Üclü tradutor Russo
812 parallel translation
Cürümlerinizde tek bir mahlas kullanarak ölümcül bir üçlü yarattınız.
Вы использовали один псевдоним для ваших преступлений... вы создали смертельную тройку. Гениально!
Bir onlu, bir beşli bir kız ve bir üçlü attın.
Ты сбросила десятку и пятерку, А затем королеву и тройку.
Gelecek sefere oyunu, ikili değil üçlü oynayacağız.
Раскинем партию на троих.
Ayrıca üçlü, paylaşımlı ve iki kat bahis de var.
Есть ещё на три, на два и на четыре номера.
Yani benim tanımadığım bu üçlü, beni gördüklerinde yüzüme bile gülebilirler.
Значит, эти трое, узнав меня на улице, рассмеются мне в лицо!
Güzel üçlü, değil mi?
Ваш знакомый?
Ve bu üçlü güzellikle etrafım çevrilmiş olurdu.
И тройной красотой был бы окружен.
Papazlara bir üçlü, kızlara ikili. Savana'nın çift yedilisi var.
За короля - три, за даму - два, здесь у нас семь пар.
Papaz, üçlü, bir dörtlü alıyorsun.
Король, тройка, у него четыре.
Papaz, dörtlü, üçlü.
Король, четверка, тройка.
Ve korkunç üçlü yeniden bir arada.
Мы будем "ужасным трио", наводящим страх на округу.
Bu üçlü, seçkin seyirciler için küçük dramalar sahnelerlermiş.
Эта троица устраивала представления для избранной публики,
Scotty, bu mekanda bir üçlü tarama.
- Скотти, уточните положение.
Kaçan üçlü sizsiniz demek. Plânınız neydi?
Вы трое сбежали из тюрьмы канцелярии.
- Bu üçlü güneş.
Это тройное солнце.
Bu sistemin yıldızı üçlü.
Мы и сами не знаем, где мы. Это тройная звезда.
Uhura, üçlü içinde yerini al.
Ухура, займите место на Триаде.
Onlar Gamma sisteminde değiller. Odaklanmış bir ışık demeti yakınımızdaki üçlü sistem tarafın Gamma sisteminin içine yöneltilmiş.
Световой луч высокой интенсивности был направлен в систему Гамма из тройной системы, к которой мы приближаемся.
Dörtlü, üçlü... Şahin, burada oyuncu bekleyen boş bir sandalye var.
Хокай, у нас как раз есть место.
Doyle, ona dört üçlü verdiğime eminim!
Дойл, я уверен, что я дал ему четыре тройки!
Yeteneksiz, iki yaşlı aktör, seni almaya gelmediler sana sıkı sıkı sarılıp diğer hepsine diz çöktürmeden birisini yıkamayacakları bir üçlü oluşturmadılar seninle.
Двое старых третьесортных актёров не пришли за тобой и не заключили тебя в объятия с такой силой, что вы стали бы одним целым, и завалились бы все трое, если бы одного из вас сбили с ног.
Billy'ye aletiyle uyumlu olsun diye onlu, dağıtana da bir üçlü.
- Тэйберу, десятку - хорошему парню Билли, а банкиру - тройку.
Bir majör üçlü aşağı.
На терцию ниже.
- Bir majör üçlü in.
- На одну терцию ниже.
Sizinle bu sıkıcı üçlü hikâyedeki rol dağılımı hakkında konuşacaktım.
Я хотел обсудить с тобой перераспределение наших ролей в этой бесконечно пошлой конструкции - треугольнике.
Ku Klux Klan için, Zelig... zenciye ya da Kızılderili'ye dönüşebilen bir Yahudi olarak... üçlü hedef demekti.
Для Ку-Клус-Клана Зелиг... еврей, который мог трансформировать себя... в негра или индейца, был тройной опасностью.
Neden üçlü yapmıyoruz?
Почему бы нам не заняться этим втроем?
Bir üçlü ilişkinin parçası olmak istediğimi sanmıyorum.
Жизнь втроем меня не очень радует.
Sancak tarafında üçlü modülün altındayım.
Под правой секцией.
Favorim ; üçlü çikolata!
[Вздыхает] Новая ваниль - тройную порцию!
Fakat küçük bir üçlü by-pass ve kalp piliyle Krusty kendine geldi. Ancak, o değişken bir palyaçoydu.
[Смеется] Но вскоре наш лидер оправился.
Onu üçlü bir selamlamayla selamlayalım...
Мы салютуем нашему товарищу тройным...
Evet, üçlü enerjili mafsallı mekanizma o Goat'ta hiç çalışmadı.
Трехсильное сцепление никогда на этом Козле не работало.
Binbaşı, gövde yapımım çoğu kısmı yalıtkan bir madde olan üçlü-polimerden yapıldı.
Командор, большая часть каркаса моего тела сделана из триполимеров, непроводящих материалов.
Strawberry topu karşılayamadı ve üçlü sette bertaraf edildi.
Подача не отбита.
Vay be, 98 yardalık üçlü bir geri atış, oyunu 63-63 berabere bitirdi!
80-метровый пробег через 3 зоны - и счет сравнялся. 63-63.
Idran, ikiz O tipi refakatçiden oluşan üçlü bir sistem.
Идран, система состоящая из двух одинаковых звёзд - компанъонок класса О.
Şimdi bu üçlü oyuna ara verelim ve çiftçi Dan'ın saf domuz sosu hakkında konuşalım.
Давайте отвлечемся от игры и поговорим о свиной колбасе от "фермера Дэна".
Bu gemiyle geldiniz ve son bir kaç haftanızı içlerinden birisi üçlü faz klonlaması hakkında araştırma yaptığı için Cardasyalılar tarafından tutuklanan bir bilim adamı olan
Вы прибыли на этом корабле, и провели последние несколько лет в тюрьме, вместе с баджорскими дисидентами, один их которых был ученым, арестованным кардассианцами.
Romulans'ların üçlü kayıt aletini inceledik.
Мы изучили компьютер Ромуланцев.
O maç için üçlü tahmin yapın bence.
Да, ну, там намечается трех-ходовая сделка.
Bunun üçlü bir ilişki olacağını tahmin etmemiştim.
Я не ожидал любовного треугольника.
Bay Tuvok, üçlü kobalt aygıtını hazırlayın.
М-р Тувок, приготовьте трикобальтовые заряды.
Nasıl söyleyeceğimi bilemiyorum ama üçlü ilişki diyebiliriz.
Я не уверен, как правильно назвать, но... Как насчет "менейдж а труа"?
Şimdi Martinez'in atış hatasıyla birlikte Paul O'Neill'e üçlü skor yazılıyor.
ѕолу ќ'Ќилу засчитали только трипл из-за ошибки при броске.
Şimdi de üçlü R çıkışlarında düşüş var.
А теперь я вижу сброс на тройном R выходе.
Hepsini üçlü üste koy.
Ставлю всё на тройной верхний.
Geri, üçlü bir cinayet dedi.
Что тут у нас? Гэри сказал тройное убийство.
Henüz umudumu yitirmedim... belki siz de, veliler gecesine kadar mutheşem üçlü olabilirsiniz.
Не хочу обнадёживать тебя, что ты войдёшь в трио на следующем родительском празднике.
Çünkü Rachel bana ben ve Drew Barrymore ile üçlü takılmayı çok istediğini söyledi.
Рейчел сказала мне что ты умираешь от желания потрепаться с Дрю Беримор.
Alexander Cullen Manhattan'da üçlü bir cinayet, kusura bakma, Kevin?
Алекс Каллен обвинён в тройном убийстве, и ему - Кевина?