Bakacağım tradutor Russo
3,613 parallel translation
Eve gidince o sakızın ismine bakacağım.
И я собираюсь узнать название этой жвачки, когда вернусь домой.
Ben gidip diğerlerine bakacağım. Karakterini kontrol etmek isteyebilirsin.
Я пойду посмотрю, как у других дела, а вы почитайье про своих персонажей.
Değerlendirmemin son bölümünde otomatlarınızdan birini rastgele seçeceğim ve insan gücüyle sallandığında üzerime düşüp, beni ezecek mi bakacağım.
И в качестве последней стадии моей оценки я случайным образом выберу один из ваших автоматов и проверю, можно ли его так раскачать, чтобы он упал и раздавил меня.
Sonuçların Alzheimer hastalığıyla tutarlı olup olmadığına bakacağım.
Я хочу посмотреть, не соответствуют ли результаты болезни Альцгеймера.
Ben yatak odalarına bakacağım.
Я проверю спальни.
-... bir bakacağım.
- посмотрим, смогут ли они порекомендовать кого-то. - Хорошо.
Patronumla konuşayım. Hızlandırabilir miyiz bakacağım.
Дайте мне поговорить с боссом, посмотрим, можно ли... ускорить процесс.
- Ne yapabileceğime bakacağım.
Я посмотрю, что можно сделать...
Daha hazır değiller mi bir bakacağım.
Схожу посмотрю, готовы ли они.
Sonra ne olacak? - Bir çaresine bakacağım.
Вот и посмотрим.
Bakın, söz verdim, onlara iyi bakacağım. Sorun yok.
Даю слово, ничего не случится.
Bir daha parti verdiğimde, zil zurna sarhoş olmaya bakacağım.
На следующей вечеринке я постараюсь хорошенько оторваться.
Öyleyse umarım sende onu bulmak için bir yol vardır çünkü benim bakacağım yerler ve soracağım kişiler tükeniyor.
Ну, надеюсь, что есть какой-то способ найти его, потому что у меня заканчиваются идеи, где еще искать и у кого еще спросить.
Ben yatak odası çeyreğine bakacağım.
Я осматриваю квадрант спальни.
İçeri gidip bir bitkiye falan bakacağım.
Пойду внутрь, поищу себе другое растение.
Bu numaralara bir bakacağım.. .. eğer seninde söylediğin kadar iyiyse..
Я отдам эти цифры на быстрое ознакомление, и если они так хороши, как вы расписываете...
- Neye bakacağım?
- На что я смотрю?
Kan sayımı, pıhtılaşma ve virüs seviyeleri, bir de tedaviye bakacağım.
Анализ крови, анализ на свертываемость, тест на вирус.
Telefona bir bakacağım. Hemen bir bakacağım.
Можно я взгляну на телефон?
Aramalar ne durumda bakacağım ama baştan söylüyorum, Sammy'i kim vurduysa onu da arayacak.
Я узнаю, разыскивают ли его. Но вот увидишь, убийца Сэмми обязательно придет за Тони.
Gidip bakacağım.
Я хочу сходить проверить.
Bavulu evimde... içine bakacağım.
Его сундук у меня дома. Я проверю его.
Görmek istediğim şey burada mevcut mu yoksa listemdeki diğer kulüplere mi bakacağım buna karar vereceğim.
Я решу, нравится мне увиденное или стоит выбрать следующий клуб из списка.
Eve bir uğrayıp çocuklara bakacağım.
Я собираюсь пойти домой - и проверить как там дети.
Köpeğinin icabına senden sonra bakacağım.
Я сожру твою собаку.
Peki... Modül modül tamamlamaya bakacağım.
Ладно, буду делать все шаг за шагом.
Ne tür partiküller var diye bakacağım.
Я посмотрю, какие частички можно будет взять.
Ne yapabileceğime bakacağım.
Посмотрю, что я смогу сделать.
Yandaki birkaç bölüme daha bakacağım.
Я проверю следующие несколько отсеков.
Kontrol amaçlı bir bakacağım, tamam mı?
Я взгляну, на всякий случай, хорошо?
Aynı zamanda Katie'yi arayacağım ve bugün bize bir şeyler ayarlayabilir mi bakacağım.
А пока, я позвоню Кетти, и спрошу, не сможет ли она накормить нас сегодня.
- Teçhizata bakacağım da.
А я вернусь в машину.
Masanın başına oturup tüm oruspu çocuklarının gözlerine bakacağım ve beni çarpmaya çalışan kimmiş bulacağım, ilk ve son kere. O zamana kadar kimse mal satmayacak.
Сядем за стол, я посмотрю этим засранцам в глаза и найду того, кто наехал на меня, и разберусь.
Hiçbir şey, hiçbir şey göremiyorum. Aşağıya bakacağım.
- Ничего, я ничего не вижу.
Sadece bir bakacağım.
! Я просто хочу взглянуть.
Merak etme. İcabına bakacağım.
не волнуйтесь, я позабочусь о нем.
Her şeyine yeniden bakacağım.
Те таблетки, что я украл, они не для меня.
Sadece bir bakacağım, tamam mı?
Сейчас я посмотрю, что там, хорошо?
Ben de sana buranın nerede olduğunu gösterip kendi başımın çaresine bakacağım.
Ты отвернешься и дашь мне уйти, Я покажу тебе где это и позабочусь о себе.
Deke'in dosyasını kontrol etmek istiyorum, burs alıp almayacağını bakacağım.
Хочу проверить документы Дика и узнать, получает ли он стипендию.
İçeri gireceğim ve sana biraz daha zaman kazadırabilir miyim bakacağım.
Я войду туда и посмотрю, можно ли выиграть немного времени.
Ofisime geçip ceketimin kâğıt öğütücüsüne sığıp sığmadığına bakacağım.
Пойду-ка я в свой офис и проверю, пройдет ли мой пиджак через шредер.
Astrid'e senin için bakacağım.
Я присмотрю за Астрид.
Mutfak tam bir savaş alanı ama onları eğitmeye de başladım, bakacağız artık.
Кухня-главное поле битвы но я их тренирую, так что посмотрим, что выйдет.
Leah'mıza iyi bakacağını biliyorum.
Я знаю, ты сумеешь позаботиться о нашей Лиа.
Vitaly Yurchenko hakkında bahsedilen bir şeyler var mı diye bakacağız.
Ищите любые упоминания о Виталии Юрченко :
Artık çalışmamızı burada mı sürdürürüz, yoksa otelde mi devam ederiz bakacağız.
Отсюда вопрос : где мы возобновим сессии? Здесь или в отеле?
Ne gizlediğine bakacağım!
Увидимся за ужином.
Parmaklarımıza iğne batırıp ne süre kanadığına bakacağız böylece kuşkularımın doğru olup olmadığını anlamama yardım edecek.
Пустим кровь из пальцев, и посмотрим сколько она идёт. И это поможет определить, верны ли мои подозрения.
Senin icabına sonra bakacağım!
Потом с тобой разберусь.
Eğer koro müziğini seviyorsan, bakacağız ve bir yerde iyi bir koro var mı göreceğiz, gospel ve jazz söylenmeyen bir yer,
Если тебе так нравится хоровая музыка, поищем, есть ли где-нибудь хороший хор, в котором не поют госпел и джаз.