Çiftlik tradutor Russo
1,344 parallel translation
Çiftlik gitmiş, Michael.
Ранчо исчезло, Майкл.
Çiftlik... Çiftlik, tam ortadaydı -
Ранчо было в центре карты.
Mülkün tam ortasında da çiftlik evi.
В центре участка находилось ранчо.
Ve çiftlik evi ağaçlarla çevrelenmişti.
И ранчо окружали деревья.
Bahse girerim, ambar, ağarlaçın arasındaki çiftlik evinin solunda.
Ставлю все на то, что бункер был слева от ранчо среди деревьев.
Çiftlik yok olmuş, Michael.
Ранчо исчезло, Майкл.
- Bu kasabadaki tek çiftlik benimki değil.
У меня не единственная ферма в этом городе.
Aile mi kuracaksın? Belki bir de çiftlik ha?
Завести семью, может, заняться фермерством?
Ama şey girdiğimiz çiftlik Johnston Green'e aitmiş.
Дело в том, что то ранчо принадлежало Джонстону Грину.
Yolun yukarısında birkaç hurda kamyonet olan bir çiftlik var.
Там дальше на ферме есть пара старых грузовиков.
Babası, Rebecca'yı süper bir çiftlik tatiline götürmüş.
Ребекка получила билет домой.
Gray anlaşmadan üç çiftlik uzakta olduğumuzu söylüyor.
Грэй сказал, что только три фермы ещё не согласились.
Eskiden eğlenmek için çiftlik ambarında dans ederdik biz. 35 yıl boyunca birbirimizi parmaklamadık bile. Bu nesil yok mu! "
В наши дни, если мы хотели повеселиться мы просто шли на сельские танцы, и мы даже на пальцах не еблись пока нам не стукнуло 35 лет, но эти дети сегодня! "
Onlara koca bir çiftlik almak için biraz çabalayada bilirsin hatta. Demek istediğim, ama Jun Woo...
Мне придется вернуться во Вьетнам, да?
Bir kaç çiftlik işçisi tutabilirsin.
НАЙМЁШЬ ПАРУ РАБОТНИКОВ.
Eskiden burada büyük bir çiftlik, bir okul, ve efsaneye göre büyük Diagliev'in Rus Balesi provalarını yaptığı bir yer varmış.
Здесь находились большая ферма, школа и место, где, согласно легенде, великий Дягилев проводил репетиции своих русских балетов.
Bir şeyler tıpkı çiftlik gibi kokuyor.
Что-то здесь пахнет как ферма.
... eski bir çiftlik evinde.
Какое-то старое ранчо.
James Çetesi ile olan ittifakının kanıtı olarak, Bob yetkililere Dick Liddil'ın yaralı bacağı iyileşirken, kiralık çiftlik evinde dinlendiğini anlattı.
В качестве доказательства своей причастности к банде Джеймсов, Боб сообщил властям Что Дик Лиддл ночует в съёмном сельском доме пока его раненая нога ещё не зажила.
- Evet, çiftlik hemen şurada.
- Да, ферма вон там.
Bitler mavi dil virüsü taşımış Mısır'ın çiftlik hayvanlarının % 70'i ölmüş.
Вши переносили вирус блутанга, который погубил 70 % скота.
- Aziz Peter Kemp çiftlik avlusunda İsa'yı üç defa reddediyor ama hiçbir şekilde Kemp'in küçük Peter'ını reddetmiyor.
Ку-ка-ре-ку. Святой Питер Кемп на фермерском дворе трижды отрекается от Христа, хотя он никогда не отрекался от маленьких взносов.
"Bay Eugene Rilsby'nin başsız hayaleti terk edilmiş çiftlik evinde hâlâ yürüyordu."
"Безголовый призрак м-ра Эуджени Рилсби все еще бродит по своей заброшенной ферме."
Burası güzel bir çiftlik, ben de bıldırcın avlamayı çok severim.
У Вас прекрасное ранчо. А я люблю охотиться на перепёлок.
