Wicca Çeviri Portekizce
85 parallel translation
Wiccan yolunda sizi bekliyorum çemberimin içinde burayı korumanızı istiyorum ve güneşi öneriyorum - güçler buraya gelin
Eu protejo-te à minha maneira Wicca Aqui à volta do meu círculo Implorando-vos que protegeis este espaço
iyi bir cadı Wiccan Rede'yi dinler : "zarar vermeden, istediğini yap."
Uma bruxa boa segue um lema Wicca : "Desde que não prejudiques ninguém, faz o que achares que deves fazer."
Cadılar grubundaki en tutucu kişi Sonunda güçlerini kişisel bir amaç için kullandı.
A maior estraga-festas Wicca decidiu usar seu poder para ganho pessoal.
Cadı kuralı, değil mi?
Regra das Wicca.
Büyücü veya kara sanatlar veya şamanizm,... ilahi, wicca veya herhangi bir putperest veya dinsizlerin töreni.
- Como vestígios de magia negra, xamanismo, adivinhação, religião Wicca, ou de qualquer outra prática pagã ou neopagã?
Bana zaman verirsen bütün büyülerini çam kokusuyla hazırlayan ilk cadı ben olacağım.
Dá-me tempo e talvez venha a ser a primeira Wicca a fazer todos os meu feitiços em aroma fresco de pinheiro.
Büyücü kıza göre bir iş.
Parece um trabalho para a miúda Wicca.
Ayrıca harika bir büyücü olma şansım var.
E para mais, tenho hipótese de me tornar numa Wicca do caraças.
Senin çok güçIü bir büyücü olduğunu duydum, o yüzden...
Ouvi dizer que eras uma Wicca muito poderosa, por isso...
Eğer cadı burnumu bu işin içine sokmasaydım bu çok daha önce olacaktı.
Se calhar isto tinha acontecido antes se eu não tivesse metido o meu nariz wicca onde não era chamado.
Eğer ilgilenirseniz, Güz dönümü için bir cadı toplantısı düzenliyoruz.
Se tiverem interesse, temos a reunião Wicca no equinócio da Primavera.
Hayır, bak, Tanjella cadı buluşması için dağıtılan broşürü verdi. İrtibat numarası olarak Zoe diye biri var.
Tangella convidou-me para um Wicca e está aqui uma Zoe como contacto.
Sanırım bu sadece Ruhsal bağlantı noktası değil, bir de cadı bölgesi.
Parece que não é apenas uma Ligação Espiritual... Mas uma Ligação Wicca também.
Yani, Leo ve senin aranızdakiler, ve Prue, yeni, seksi cadı kadın, Ve ben, yakında iş bulacak kişi, her şey iyiye gidiyor.
Quero dizer, entre tu e o Leo, e a Prue, a nova gata Wicca... e eu, brevemente empregada, as coisas estão a ir bem.
Çünkü yarın en güçlü Cadı gününe denk geliyor, sonbahar ekinoksu.
Mas porque calha num dos dias mais poderosos do calendário Wicca, o equinócio de Outono.
Kutsal varlık.
- Praticante da bruxaria Wicca.
Çünkü yaptığın her şey üç katı olarak sana geri dönecektir.
Primeira lei da Wicca : não praticar o mal.
Büyü... Bir yaşam tarzı.
"Wicca Um Modo de Vida".
Büyücü dininin ihtiyacı olan şey bu Jeff.
É disso que a Wicca precisa... mais capitalismo baseado em medo e mentiras.
Eğer bu büyüyle ilgili bir şeyse, sorun değil. Bize anlatabilirsin.
Se tem a ver com a Wicca, podes dizer.
Tara büyü grubumdaydı.
A Tara estava no meu grupo Wicca.
Ya da cadı kurallarının.
Ou das Wicca.
Ayrıca bu, tüm bu büyü çılgınlığının bir usulü daha büyük bir amacı var demektir.
Parece que há algum tipo de método nesta loucura Wicca, algum fim maior.
Cadılık zamanını atlayıp, bulmaca çözmeyi ister misin?
