Yüzmek tradutor Russo
425 parallel translation
Matmazel, yüzmek ister misiniz?
Мадемуазель, хотите поплавать?
- Yüzmek için bayağı uzak, değil mi?
Не ближний свет, не так ли? Вы уберетесь отсюда?
Derini canlı canlı yüzmek için iyi bir fikrim var! Seni!
У меня достойный повод всыпать тебе!
Yüzmek yerine içsek?
- Давай лучше окунёмся вот в это.
Eve geldiğinde yüzmek istedin.
- Надо было поплавать, придя домой.
Yüzmek?
- Поплавать?
Yüzmek mi?
Поплавать.
Madem yüzmek istiyor, yüzsün.
Если хочет уйти, дайте ему уйти.
- Keklik avlamak, somon balığı tutmak Kiloran koyunda yüzmek, Domuz Cenneti'nde piknik yapmak.
- Охотиться на куропаток, ловить лосося, купаться в Килоранской бухте, устраивать пикник в Свином Раю.
Etrafında yüzmek için koca deniz varken.
На что же тогда море, если в нем не купаться?
Birden canım yüzmek istedi.
Мне вдруг страшно захотелось искупаться, было так жарко...
Sen ve Artie dönünce yüzmek isterseniz havuz emrinizde.
Когда вы с Арти вернетесь, если захотите искупаться вот бассейн.
Kadınlar ve yüzmek neredeyse aynı şeydir.
Не бойся, плавание и женщины в чем-то похожи.
Ben gemiye binmek, yüzmek, halata tırmanmak, saklanmak.
Грести, плыть. Лезть по канату, прятаться.
- Yüzmek. Ah, tabii.
- Купаться?
Ve uyanınca, yeniden sana yüzmek istedim.
А когда я проснулась, то захотела поплыть к тебе.
Geçen yıl birkaç Fransız gelmişti, "bilyeyle" yüzmek için kumsala gittiler.
В прошлом году было несколько туристов из Франции, они ходили на море купаться в джипе.
Martin, Yüzmek de istersin tabi!
Мартин, иди в душ!
Büyükbaba, sence yüzmek güvenli midir?
Дедушка, ты думаешь безопасно поплавать?
Eğer su fırtınadan sonra soğumuşsa, yüzmek için de soğuktur.
Слишком холодная, чтоб поплавать.
Yüzmek önemli değil.
Плавать - это не важно.
Denizde yüzmek istedi canım, fakat dönerken yol kalabalıktı.
Все за стол. Садитесь.
Bay Lannier'in gece yüzmek gibi bir alışkanlığı var mıydı? Bazen.
- Это Вы, мадам, обнаружили его тело?
Derini yüzmek istiyorum...
Мне ведь нужна твоя шкура, шкура негодяя,..
Ama yüzmek için yüzgeçleri de bulunur
Для плавания они обеспечены плавниками.
İş görüşmeye başlamadan önce yüzmek ister misiniz?
Не хотите поплавать, прежде чем перейти к делам?
Derilerini yüzmek iyi değildir dostum.
Не стоит его разделывать, приятель.
Anlaşmamızda yüzmek yoktu.
Не было у нас такого уговора!
Clarence'ın hikayesine yaptığı şey yüzünden inanıyorum. Yüzme bilmiyordu ama yüzmek zorundaydı! Yoksa kız kardeşi boğulacaktı!
Я верю его истории, ведь она о том, как он не умел плавать, а ему пришлось, иначе его сестра утонула бы.
Hayır, yüzmek işe yaramaz.
Плыть - это вообще не выход.
Yüzmek iyi gelir.
Плавание для тебя полезно.
Yüzmek Yasaktır.
" Пляж закрыт. Не купаться.
Burada yüzemezlerse, Cod Burnu'nda, Hamptons veya Long Island Plajlarında yüzmek isteyeceklerdir.
Если здесь нельзя купаться, то туристы предпочтут Кейп-Код, Нью-Хэмптон, Лонг-Айленд.
Bu makinenin tek yaptığı yüzmek yemek ve küçük köpek balıkları üretmek. Hepsi bu.
Её призвание — плавать, есть и плодить себе подобных.
Uçsuz bucaksız denizde, tıpkı büyük bir ringa balığı..... gibi yüzmek!
Плыву в открытое море, подобно великой дикой сельди.
Kendimi teslim etmek Mutlak zevke Ilık sularında yüzmek
Отдайся теченью плоти влеченья, окунись с головой в воды порока,
Yüzmek isteyen var mı?
Кто-нибудь хочет поплавать?
Benim acelem var, sen yüzmek istiyorsun.
Я тороплюсь, а тебе поплавать захотелось. Не надо меня злить, Фред.
Atkuyrukları ve ağaçsı eğreltiotlarının yüksekliği de yine yüzmek zorunda olan erkek hücreyle eşeyli üremeyi gerçekleştirme sorununa sahipti.
Но высота хвощей и древовидных папоротников снова и снова подчеркивала проблему размножения, ведь сперма должна была плавать в воде.
Belki de artık yüzmek istemiyorumdur.
Может я не хочу больше плавать.
Evet, yüzmek için gideceğim.
Да, чтобы искупаться.
Yalnızca yüzmek için 5 mil yürümezdim!
Вообще-то, я не проделываю 10 километров только для того, чтобы искупаться.
utangaç mısın? - Yüzmek istemiyorum!
- Я не хочу плавать!
- Yüzmek mi?
- Поплавать?
Yüzmek isterdim şimdi.
Я хочу искупаться.
Yüzmek ister misiniz?
- Да.
- Sen yüzmek istemiyor musun? - Hayır.
- А Вы не искупаетесь?
Kız, geldiğinde yüzmek istedi mi? Evet.
А где виллa французскогo посольствa?
Yüzmek imkansızdı, sıcak dalgaların ona çarpmasına izin verdi.
Она хотела искупаться, когда приехала?
Eve kadar sırt üstü yüzmek istemiyorsan aşağı in.
Если не хочешь получить в лоб, спускайся.
- Yüzmek ister misin?
- Ты купаешься?