Bu çiftlik için 37 adet yüzlük öneriyorum.
Я предлагаю Вам $ 3700,00 за это ранчо.
Bunlar rahiplere, çiftlik sahiplerine ve diğer varlıklı insanlara gönderilecek.
Что-то продам помещикам, господам из церкви и другим богачам.
Aslında çiftlik sahipleri horoz beslemediği için yumurta döllenmiyor.
Ну, в общем-то, с тех пор, как фермеры перестали держать петухов, яйца не оплодотворяются.
Kalyaevo'ya giderken solda çiftlik var.
На въезде в Каляево слева хутор.
Babam ölünce, çiftlik bize kaldı ve bizler, onun bıraktığı yadigârın şanına layık olmalıyız.
Отец, умирая, завещал его мне. Мы все собрались здесь, чтобы почтить его память.
Bir çiftlik buldum. Girdim, aldım.
Здесь неподалеку ферма, я позаимствовал.
İyi durumda olduğunu sanıyordum, çiftlik falan.
А я думал, ты остепенился : ферма и все такое...
Çiftlik nakil belgelerinde evlilik soyadın var.
Документы для владения фермой оформлены на твое имя.
Tuhaf, çiftlik çocuğu karakterini seviyorum ben.
Я люблю придурковатых фермерских мальчиков.
Tuhaf, çiftlik çocuğu ile ilgili bir şey mi demiştin?
Так что ты там говорила о придурковатом фермерском пареньке?
Hazır buradayken, biraz keşif yapalım. Başka gezegenden gelen Çiftlik Çocuğu.
Да, конечно. раз уж мы здесь.
Ve youtube'daki herkes senin çiftlik çocuğunun aslında bir uzaylı olduğunu öğrenecek.
И каждый будет знать, что ваш фермерский дружок не кто иной как... пришелец.
Çiftlik çocuğu ile ilgili bir sır? Gerisini duymayayım diye, bilgisayarını çekiçle dağıtmanı sağlayan.
Кое-какой секрет о фермерском мальчике который я не смогла услышать, из-за того что ты разбила молотком ее компьютер.
hayır, hayır, hayır, ortada gerçekten bir çiftlik var.
Нет, нет, нет, это настоящая ферма.
Yani, koyunlar ve tacizci bir babadan başka bir şey olmayan çiftlik evine kapatılmış gibi.
Знаешь, нас бы заперли на ферме, где были бы только овцы и безумный папаша, и мы... да?
O geceyi, bir tarlanın kenarındaki çiftlik ambarında geçirdik.
Ту ночь мы провели в маленьком сарае на краю поля.
Bu çiftlik... Burası benim evim.
Эта ферма - мой дом.
Çiftlik işlerini bile zar zor idame ettiriyoruz.
Мы еле-еле справляемся с фермой.
Mahalleniz çiftlik alanı üzerine kurulmuş.
Весь ваш район был построен на месте бывших ферм.
Görünüşe göre temiz çiftlik havası fazla işe yaramıyor.
Как я понял, свежий воздух на ферме не слишком тебя радует.
Bu kızartmaların yanında çiftlik sosu da istemiştim.
Эй. Я просила подливку к этой картошке.
Yukarıda gizlenebileceğimiz terk edilmiş bir çiftlik var.
Есть оставленная ферма впереди, где мы можем скрыться.
Ot yetiştirebileceğim küçük bir çiftlik satın alacağım. Klüplere ve birkaç müşteriye satış yaparım.
Просто маленькая ферма, где я смогу растить ганджубас, возможно продавать в клубах, несколько клиентов.
Bir grup Rus tarafından kiralanan bir çiftlik evini bulma konusunda bana yardımcı olamayacağını varsayıyorum.
Вряд ли ты поможешь мне найти старинный дом, снятый русскими.
New Orleans'da bir sürü çiftlik evi var.
В Новом Орлеане много таких домов.
Çünkü bunlar varlıklı çiftlik sahipleri.
К тому же они ещё и помещики были.
Çiftlik ne olacak?
А как же ферма.