Rüzgarlar tradutor Russo
255 parallel translation
Her zaman güneş batsa da ve her zaman soğuk rüzgarlar çöllerde esip savursa da hala o kızılderililerin kanı vardır orada. Onu anlatan kızılderililerin. Pearl Chavez'i anlatanların.
Когда солнце опускается за горизонт, и холодный ветер завывает в пустыне, выходят те, в чьих жилах течёт индейская кровь, те, что всё ещё вспоминают Пёрл Чавес,
Gecenin rüzgarlarını ve yağmurun tokadını yiye yiye, yüreğin yıpranmaya başlıyor.
Твое сердце изнашивается, его стегают ночные ветра и дождь.
İster bırakın rüzgarların başını saldırsınlar kiliselerin üstüne,... ister dalgalar şahlansın, parçalayıp yutsun tüm gemileri,
И поглотили вспененные волны Все корабли ;
Essin ölüm rüzgarları!
Дуй, ветер! Смерть, приди!
Adı Savaş Rüzgarları.
Это Ветра войны.
Eğer kızınız da uygun görürse, aygırınız Savaş Rüzgarları'nı almaya geldim.
Я приехал купить вашего жеребца Ветра войны, если ваша Лесли не будет против.
Anne! Bay Benedict'e Savaş Rüzgarları'nı ben satayım.
Мама, позволь мне продать мистеру Бенедикту Ветра войны.
Ya Savaş Rüzgarları, ya ben. İkimizden birinin gitmesi gerekiyor.
Понимаете, один из нас должен уехать или я или Ветра войны.
Savaş Rüzgarları'na biniyormuş.
Она поехала на Ветрах войны.
Sonsuza kadar rüzgarlar arasında dolanmak zorunda.
Теперь он будет вечно блуждать.
Ama savaşçılara ve atlara ihtiyacın kalmadığı esen barış rüzgarlarının ağaç yapraklarını bile alıp götüremediği bir dönemde yiyecek bulmak bile büyük mücadele gerektiriyordu.
Но в мирные времена, когда нет нужды ни в опытных воинах, ни в лошадях, таким воинам с трудом приходится добывать себе пищу.
Bu sabah soğuk rüzgarlar esiyor..
Какой сегодня свежий воздух.
Ani ateş parlamaları ile basınç dalgasının... yanan ocakları körüklemesi sonucu... fırtınanın merkezinde oluşan yangınlar, ısının artmasına ve havayı emerek... saatteki hızı 185'yi aşan... rüzgarlar oluşmasına neden oluyor.
В его центре, возрастающая температура от множества источников огня, вызванных как световым излучением, так и ударной волной, опрокинувшей плиты и открытые печи, впитывает потоки ветра на уровне земли, заставляя ветер распространяться со скоростью более 100 миль в час.
Konumumuz, Psi 2000'in yörüngesine girmekteyiz. Eski bir dünya, şimdi buzul kaplı çorak bir arazi ve gezegende ölüm rüzgarları esmek üzere.
Наша позиция : движемся по орбите Пси-2000, бывшего древнего мира, теперь замороженной пустыни, готовой разорваться в предсмертной агонии.
Yelkenlerinizden sizi çekebilmek için rüzgarlar yarattım. - Geri veriniz.
Да, я забрал ветер из ваших парусов.
"Sert rüzgarlar Mayıs tomurcuklarını sarsar, ama yazın getirdiği..."
Уносит буря нежный майский цвет, И лето долго нам служить не хочет...
Merhamet, yeni doğmuş bir bebek ya da göklerin görünmez ulaklarına binip gelen intikam melekleri gibi bu korkunç cinayeti herkesin gözleri önüne serecek ki gözyaşları rüzgarları boğacak.
И с этой вестью облетев весь мир, эатопит моремм слеэ его Не вижу, чемммне раэжечь себя
Fısıldayan Rüzgarların Adası olmalıydı.
"ќстров Ўепчущих ¬ етров" подходит гораздо больше.
Boşaltılan bölge yakında hakim olacak rüzgarlar nedeniyle "sıcak bölge" olacak.
- -эвакуировать всех с территории, которая скоро станет "горячей точкой", в зависимости от направления ветра.
Şahsen bunun da, diğer yüzlerce yükselti gibi yüksek hızlı rüzgarlar tarafından yontulmuş olduğunu düşünüyorum.
Лично, как и сотни других, считаю, что это массивные плоскогорья, высеченные стремительными ветрами.
Uçuş irtifası boyunca yüksek rüzgarlar var.
там сильный ветер и облачность.
Hava raporlarına göre bu gece ve yarın kar ve şiddetli rüzgarlar bekleniyor ve hava ısısı sıfırın altına iniyor.
