Possible tradutor Russo
30 parallel translation
Resmi karar intihardı. Et c'est possible. ( Ve bu mümkün. )
Полиция вынесла свое решение - самоубийство.
" Oyununu beğendim.
прим пер. ( sap = дубинка - это игра слов, так же sap это сокращение от soon as possible что = как только сможешь ) " Люблю твою работу.
Gidip çocuklarla futbol oynasana, eğlenirsin. Sen de gel, sen de gel.
Precious brain should be resting as much as possible, relax hey yeah yeah yeah.
Nasıl kendim olurum?
- Fantastic Super Club for making this subtitle possible
Senin de aynı şeyi yapmış olman mümkün mü?
Is it possible you could have done то же самое?
Aynı zamanda, Lucian İttifakı'ndan edindiğimiz bütün fazla savaş gereçlerini dağıtalım ve mümkün olduğu kadar çok sivili silahlandıralım.
Also, let's break out whatever spare ordnance we have from the Lucian Alliance and arm as many civilians as possible.
Tuvalet kâğıdıyla oynamak da yok. Galiba seni küçümsedim ve bunun mümkün olmadığını sandım.
I see I've underestimated you and I didn't think that was possible.
Sence Elian bizim Palero olabilir mi?
Do you think it's possible that Elian is our Palero?
Ondan sonra iddiaya varım tüyer. mümkün olduğunca hızlı.
After that, I'm betting he splits town as fast as possible.
Eğer yanıyor, kanıyor ve sızlıyorsa doktora hemen git.
И если у тебя жжет, кровоточит или истекает слизью, идти к доктору ASAP ( as soon as possible - как можно скорее )
" Evet, biz ASAFP, LYLAS diyoruz.
"Черт подери, да. Позвоню как только это будет возможно, люблю тебя как сестру, Кензи." ( прим. ASAFP-as soon as fukingly possible, LYLAS - love you like a sister )
Sanki farketmeyecektim.
Like that'd be possible.
Bu durum her ne kadar Illinois'de yasal olsa da yine de yeterli değil.
And even though civil unions are legal in Illinois, it isn't enough. Change is possible.
Beauty and the Beast 1x15 Any Means Possible
"Красавица и чудовище" Сезон 1, серия 15 "Любыми средствами"
Bu aslında onun çekilen son fotoğraflarından biri, fakat daha geçen hafta İsviçre ve Prag'da görülmüş olması muhtemel.
This is actually one of the last pictures taken of him, but there have been possible sightings in Switzerland and Prague as recently as last week.
Mümkünse, hemen tekrarlanmasını istediğim olumlu bir adım gibi görünüyor.
It seems a very positive step, which I'd like to see repeatedimmediately, if possible.
How is it possible you didn't consider... elimizde patlayacağını nasıl düşünemedin?
Как такое возможно, что ты не учел, что если ты ранишь гордость коллеги, он может нам отплатить?
Sence ben ne diye orada canımı dişime takıyorum?
What do you think I'm out there fighting for if not to make all those things possible here?
Vücudun sağ tarafında, ön alında, kaburgalarda,.. ... dirsekte ve radyusta kırık ihtimali.
Possible fractures to the right side of the body, frontal bone, ribs, ulna and radius.
♪ I'm learning anything is possible now ♪
* Узнать все, что возможно *
Belki öldüğü gün neler yaptığını anlayabilirim diye Starkel'ın kredi kartı harcamalarını incelemeye karar verdim.
Well, I decided to search Starkel's credit card charges, to see if it's possible to track his movements on the day he died.
Veya hapiste mümkün olan en uzun süre kalmaları için elimde geleni yaparım böylece ailenizi korumak için kızınızı öldürmeniz de boşa gitmiş olur.
Or I could make it my mission to ensure that they spend as much time in prison as possible, the family that you killed your daughter to protect would be ruined.
- Muhtemel övgüleri şimdiden duyuyorum.
I'm already hearing talks about a possible commendation.
"Benim karakteri biraz daha pislik biri yapabilir misiniz?"
"Hey, could you make my character as much of a douche as possible?"
Crawford'da yaşadığı sorun yüzünden muhtemelen daha hızlı öldürmeye başlayacak ve daha tehlikeli olacak.
It is possible that this setback with Crawford will actually accelerate the unsub's kills and make him more dangerous.
O halde annemle aranızdaki ilişki Harrison Scott sayesinde gerçekleştiğine göre...
Well, then I guess you could say that since Harrison Scott made you and my mom possible...
Ben de onun sayesinde oldum diyebiliriz.
He sort of made me possible.
Bunların benim için mümkün olabileceği hiç aklıma gelmezdi.
I never thought any of this would be possible for me.
- Bu mümkün değil, FBI o hesabı dondurmuştu.
That's not possible The FBI froze it.
Başarım, halkıma nelerin mümkün olabileceğini gösterecek.
It-it will show my people what's possible.