Queres fazer uma folga Wicca e resolver as palavras cruzadas?
Büyüler güzeldir, dünyayı sevelim, kadınlar güçlüdür, ben hemen şurada oturacağım.
Wicca é bom E amor à Terra Emancipação feminina... E eu estou aqui ao lado!
O cadıyı öldürseler bile yürüyüp gitmemize izin vereceklerini mi sanıyorsun?
Mesmo que eles matem essa cadela Wicca, achas que eles vão nos deixar livres?
Ona "Wicca" deniyor, ayrıca insanı güçlendirebiliyor!
Chama-se Wicca e fortalece-nos!
- Sen Wiccan mısın?
É uma Wicca?
- Neden sonra? - Vika düğünü.
- É um casamento Wicca.
Vika düğün törenini devlet tanıyor mu?
Esta cerimónia Wicca é reconhecida pelo Estado?
- Vikanlara mı?
- Wicca?
Ashley ise Vikan.
A Ashley, aqui, é Wicca.
Cadı işi gibi görünsün diye pentagram ve mum kullanmışlar.
Usaram um pentagrama e uma vela, para parecer bruxaria. Magia Wicca.
Vika Şifa Tozu yapıp, internette satıyorum.
Faço e vendo produtos medicinais Wicca na Internet.
Vika olmayanlar.
Aqueles que não são Wicca.
Bir cadı, Vikaların Yüksek Rahibesidir.
Uma feiticeira é uma alta sacerdotisa dos Wicca.
Hayır, Cody'nin ölümü Vika işi gibi görünsün diye tezgahlanmış.
A morte do Cody foi encenada para parecer Wicca.
Ben Tamzin Dove'um. Vika Rahibesiyim.
Sou a Tamzin Dove, sacerdotisa Wicca.
Amy siyah giyinirdi. Lise cadı kulübünü kurmuştu.
Vestia-se de preto e fundou o Clube Wicca do liceu.
Sence Hinduizm ve cadılık birbiriyle örtüşen ideolojiler mi?
Achas que o Hinduísmo e a Wicca têm ideologias coincidentes?
Samhain, cadı inancının en kutsal bayramıydı.
O Samhain era a maior celebração sagrada da religião Wicca.
Buraya yakın bir içki dükkânında toplanıyorlarmış. Adı "Ay Tanrıçası Market".
Com base na loja Wicca aqui perto, chamada Moon Goddess Emporium.
Lafayette ve Jesus ile şu Wicca çemberi zımbırtısına gittim hani Holly ve grubunun yaptığı şey, ve Eric onlara saldırdı ardından cadılardan biri gitmesi için ona büyü yaptı.
Fui com o Lafayette e o Jesus a um círculo Wicca, no qual eles e a Holly participam, e o Eric atacou-nos, e depois uma das bruxas lançou um feitiço sobre ele para o obrigar a ir embora.
Vika diyoruz ama cadı da olur.
Normalmente é Wicca, mas também pode ser de bruxas.
Sizler gibi şerif olan Eric Northman bir cadı grubunu dağıtmak için görevlendirildi ancak sonrasında ortalarda görülmedi.
Um dos vossos pares, o Xerife Eric Northman, foi enviado para acabar com um grupo de praticantes de Wicca e não voltou a ser visto.
Helen'in vikalı bir cadı olduğunu mu düşünüyorsun?
Achas que a Helen era uma bruxa Wicca? Wicca é uma religião neopagã.
— Cadılık hakkında.
Sobre Wicca.
Araştırmalarımda sürekli Avrupalı Cadı grupları karşıma çıkıyor.
A minha pesquisa continua a apontar para uma assembleia de bruxas Wicca europeias.
Wicca bir Hollywood çılgınlığıdır!
- A Wicca é uma moda de Hollywood!
Vika'ya ilgi duymuştu.
Ele sentiu-se atraído pelo Wicca.
Boktan bir cadı dükkânında ölmeyeceğim.
- Não tenho intenções de morrer numa loja de merda Wicca com eles.