Thank tradutor Russo

but um.. thank you.

но всё-равно.. спасибо.

Thank Thank you for your time.

- Спосибо - Спосибо за время.

Okay, thank you.

Ну, хорошо. Спасибо.

Tesekkür ederim.

Thank you.

Çok teşekkürler.

THANK YOU VERY MUCH.

"Çok teşekkürler bayım!"

"Thank you very much Mr.!" ( Большое спасибо, мистер!

Milletin her şeyi öğrenmesi senin için sorun olmaz mı?

Thank you.

GRETHE HARALD JENSEN 1927 / 1923 - 1998 Herşey için teşekkürler.

Грете и Харальд Йенсен 1927 / 1923 - 1998 Спасибо за все. Анкер Thank you for everything

Thank you for the invitation

# Спасибо тебе за стимул #

Teşekkürler.

Oh, thank you.

Kardeşlerimiz gerçekten onun "thank you, India" hareketine inanmıyacak kadar zekiler.

Сестры не такие дуры, чтобы купиться на этот вид "божьего одуванчика".

Şükürler olsun.

thank god.

Çok, teşekkür ederim.

Oh. Thank you so much.

Öğleden sonra benim için de uygun olur.

L-l-later in the day works better for me, too. Well, thank you very much.

Bu iş imkanını bana verdiğiniz için tekrar teşekkür ederim.

So again, thank you so much for this opportunity. Mrs.

Her neyse.. Vakit ayırdığınız için teşekkürler.

Anyway... thank you for your time.

Her neyse, ben, sana hiç "teşekkür ederim" demedim.

People like you. - Oh. Anyway, I've--I've- - I've never said "thank you."

Hayır, teşekkür etmesi gereken benim.

Oh, no, I'm--I'm the one who should thank you.

Eli Scruggs gülümseyerek "Teşekkür ederim" dedi.

Eli Scruggs smiled and said, "thank you."

Simon sana güvenlik talimatlarını verir, teşekkür ederim.

'Simon can give you a security briefing, thank you.'

Thank you, Dr. Morales.

Спасибо, доктор Моралес. Базз, закройте, пожалуйста...

Teşekkür ederim.

Thank you.

Lurch. - Çok teşekkür ederim.

- Thank you so much for that.

Thank You

Спасибо! Благодарю!

- Ah, thank you.

- Спасибо.

Teşekkürler.

Thank you.

Teşekkür ederim, anne.

Well, mom, thank you.

Teşekkürler, Doug.

Thank you, Doug.

Teşekkür ederim.

Thanks. Thank you.

Thank you, Şef.

Спасибо, Шеф.

Thank... thank you, Şef!

Спасибо... спасибо, Шеф!

Thank you, Şef!

Спасибо, Шеф!

Thank you!

Спасибо!

Sarah'ya yüz yüzeyken teşekkür etmek istedim. Çünkü menajerim o gece, diziden çıkmama izin verdiğini söylemek için aramıştı.

I went to thank Sarah in person, because my agent had called me that evening to tell her that she had agreed to let me out.

Bu yüzden teşekkür etmek için geri döndünüz. Hepsi bu mu?

So you went back to thank her, and that's it?

Maurice, çok sağ ol.

Maurice, thank you very much.

Bütün dünya bana minnet edecek.

The whole world... will thank me.

Ne için?

Thank you for what...

Teşekkür ederim.

Thank you very much...

Bunun için teşekkürler.

Thank you for that.

Sağol.

Thank you.

Yardımın için teşekkürler.

Thank you for your help.

Çok teşekkür ederim.

Thank you very much.

- Thank you.

- Спасибо.

Tamam!

Okay! Thank you!

Teşekkürler!

Thank you! ( Спасибо! )

hala gencim ve seksiyim.

Thank God, я все еще молодая и красивая.

- Thank you.

Спасибо.

Bunu giy.

Thank you.

Ama ne söyleyeceğim?

You'll thank me later.

- Hayır.

No, thank you.