Atın tradutor Russo
11,991 parallel translation
- Geçen yıl bir atın üzerinde işe gelmiştin.
В прошлом году ты приехала на работу на лошади.
Güzel atını dört nala koşturmak istiyorsun değil mi?
Тебе не терпится испытать своего коня в деле.
Yoksa kızınızın atına bakacak başka bir yer bulursunuz.
Или ищите другую конюшню для вашей лошади.
Silahları yere atın Yere atın!
Положить пушки! Всем на пол!
Bunları doldurun ve altına imzanızı atın.
Заполните это, и подпись внизу.
Minik savaş atın!
Твой собственный маленький боевой конь!
Küçük askerimle savaş atını gezdirirken bitap düştüm.
Я совсем вымотался руководя своим маленьким солдатом на его скакуне.
Karta iyice bir göz atın.
Хорошенько разгляди свою карту.
Yani çocukken kardeşlerim ve ben.. gizlice kaçıp, bulduğumuz herhangi bir atın üstüne atlardık. Eğeri, dizgini falan olmadan..
Знаете, мы с братьями в детстве любили убегать и запрыгивать на любую старую лошадь, что попадалась, без седла, без кнута, кусок шпагата, и все.
Bugün atını getirmen hoş olmuş.
Очень мило, что ты привела лошадь
Geri dönüşüm kutusuna atın.
" з них сделают карандаши.
Atını eğerle kovboy.
Седлайся, ковбой.
At silahını!
Брось оружие.
At silahını ve dizlerinin üstüne çök!
А теперь брось оружие и встань на колени.
At silahını!
Брось оружие!
At silahını hemen!
Брось пистолет сейчас же!
At silahını!
Положи оружие!
Doğmamış bebeğime nasıl dayak atılacağını öğretiyorum.
Показываю нерождённому ребёнку как надирают зад.
Ama belki de bunu ölçü olarak kabul edip ne kadar üzgün olduğumu nasıl kullanılıp kenara atıldığımı ve nasıl tepemin tasının attığını anlarsın!
Но, может, ты теперь поймешь, как я расстроена, что потратила столько времени зря, и как меня это достало!
Topçular, atışa hazırlanın!
Орудийные расчеты на изготовку!
Kadın gibi yumruk atıyorsun.
Бьешь как баба.
Birinin yüzüne et atılmasının komik olduğunu sanan kişi kimmiş göreceğiz!
Добрый день.
Taylor, sen genç ve güzel bir hanımefendisin ama üzerinde çalıştığın bu şey var ya, at bokundan farksız.
Тейлор, ты прекрасная умница-красавица, но это твое произведение – просто срань.
İnsanları terbiye etmek için kullanılan bütün araçları elimden aldığınız için çocuklar istedikleri gibi at koşturacak.
- Как скажете, вот только других способов поддерживать дисциплину нет. Так что дети будут на ушах ходить.
Saygın otel yöneticisi Jonathan Pine önce Kahire'de şimdiyse burada konukları hakkında bilgi vererek kariyerini niye riske atıyor?
Почему Джонатан Пайн, уважаемый отельер, рискует карьерой и шпионит за постояльцами? Сначала в Каире, теперь здесь.
Bugün yeni bir ticari rotanın temelleri atılıyor Bay Roper.
Сегодня будет положено начало новому торговому пути, мистер Ропер.
Onunla karşı karşıya geldiysen neden üstüne bir ağ atıp da yakalamadın?
Если ты столкнулся с ним лицом к лицу, почему же тогда не.. накинул сеть ему на голову?
Atları hazırlayıp at arabalarını yükleyebilir misiniz?
Подготовьте лошадей и карету.
- Atışını yap. Kaçırırsam, tekrar atarım.
Но если промажу, переброшу.
Geri dönmek, daha önce yaptıklarını silip atıyor.
Это сотрет все сделанные изменения.
At falan alırsın.
Тебе стоит купить лошадей.
Aklınızda böyle bir fikir oluştuysa onu hemen atın gitsin.
Люди из "Сэндпайпер" не надевали маски, чтобы ограбить Альму Мэй под дулом пистолета. Так что сотрите это из своего воображения.
