Osman tradutor Russo
100 parallel translation
Osman Ağa, bu atı kendi ellerimle seçtim. Şu güzelliğe bak!
Я сам выбирал для тебя коня.
Adımı unutma. Adım Osman Ağa.
Запомни имя мое.
Evet, Osman Eczanesi, 7'yle Burdoch'ın kesiştiği yer.
Да, это аптека Османа на углу 7-ой и Бёрдоч.
Osman öleceklerinden emindi.
Осман был уверен, что они умрут.
Ahoo, sana Mullah Osman'ı getirdim.
Аху, я привел муллу Османа.
Osman'dan kalanlar bunlar.
Здесь то, что осталось от Османа.
Mareşal Osman Paşa'nın yaverini tanıtmama izin verin : Albay İsmail Bey.
- Позвольте представить - личный адьютант фельдмаршала Османа-паши полковник Исмаил-бей...
Yarın Osman Paşa Plevne'yi işgal edecek ve Rusların arkasına geçecek.
Завтра Осман-паша займет Плевну и выйдет русским в тыл.
"Osman Paşa, Plevne'yi almak için güçlerini Rusların arka kanadına kaydıracak."
Осман-паша выдвигается русским в тыл чтобы занять Плевну...
- Osman Paşa oraya doğru yola çıktı.
Туда движется корпус Османа-паши.
General Krigener Niğbolu'ya girerken, Osman Paşa'nın öncü birlikleri savunmasız Plevne'yi ele geçirmiş.
Вот генерал Криденер и направился в Никополь, а тем временем передовые отряды Осман-паши заняли пустую Плевну.
- Osman Paşa Plevne'yi ele mi geçirmiş?
- Осман занял Плевну? - Так точно!
Osman Paşa'nın birlikleri Plevne'de değil mi?
- Разве корпус Османа-паши не здесь?
Osman Paşa geceleyin varacak.
Не-ет, Осман-паша подойдет только вечером.
" Osman Paşa'nın birliklerinin Plevne'ye yöneleceğini?
Туда движется корпус Османа-паши... " Эвре слышал.
Bu gece saat onda, General Konetski'nin karargahına Osman Paşa'nın elçileri gelecek.
Сегодня в 10 в штаб генерала Ганецкого прибудут парламентеры от Османа-паши. Сдаваться.
Sayın General... Mareşal Osman Paşa'dan önemli bir mesaj getirdim.
- Господин генерал, у меня к вам важное сообщение от маршала Османа-паши.
Osman Paşa size kılıcımı teslim etmemi emretti.
Осман-паша приказал мне вручить вам свою саблю.
Savaşın başında Osman Paşa'nın artçı güçlerine emir almadan saldırmıştım.
- Не в первый раз османов бил под Плевной без приказа...
Osman Paşa'nın birlikleri oraya gidiyor.
Туда движется корпус Османа-паши. ".
McLaflin'e gelince Osman Paşa'nın anlaşma önerisini sızdırman neredeyse Türklerin kentten çıkabilmelerini sağlıyordu.
Подкинув Маклафлину информацию о якобы капитулирующем Осман-паше вы чуть было не дали туркам прорвать блокаду.
Neden Osman?
Почему, Осман?
Osman'dı adı.
Его звали Осман
Hah işte deden o adama ısmarladı, bunu getirsin bize diye. Osman amcan da tam tekmil bir yaz günü bütün bunları getirdi.
Твой дедушка попросил Османа привезти ему проектор.
Maria ile baş edemeyen, Osman ile hiç baş edemez!
Не совладал с Марией, слабак!
Sen Osman'ı oynamak için çok gençsin.
Он слишком молод, чтобы играть Османа.
Abi hoş geldin. Osman nasılsın?
Привет, Осман.
Osman ben sana bulurum da senin oğlan ne yapacak bunu?
Для чего ему?
Ali Osman... Onu tanıyor musun?
Али Усман...... ты его знаешь?
Ali Osman?
Али Усман?
Osman! Osman!
Усман!
- ben Osman.
- Я Усман.
Sayın Osman gelin.
Проходите, господин Усман.
Osman, uyuyabildiniz mi?
Господин Усман, вы спите?
Ben, Osman
Это Усман.
- Pekala, Osman.
- Так, Осман.
Osman, Cheryl, Vronsky, su alın.
Осман, Шерил, Вронски, возьмите воды.
Hadi! Osman! Kimse var mı?
Давай! Осман?
Osman?
Осман?
Osman!
Осман!
Sabri Kiraz, Osman Şenkol Şevket Bucalı, Mehmet Kuzu Dursun Çankaya, Ali Hal Rasim Çene, İdris Vekat acele kapı altına.
Вот заявление, господин.
Niçin gülüyorsun karıcığım? Bu haçı Osman Ağa verdi.
Почему ты смеешься, жена?
Sağ olsun Osman Ağa.
Благодарю тебя, Осман-ага.
Osman Ağa! Kimin çocuğu bu?
Осман-ага!
Malı teslim al ve aklına ne geliyorsa yap. Ne oldu Osman Ağa?
Что с вами, Осман-ага?
Ama Osman yalnız değiliz galiba.
Круто!
Osman Paşa'nın birlikleri yola çıkıyor. - Gördüm. - "McLaflin?"
Маклафлин слышал.
Osman.
Осман.
Osman Paşa.
Осман-Пашу.
Osman mı?
Османа?
Osman?
быстрее! Моя нога! Осман?