalbini O'na aç.
Ore a Jesus, do fundo do coração.
Artık benim için dua et.
"ore por mim, agora."
Just Ore.
É "Just Ore".
- Just Ore mi?
- "Just Ore"?
Just Ore mi?
Just Ore?
- İyi akşamlar, Bayan Ore.
- Boa noite, Sra. Ore.
- Bayan Ore mi?
- Sra. Ore?
IDA AUMONT ORE ANTİDEPRESAN
IDA AUMONT ORE ANTIDEPRESSIVO
ANTİDEPRESAN
IDA AUMONT ORE ANTIDEPRESSIVO
Ben Ida Ore.
O meu nome é Ida Ore.
Sizin için ne yapabilirim, Bayan Ore?
Que posso fazer por si, Sra. Ore?
Ben Just Ore.
Fala Just Ore.
Polis, geçen hafta Just Ore'nin evine giren hırsızlar tarafından öldürüldüğünü doğruladı.
A polícia confirmou que o cantor de ópera Just Ore foi morto num assalto à sua residência na semana passada.
Et o zaman.
Vá em frente. Ore.
Herhangi bir şey için dua etme Sadece beni sev...
Não ore por nada apenas me ame
Onun için dua et.
Ore por ele.
Bizim için dua et.
Ore por nós.
Öyleyse sevgili azizim, eller de dudakalrın yaptığını yapar dua ederler, size inancın umutsuzluğa dönüşmesinin korkusuyla hibe ederler
Entao, papai, o lábios fazer o que as maos fazem. Ore, para que a fé se torna desespero.
Umuyorum ki cennet bu olayın yüzüne gülümser ve sonrasında bizi keder ile cezalandırmaz
Ore para que o céu sorrir para este evento... E depois nos punir sem arrependimentos.
- Benim için dua edin ma sör.
- Ore por mim, irmã.
Dua etme.
Não ore.
Tanrıça davamızı kutsasın.
Ore a deusa que abençoe nossa causa digna.