English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Russo / [ Y ] / Yalı

Yalı tradutor Russo

1,247 parallel translation
Ayrıca, o her gün kıçını yalıyor.
Он каждый день лижет себе задницу.
Boşalıyor, avuç içimi yalıyor.
Она лижет мою ладонь.
Yalınayak kaçamam ki, değil mi?
Не убегу же я босиком, правда?
Dördüncü yudumlamadan sonra dudaklarımı yalıyorum...
После четвертого глотка облизываю губы.
Giydiğim çizmeleri bir Rus dan aldım. Rus yalınayak Peipsi'ye doğru kaçtı.
Сапоги я с падлы снял, а он за Чудское дёру дал!
Orada olamadığı için biraz yalıtılmış hissediyorlar.
Им без него одиноко.
- Sadece istediğimiz kadar yalıtılmış değilsiniz.
Нет, но здесь не те условия, которые нужны нам.
Cordy'e biraz zaman tanıyalım.
Поэтому давай дадим Корди немного времени.
- Onu kanepeye taşıyalım.
- Давайте положим ее на диван.
Zararlı yalıtım malzemeleri olduğu gibi zararsızlar da vardır.
Бывает плохой асбест и бывает хороший асбест.
Hükümetimiz olmasaydı şimdi Sibirya'da sıkışmış bayat komünist patateslerini yalıyor olurdun.
Без наших властей ты бы сейчас торчал в Сибири, высасывая сок из гнилой коммунячьей картошки!
Nasıl yalıyorum?
Дай мне облизать его.
Ama bence onlar birer köpek ve eğer kendi kusmuklarını yalıyorlarsa onları durdurmanın tek yolu kamçılamaktır.
А я, я называю их псами. И если они готовы жрать собственную отрыжку, остановить их можно лишь плетью.
Yalınayak ve saçlarını atkuyruğu yapmış.
Ноги её босы, длинные волосы стянуты в хвост.
Birbirinizi yalıyorsunuz.
Вы лижете друг дружку.
Hadi onu eve taşıyalım.
Давайте отнесём её в дом.
Şuursuzca yalıyordum onu aç olduğum için çeneme falan bulaşmıştı.
Я его жадно глотала, и струйки текли по подбородку. Потому что я была голодна.
Jim, eşşek şeyi yalıyor!
Джим ослиный сосунок!
Jim eşşek şeyi yalıyor!
Джим ослиный сосунок!
Ben biz burda kalalım, iş için çabalıyalım ve solucan marketini kurtaralım derim.
Мы останемся здесь, будем искать работу, и копить на магазин с червями.
- Hey, Çaylak, şunu taşıyalım mı?
Эй, Зеленый, давай уже, потащили.
Affedersin, bir dakika önce dalağımı yalıyordun, ama birlikte uyumak fazla yakınlaşmak mı oluyor?
Разве это не слишком личное? Извините, минуту назад ты лизал мою задницу, а спать с тобой, значит, это было бы слишком интимным?
Otur da birbirimizi tanıyalım.
Садись, давай узнаем друг друга получше.
Eşyayı arabaya taşıyalım.
Оттащим вещи к машине.
Babam pastırma kızartıp genital bölgesine sürüyor, böylece köpek de orayı yalıyor.
А он любит жарить бекон и натирать им свои гениталии, чтобы собака их облизывала.
Yakından baktığımda kendimi buldum yıldızların parlaklığında Yalınayak olsam bile koşmaya devam edeceğim çünkü bundan vazgeçemem
200 ) } Hoshi no kagayaki ni mimi o sumashiteru 200 ) } Yuzurenai kara hadashi de mo hashiri-tsuzukeru
Özel yalıtımlı camları var. Yanma yok. Tıbbi anlamda muhteşem bir tasarı.
У них солнцезащитные стекла... никакого возгорания, отличное медицинское обслуживание, а кому нужен дантист больше, чем нам?
Bu arada, coğrafi yalıtılmışlık... ... ve hızlı mutasyon bağlantısı hakkındaki makalenizi çok beğendim.
Кстати, мне очень понравилась ваша работа о взаимосвязи между географической изоляцией и растущим мутагенезом.
-... o zaman aynı zamanda yalıtıp... - Bunu duyabiliyor musun?
- Тогда, конечно, они могут изолировать...
Uzun bir zaman önce gelişmiş bir uzaylı toplumundan bazı insanlar her şeyi bıraktılar ve bu küçük, yalıtılmış ütopya toplumunu oluşturdular.
Давным-давно некоторые люди от передового инопланетного общества... они бросили все это и сформировали это изолированное Утопическое сообщество.
00 : 17 : 57,581 - - 00 : 17 : 58,730 Hadi yemeye başlıyalım!
Тётушка Саншо вложила массу усилий в него, давайте есть!
Geldiğinden beri kıçını yalıyorsun.
Только и делаешь, что лижешь ему задницу.
Yalıtım yapıyorum.
Утепление.
Bir şey beni yalıyor da.
Я чувствую, что кто-то меня лижет.
Ve o kravat... her zamanki gizli politik eşkıyalığını kullanamazsın.
И этот галстук и политическом давлении в целях протащить меня на эти выборы...
Koca dudaklarına bakarak yüzünü yalıyordu. "Kafasını tamamen yutacak." diye düşündüğümü hatırlıyorum.
Глядя, как он сосётся с тобой своими большими губами... помню, я подумал : "Он же проглотит его голову целиком".
Şüpheli, aracı yalıtılmış bir evin önüne çekti. Harika.
Их машина остановилась у дома на отшибе.
Yalın kalsın, kaba kalsın.
Сохраните спартанские условия, оставьте помещение неотделанным.
- Beyaz yalıtkan malzeme.
- Белый диэлектрический материал..
- Beyaz yalıtkan malzeme?
Белый диэлектрический материал?
Ve sonra boynuzun içindeki beyaz yalıtkan maddeyi temizledik.
И затем мы вычистили весь тот диэлектрический материал из трубы
Bence kardeşlere anlaşabilmeleri veya anlaşamamaları için biraz zaman tanıyalım.
Я предлагаю дать братьям немного времени, чтобы они решили - объединяться или нет.
Gerçi Tick her şeyi yalıyordu, ama minnetini de ifade etme yoluydu bu.
Тик лижет все подряд, но еще это его способ выразить привязанность.
Mel Gibson'ın nerede olduğunu bilseydim, Şu an yerde oturmuş t.şaklarını yalıyor olurdum, bayım.
Если бы я знал, где Мел Гибсон, то я бы прямо сейчас слез бы на пол и лизал бы его яйца, сэр.
Ne diye habire baş parmağını yalıyorsun?
У тебя итак потные руки.
Konuyu dışarı taşıyalım.
- Пойдем выйдем.
Neyi taşıyalım?
- Выйдем куда?
Yarağımı yalıyor.
Как школа? Полный отсос!
Nagakura'yal berabere kalmak için... iyi bir adam gerekir.
Нужно иметь талант, чтобы втянуть Накагуру в бой.
Başlıyalım.
Тогда чего вы жалуетесь?
Erkekler önünde diz çöküyor, okul kıçını yalıyor ve Bayan Petrie seni takım şefi yapıyor.
... а мисс Петри делает тебя командиром взвода.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]