Sevmiyorsun tradutor Russo
835 parallel translation
Beni sevmiyorsun, yoksa bana yalan söylemezdin!
Вы не любите меня, иначе бы не стали мне лгать!
Artık beni sevmiyorsun.
Я тебе больше не нравлюсь.
Melanie'yi sevmiyorsun.
Вы не любите Мелани.
Melanie'yi sevmiyorsun. Twelve Oaks'da o gün, beni sevdiğini söylemiştin.
Тогда вы сказали, что любите меня.
Beni sevmiyorsun, dadı.
Вы меня не любите, Мамушка.
Gerçekten sevmiyorsun.
В самом деле.
Sen beni sevmiyorsun.
- Точно. - Ты не любишь меня.
Beni sevmiyorsun. Seni sevmemi istiyorsun.
Ты не любишь меня, а хочешь, чтобы я любила тебя.
Beni sevmiyorsun!
Ты не любишь меня!
Hayır, sevmiyorsun.
Ну нет, дорогая, нет.
Yüzükteki harfleri sevmiyorsun ve bir gazete küpürüne bağlıyorsun.
Ты могла бы показать инициалы на кольце и связать это с сообщением в газете.
Anlaşılan üvey anneni pek sevmiyorsun?
Может, вы не любите её за то, что она ваша мачеха?
Hayır, sevmiyorsun.
Нет, не любишь.
- Bir başka deyişle onu sevmiyorsun.
Другими словами, вы его не любите.
Artık beni sevmiyorsun.
Просто ты разлюбила меня.
Hayır, sevmiyorsun. Aynı şekilde değil.
Нет, ты не любишь.
- Sen beni hiç sevmiyorsun.
Что вы меня не любите.
- Tehlikeyi sevmiyorsun değil mi?
Потому что не любишь рисковать.
Yvonne'yı sevmiyorsun, değil mi?
Скажи... Тебе нравится Ивонна?
Sen değil misin? Mesleğini pek sevmiyorsun galiba.
Что-то не устраивает в моей работе?
Belki de pek sevmiyorsun.
Похоже, он тебе неприятен.
- Sen sevdiğini sanıyorsun.Sevmiyorsun.
- Ты так думаешь. Это - неправда.
Beni neden sevmiyorsun artık?
Почему?
Sen de beni sevmiyorsun. Söyle hadi.
Ты тоже меня больше не любишь!
Beni sevmiyorsun.
Ты меня не любишь.
Öyleyse sen beni sevmiyorsun.
Значит, ты меня не любишь.
Beni sevmiyorsun.
Ты меня Не любишь.
Ama madem sevmiyorsun. Öyleyse kolay.
Но раз это не так, то это довольно просто.
- Sevmiyorsun, degil mi?
Это правда?
Sevmiyorsun, degil mi? - Evet.
Это правда?
- Beni sevmiyorsun.
- Ты меня не любишь.
Beni sevdiğini söylüyorsun ama sevmiyorsun. Senin için hiç de özel biri değilim.
Говорил, что любишь меня, но не считал меня какой-то особенной.
Beni hiç mi sevmiyorsun?
Ты меня совсем не любишь.
- Yetişkinleri neden sevmiyorsun? - Bunu sana kim söyledi?
'Почему ты не любишь взрослых?
Beni sevmiyorsun değil mi?
Ты меня не любишь, да?
Belki beni sevmiyorsun. Yalnız ne de olsa aramızda bir ilişki vardı. Onun hatırı için bana bunları söylemeyecektin.
Может, ты меня не любишь, но у нас были отношения, ради которых ты не должна говорить такие вещи.
Bence sen beni sevmiyorsun.
Ты... - Мне кажется, ты не любишь меня.
O zaman beni sevmiyorsun.
Значит, не любишь.
Zorlanmayı sevmiyorsun.
Ты не любишь, когда тебя заставляют.
"Öyleyse, insanları sevmiyorsun?"
Что, не нравятся мужчины?
Onu gerçekten sevmiyorsun.
Один хрен.
Onu sevmiyorsun.
Ты же не любишь его.
Bilmem. Sen beni sevmiyorsun, ben seni sevmiyorum- -
Ты меня не любишь ну и я тебя не люблю...
Globe'u sen de sevmiyorsun.
Ты же не любишь "Глобус".
- Onu sevmiyorsun.
Ты его не любишь.
Artık beni sevmiyorsun.
- Нет, не любишь
- Beni sevmiyorsun.
Ты меня не любишь... Дело совсем не в этом.
Ama anlayamazsın çünkü sen kimseyi sevmiyorsun!
Если бы ты чувствовал ко мне хоть половину того... что чувствую я к тебе, ты бы узнал, что значит страдать!
- Beni sevmiyorsun.
Ты меня не любишь.
Neden kendini sevmiyorsun?
Почему ты не любишь себя?
Beni sevmiyorsun ama benimle evleneceksin.
Так зачем ты хотел меня видеть?