Синоптики предсказывают продолжение снегопада сильный, порывистый ветер сегодня ночью и завтра и падение температуры намного ниже нуля.
Genellikle böyle değildir. Serin rüzgarlarımız ünlüdür.
Слишком жарко, обычно дует прохладный бриз.
- Kraylon gazının hakim olduğu limitli bir atmosfer, kum ve şiddetli rüzgarlar. - Hiçbir yaşam formu yaşayamaz.
Ограниченная атмосфера, с доминирующими, газом крайлоном, песком, и сильными ветрами, неподходящая для поддержания форм жизни.
Aynı zamanda adayı düzenli olarak vuran Santa Ana rüzgarlarından sakınmamızı sağlıyordu.
но и от безжалостных ветров Санта Ана которые периодически опустошали остров.
Saatte 900 km hızla esen kızıl rüzgarlar olacağını söylemişlerdi.
Говорят, раскаленный ветер дует со скоростью 500 миль в час.
Ölüm rüzgarları Dünyayı süpürecek.
Демоны смерти распространятся по миру.
Eğer değişim rüzgarlarını kullanırsak... 20.000 feet ve jet akımına katılalım...
Если мы будем использовать воздушные потоки... 20,000 футов... на воздушном течении...
Bu barış rüzgarları dininceye kadar başımızı dik tutmalıyız.
Мы должны хранить хладнокровие, а мода на миролюбие сгинет.
Geçmişin sert, kuru rüzgarlarının yerini mis kokulu hafif bir meltem almıştı.
Вместо суровых суховеев которые когда-то атаковали меня, дул мягкий бриз, налитый ароматами.
Melekler, dünyanın köşelerinden rüzgarları koyverdiler.
Ангелы дали волю ветрам на краях земли.
Üzerlerine gazap rüzgarları çökecek... güneş batınca.
Они не в курсе, что гнев Господень готов на них спуститься с наступлением заката.
Ilıman esen kuzeybatı rüzgarları akşama kadar bulutları kaçırmış olacak.
Легкий ветерок будет дуть с запада... и унесет облака к вечеру.
Bu rüzgarlar yaz ortasında gelir hep.
В середине лета всегда дуют такие сильные ветры.
Hazine Adası'na varmak için doğuya alize rüzgarlarına doğru yöneldik.
Мы смещались к востоку, торговыми ветрами Что бы поймать ветер к Острову Сокровищ
Bu siktiğimin ticaret rüzgarları dedikodusu da ne oluyor böyle.
Поэтому все, что они, бля, болтают - это херня.
Yüzeydeki rüzgarların durumu ne, Geordi?
Ветры, Джорди?
"Hafif rüzgarların salladığı"
И я встречу тебя - Меж поющих ветвей
Rüzgarlar!
Ветры!
- Evet. Rüzgarlar değişiyor sanki.
Кажется, ветер переменился.
Ancak kaderin rüzgarları onu bize telim etti.
Теперь ветер судьбы принес ее прямо в наши руки.
" Sert rüzgarlar Mayıs tomurcuklarını sallar
" Уносит буря нежный майский цвет,
Saatte 10.000 km'den hızlı rüzgarlar algılıyorum.
Приборы показывают скорость ветра более 10 000 километров в час.
Gelip beni buradan çıkaracağını ve rüzgarlar sarayına götüreceğini biliyorum.
Я знаю, ты придёшь и отнесёшь меня во Дворец Ветров.
Sonbahar sıcak rüzgarları aldı götürdü - ama yaz mevsimi onu bana geri getirecek.
Осень остудила знойные ветра. Но они снова вернутся, когда наступит лето.
Sıcak rüzgarlar, getirin aşkımı geri - uzun zamandır yalnızım, bekliyorum.
Жаркие ветра, верните мою любовь. Я так долго ждал в одиночестве.
Yüksek rüzgarlar yön değiştiriyor.
Ветры верхнего уровня меняют направление.
Güneydoğuda saatte 65 kilometre hızında ani rüzgarlar var.
У нас порывы ветра до 40 миль в час.
Neredeyse yıl boyunca fırtınalar ve kuvvetli rüzgarlar Everest'i tırmanılamaz kılar ama Mayıs ayında bazen bir haftalığına dingin ve açık bir hava görebilirsiniz bu da bir şekilde zirveye sokulmanıza izin verir.
Почти весь год непогода и сильные ветра делают Эверест непроходимым. Но в мае бывает неделя спокойной, ясной погоды, которая позволяет "проскользнуть" на вершину.
Etrafımda şiddetli rüzgarların estiğini hissediyorum.
... как стремительный поток воздуха обвивается вокруг вас,..
- Rüzgarlar değişebilir, mösyö.
Ветра меняются, мсье.