Hemen atıldın mı o işten?
Уже потерял ту работу? Повезло бы мне так.
Deminki atışı daha özenli yapmalıydın öyleyse.
Тогда тебе надо было уделять внимание тому выстрелу.
Kalın bir engelin ardına atış yapacaksan 180 ayarlayayım.
А если будешь стрелять через толстое стекло, я тебе дам 180-гранные.
Kim için yaptım be! Mesa Verde'yi almak için canını dişine takarken Howard ile sen viskilerinizi yudumlayıp kahkahalar atıyordunuz. Ne yani?
Я сделал это для Ким!
Sanki öz oğlum bir erkek olarak ilk adımını atıyordu.
Как будто мой собственный сын стал настоящим мужчиной.
Sanığın suçlu olduğuna karar verilip, hüküm giyerek hapse atılması süreciyle, öğrencinin okuldan atılmasına gerek gören hak süreci de, aynı prosedürle çalışır.
также и обвиняемый по уголовному делу обязан пройти через должный процесс и только потом быть заключен под стражу также и ученик, перед тем, как вы сможете его исключить "
Aramızda kalsın, bayrağı yırtıp atıp, kraliyete karşı açık şekilde isyan etmeyi düşündüğüm bir an varsa, sigorta şirketleriyle uğraştığım andır.
Только между нами, если я когда-то и был близок к тому, чтобы сорвать флаг и встать в ряды противников короны, так это имея дело со страховой компанией.
Ölmek üzere olan birinin son çırpınışlarıydı, Ama o atış tam kafadan isabet etti.
Это был не более, чем жест отчаяния, но снаряд попал прямо в штурвал.
En iyi atışını yap bakalım.
Очень постарайся.
- Bana bir iyilik yap evlat. Tanrı'nın beni yarattığı amaç için kullanmayacaksan bile en azından içimi su doldurup bir köprüden aşağı at beni.
Если не можешь использовать меня как задумал господь, наполни хотя бы водой и сбрось с эстакады.
Phil'in işleri var ve benim çok vaktim var. Neler yaşadığını öğrenmek için can atıyorum.
Фил занят делами, у меня много свободного времени и мне до смерти хочется знать, что с тобой происходит.
Lafı gevelersen akılda kalmaz. Nokta atışı yapacaksın. Şunun gibi bir şey mesela "Kişi eline silah alacak kadar çaresiz kaldıysa silahlara yaklaştırılmamalı asla."
- ÷ еремонность не запомнитс €. — мысл выступлени € выразитс € следующей строкой : любой, кто отча € нно хочет заполучить оружие, не должен иметь такой возможности.
- At silahını kaltak.
- Брось пушку, сука.
- Sen kendi silahını at yavşak.
- Сам брось, мудила.
Hareket edişin, adım atışın, her duvarı yıkıp geçme isteğin ki bunu kapıyı veya kapının anahtarını bile aramadan yapman.
Судя по тому, как ты шагаешь, как хочешь проломить любую стену, даже не разыскивая дверь или ключ к этой двери.
Tabii kapılmadın, direkt hayata atıldın.
Конечно, нет. Твоя жизнь только начинается.
Eski perdelerinden damıttığın o at sidiğinden değil.
Не той конской мочи, процеженной через старую занавеску.
Paçayı sıyırmalarına göz yummak bir hata ayrıca beni de tehlikeye atıyorsun çünkü olanları bana anlattın.
Дать им уйти - это ошибка, И я скомпрометирована, потому что ты рассказал мне об этом.
Elimde, boğulup çöpe atılan, bıçaklanarak öldürülen... ve dövülerek öldürülen üç kadın var. Zamanında kimse s.kine takmamış çünkü konu hakkında bir şeyler bilme ihtimali olan tek kişi Narkotik Ofisi için muhbirlik yapıyormuş.
Есть женщина, которую задушили и бросили в мусорный контейнер, другую зарезали, а третью избили до смерти, и всем было пофиг на это, потому что парень, который мог что-то знать работал на наркоотдел.