Bağlıyorum tradutor Russo
451 parallel translation
Seni bağlıyorum, tamam mı?
Я вас пристегну.
Her şekilde elini kolun bağlıyorum.
Я от тебя только забираю, причём обеими руками.
Bağlıyorum, Bay Riton.
Дюкро? Я называю его мсье Ритон.
Arayan kişileri bağlıyorum.
Ваш абонент на линии.
Bağlıyorum.
Фирма "Жизнь в Контакте". Соединяю.
Bağlıyorum.
Соединяю.
- Bayım, Roma'yı bağlıyorum. - Teşekkür ederim.
- Синьор, Рим на связи.
Mesaj, Kaptan, konuşmacıya bağlıyorum.
Сообщение, капитан. Включаю громкую связь.
Bypass devresini şimdi bağlıyorum, efendim.
Подключаю обходную цепь, сэр.
Sinirleri bağlıyorum.
Соединяю ганглии.
Alo, Tamam, Komiser Duboeuf'a, bağlıyorum!
Алло, алло, говорит инспектор Ребе.
Bağlıyorum seni, Akbaba.
Переключаю, Кондор.
Bağlıyorum.
Возможно, он в кабинете Мистера Колсона.
Bir dakika bağlıyorum.
- Один момент, я переключу Вас.
Sizi hemen bağlıyorum.
Сэм Фримэн? Сейчас соединю.
Bir dakika, Bay Beeks, hemen bağlıyorum.
Одну минуту? мистер Бикс, я Вас сейчас соединю.
Kesiyorum, bağlıyorum.
Подрезал здесь, подвязал там.
Bekleyin efendim, sizi İç İşleri'ne bağlıyorum.
Не кладите трубку, сэр, я переключу вас на полицейский департамент.
- Bağlıyorum.
- Цепляю машину.
Kırmızı sandalyenin yanındaki masadaki telefona bağlıyorum. Duvara doğru olan kırmızı sandalye.
Я переключу на телефон на столе, рядом с красным креслом... красным креслом у стены... столик с лампой на нём.
Şimdi size bağlıyorum, Şerif.
Я переключу его на вас, шериф.
Şimdi sizi bağlıyorum, Dr. Hayward.
Переключаю вас, доктор Хэйворд.
Pekala, sizi Aile Kriz Masasına bağlıyorum.
Хорошо, я передаю трубку Службе по семейным кризисам.
Evet! O zaman sizi polise bağlıyorum.
Да!
Bağlıyorum.
Я переведу ваш звонок.
Tamam, bağlıyorum.
- Иванова- "Поняла, соединяю".
Yayıcıların kablolarını, denetim panosuna bağlıyorum.
Я подключил эмиттеры к контрольной консоли.
Efendim, bir mesaj geliyor, bağlıyorum.
Ответьте. Сэр, поступило сообщение. Включаю.
- Bağlıyorum.
- Восстанавливаю.
Bağlıyorum efendim.
Соединяем, сэр.
- Dışarı çıkmak için çarşafları bağlıyorum.
- Что ты делаешь?
- Sizi iletişim ağına bağlıyorum.
Заказ принят.
Bu nasıl baktığına bağlı. Ben o açıdan düşünmemeye çalışıyorum.
Это тоже точка зрения, но я постараюсь не подмечать это часто.
Hoparlöre bağlıyorum.
Включаю громкоговоритель.
- Bağlıyorum. Görebiliyor musun, Enterprise?
Вы видите его, "Энтерпрайз"?
Kendini benim yerime koy Kımıldayamıyorum bile Ellerim bağlı kalamam
Ты б на моём месте - на попятный не пошёл, чтоб не допустить раскол.
- Bağlıyorum.
- Соединяю.
Sizi New York Merkez'e bağlıyorum.
Соединяю с нью-йоркской штаб квартирой.
3 gecedir uyumadım. Uykuya dalar dalmaz, içimde bu hisle uyanıyorum. İkiz olduğumuzdan ruhen bağlıyız.
Я три ночи не сплю, а когда засыпаю, сразу это чувство... так тяжело, душно близнецы... я чувстую между нами связь.
Ben Haber Alma Teşkilatına bağlı bir işte çalışıyorum.
я тут работаю в ћинистерстве "нформации. " то?
Önce birini bağlıyorum sonra da diğerini, tamam mı?
Хорошо, сперва я тебя соединю с первым, а потом уже со вторым.
Lear jet kullanmaya bayılıyorum. Ama çağrıya bağlı yaşam tarzı kötü.
Мне нравится летать, но этот образ жизни "по вызову",..
Bana bağlı olduğunu sanmıyorum.
Это ведь не от меня зависит.
Bayım, sizi bir memura bağlıyorum.
Сэр, я соединяю вас с офицером.
Bağlılık ödülü alıyorum ama sen kaçıyorsun.
Я побеждаю в конкурсе преданности и ты убегаешь?
Sizin için hayal kırıklığı olduğunu anlıyorum, ama hatırlatırım ki bu sadece bir ölçüm... bu tepenizin güzelliğinden veya sizin ona bağlılığınızdan, bir şey kaybettirmez...
Я... я... я понимаю, что это, в некотором роде, разочарование для вас, но эм-м, я бы хотел напомнить вам, что это всего лишь число и оно никоим образом не уменьшает красоты и не должно влиять на вашу привязанность к к... эм-м, м-м-м... —
Uyku ayrı birşey uykunun neden buna bağlı olduğunu hiç anlamıyorum.
Сон и то - разные вещи, и я не понимаю почему сон смешивают и связывают с тем.
- Doğrudan size bağlıyorum.
Соединяю, сэр!
Zor nefes alıyorum, ama hala hayata bağlı kalmaya çalışıyorum.
Почти уж ласты склеил, а все... все о бабах думаешь.
Sadece gerçeklere bağlı kalmaya çalışıyorum Binbaşı.
Я стараюсь ограничиться только самым необходимым, майор.
Kız kardeşinizi koruma isteğinizi anlıyorum ama... bu bana bağlı değil, değil mi?
Я восхищаюсь вашим желанием защитить сестру, но... это ведь от меня не зависит, правда?