Oynayacağım tradutor Russo
767 parallel translation
- Bir maça oynayacağım. - Bir maça.
— Я заявлю пики.
- Sen örgü ör, ben kağıt oynayacağım.
- Я продолжу играть.
Maria, sevgilim, şimdi çok önemli bir bölümü oynayacağım.
- Мария, сейчас самая трудная сцена.
Kara Şimşek'e oynayacağım.
- Блэк Флеш. - Не умничайте!
Martin, çok kötüsün. Bayan Crozier ile briç oynayacağım.
Очень жаль, Мартин, но сегодня я играю в бридж с миссис Крозье.
Merak etme Lloyd. Ben oyununu oynayacağım.
Не волнуйся, Ллойд, я буду играть в твоей пьесе.
Size yemeğe geleceğim çocuklarınızla oynayacağım...
Я буду приходить на обед, буду играть с детьми.
Ben de oyunu böyle oynayacağım.
И я буду продолжать в том же духе.
Ben atlarıma oynayacağım.
Но я ставлю на моих бедных лошадок.
Ben tilt oynayacağım.
Какой ты шустрый.
Sana kırmızı köpeğin oyununu oynayacağım.
Я сыграю с тобой в покер.
Ben kartlarımı açık oynayacağım, tamammı?
Не буду раскрывать карты и сыграю чисто.
Golfü ben oynayacağım, oldu mu?
Играть в гольф буду я. Договорились?
Belki filmlerde oynayacağım.
Может, потом снимет кино.
Hangi karakteri oynayacağımı bilmek isterim, onun anlamam gerek.
Но я бы хотела узнать, понять мою героиню.
23'e oynayacağım.
Я поставлю на "23".
- Şanlı numaram 17'yi oynayacağım.
Я поставлю на 17. Мой счастливый номер.
Baleia'yla oynayacağım.
Иди поиграй с Балейа.
Ben gereksiz yere öldürmeyeceğinize inanarak bir kumar oynayacağım.
Я рискну и предположу, что вы слишком умны, чтобы убивать без причин.
Hitler'in garantisi üzerine kumar oynayacağımızı düşünürsen büyük bir hata yaparsın.
Если ты думаешь, что мы польстимся на... гарантии герра Гитлера - это огромная ошибка.
Bu sene oynayacağımız takımlarla lig fikstürü ayarlamaya çalışıyoruz.
Мы хотим составить график игр в этом году.
Oyunu senin kurallarınla oynayacağım.
Я буду играть по твоим правилам.
Hepimiz yaşlanıp da torunlarımızla oynayacağımız zaman bu buhar banyosu herhalde aklımızdan çıkmayacak.
Вот станем мы старыми, будем внуков нянчить и вспомним мы про ету баньку.
Seni terk ediyorum. Yönetmen Kosoy'un "Boris Godunov" filminde oynayacağım.
"Я ухoжу oт Вас к режиссеру Будимиру Кoсoму в егo пoстанoвку" "Бoрис Гoдунoв" ". "
Öğleden sonra golf oynayacağım da... Memnuniyetle!
Я играю в гольф сегодня днём...
Senin üstüne oynayacağım, benim için kazan.
Я поставил на вас и я хочу выиграть.
- Langırt oynayacağım.
- Я собираюсь поиграть в пинболл.
Elliott'ın odasında oynayacağım.
Хочу поиграть в комнате Элиота.
Ama hayatımın sonuna kadar kadın rolü oynayacağımı bilmiyordum!
Но я не знал, что до конца жизни я буду играть женщину!
- Ninka'yı iyi oynayacağımı düşünüyorum.
- А Нинку я хорошо сыграю. - Обязательно сыграете.
Don Kişot oyununda Sanço Panço'yu oynayacağım.
Буду играть Санчо Пансо в Дон Кихоте.
500 dolara onunla oynayacağım.
Я с ним сыграю на 500 баксов.
500 dolara onunla oynayacağım.
Я буду с ним играть по 500 баксов.
Ne ile oynayacağım?
А чем мне прикажешь играть?
Bir müddet oynayacağım.
Я ещё маленько поиграю.
Önümüzdeki üç gece yeşil odada oynayacağım.
Следующие три вечера я буду играть в зелёном зале.
Biraz golf oynayacağım, köşkümü tekrar dekore edeceğim.
Ну, играть в гольф. Заниматься перестройкой загородного дома.
Seninle bir oyun oynayacağım.
Я в сычуаньскую не играю, давайте в это...
- Haydi, tatlım oynayacağımızı söylemiştim.
Ну чего ты шумишь, я же говорил, мы хотели пойти поиграть.
Nautilus'e adım attığınızdan beri, aklımdaki bir planın uygulanmasında, kilit rol oynayacağınızı düşünüyordum.
Когда вы оказались на борту "Наутилуса", я стал надеяться, что вы поможете осуществить мой план.
Rahat ol, tatlım. Harika oynayacağından şüphem yok.
Теперь, дорогая успокойтесь, я знаю, что Вы будете само совершенство.
Oyunu onların kuralları ile oynayacağız. Bakalım sizin gibi bir adamı yargılamaya cesaret edebilecekler mi?
Я буду вести игру по их правилам, и тогда мы посмотрим, хватит ли у них смелости вынести приговор такому человеку, как вы.
Haydi hayatım, oyun oynayacağız.
Пойдем, малышка, поиграем.
Konuklarımız için seks oyunları mı oynayacağız?
Порнографические игры перед гостями?
Senin oyununu oynayacağım.
Я сыграю в твою игру.
San Francisco diye bir şehir hızla büyüyor. Bu işin parasını alırsam tüm bölgedeki en büyük kumarhaneyi açacağım, büyük kırmızı maun barı, yeşil çuhalı masaları olacak, rulet, zar, iskambil ve o güzel oyunları oynayacağız.
Есть такой городишко, называется Сан-Франциско, так вот, если я получу деньги, то я открою там самый большой салун азартных игр, с длинным баром из красного дерева и зелеными бархатными столами.
Golf arabalarımızı al ama sakın düşürme çünkü daha sonra golf oynayacağız.
Возьмите чехлы, только не роняйте, нам еще играть.
Onun filminde çariçeyi oynayacağım.
У негo я буду играть царицу.
Şimdi seninle hasta oyunu oynayacağız. ve ben seni havuza alacağım.
Теперь, ты будешь пациент... а я тебя буду принимать.
Onunla oynayacağım.
Я не хуже него.
Oynayacağım.
Да я сыграю.