Paid tradutor Russo
30 parallel translation
I paid to have this done.
Я за это заплатила.
Doğum masrafları 100 dolardı ve ayda 10 dolara taksitle ödedik.
Стоимость родов была 100 $, и мы выплачивали по 10 $ в месяц. The delivery costs were $ 100, and we paid that 10 $ a month.
Dünyanın maaşı en yüksek yöneticilerinden biriydim.
И я был одним из самых высокооплачиваемых руководителей в мире. And I was one of the highest-paid executives in the world.
Biliyorum. Hawaii yolculuğumun parasını sayende çıkarttım.
You paid for the trip to Hawaii I'm gonna take.
Sana ödediği parayı biliyorsun.
You know, someone he paid? Ну знаешь, тот, кому он заплатил.
Senin tarzın olmadığını biliyorum ama ne kadar ödediğimi bilirsem hoşuna gider diye düşündüm.
I know it's not your style, but I thought you'd get a kick out of it considering how much I paid for it.
Yani çok para verdim.
I mean, I paid a lot, you know?
Odanın parasını nakit ödemiş depozito için her seferinde kredi kartıyla ödeme yapmış.
Paid for his room with cash, but we got a pay-per-view charge off the card he laid down for deposit.
Onlarla takılmak için para alıyorsun, değil mi?
You get paid to hang out with them, right?
Evet, zamanında o dersleri daha iyi dinleseydin keşke.
Yeah, and you wish you'd paid a lot more fucking attention when you were in that fucking class.
Şuradaki adamlar Fransız şarabının şişesine 3.700 dolar veriyormuş.
Uh-huh. Those two guys over there paid $ 3,700 for a bottle of wine from France.
Evine hoş geldin, bir yıllık kirası ödendi.
Welcome home, the rent is paid for a year.
Bu afacana sadece 400 dolar ödedim.
I only paid 400 bucks for this bad boy.
Sonra da 400 $ ödedim.
Then I paid them $ 400.
♪ As you watched me fall ♪ but you paid no mind to my
Нигде не была.
Evet, arada böyle ufak işler yaparım... ve ücreti de Lavon ödedi.
Yeah, I do odd jobs around town, and Lavon paid me.
Bedelini de ödedim.
I paid for it.
BP, kurbanların zararlarını telafi etmek için 5 milyar ödedi mali açık azaltma komitesi halkın fikrini almak için bir web sitesi açıyor.
BP's paid five billion in claims to compensate victims and the deficit reduction committee is launching a website for public input.
Çift maaş alıp yalnızca 15 dakika çalışıyorum anlayacağın.
Get paid for a double, and I only work 15 minutes.
Kadına para, IVF doktoruna para tıbbi giderler, hamilelik kıyafetleri, avukat ücreti, kontrat ücreti.
Bitch gets paid, IVF docs gets paid, medical bills, maternity clothes, lawyer fee, contract fees. Low end?
♪ Paid for every dance ♪
♪
Gece kulübünü teftiş etmemesi için parayı ona ödedin.
You paid it to him to skip the inspection of your nightclub.
- Tanımamak için para alıyorum!
I'm paid not to know! Kallie?
Gemideki göğüs implantının ödemesi yapılmış.
The breast implant in the boat has paid off.
Ben sadece fularıma çok fazla para ödediğimin farkına vardım.
Ох, эм, эм... я-я просто... I realized I paid too much for my muffler.
- Sana o parayı kim verdi?
Who paid you those coins?
Kamyonumu aldıklarında tepem atmıştı ama borcumu ödedim, konu kapandı, değil mi?
Okay. I mean, I was mad when they repoed my truck, but I paid what I owed. Case closed, right?
Tamam, pekâlâ, ben de çok kazanan bir romancıyım.
Yes, well, I'm a highly paid novelist.
ve son olarak kumar borçlarıyla ve bazı iyilikler karşılığı... mafyaya yaptığı ödemelerle bağırsaklarını çıkaracağız.
And finally you gut him with gambling debts and some favors paid out to known associates of the mob.
Dediğine göre para almak için bir planı vardı.
He said he had a plan to get paid.