And joseph traducir turco
988 traducción paralela
This custom takes place on each of the nine days before Christmas. Each evening, the children gather at the village church... and form a procession symbolizing the journey of Mary and Joseph... from Nazareth to Bethlehem.
Noelden önceki dokuz gün boyunca her akşam çocuklar köyün kilisesinde toplanır.
And now, Mary and Joseph have found shelter at last.
Sonunda Mary ve Joseph kendilerine bir barınak bulmuştur.
Jesus, Mary and Joseph.
İsa, Meryem ve Yusuf!
Jesus, Mary and Joseph!
İsa, Meryem ve Yusuf!
- Jesus, Mary and Joseph!
- İsa, Meryem ve Yusuf!
- Jesus, Mary and Joseph!
- Hazreti İsa, Meryem ve Yusuf!
And Joseph?
- Joseph ne olacak?
You're the son of Mary and Joseph.
Sen Meryem ve Yusuf'un oğlu değil misin?
"Joseph Lynch" and "heading west"?
"Joseph Lynch *" ile "batıya gidiyorum"?
And that their contempt of truth shall not go unpunished I shall ask their indictment for perjury on the same evidence that in one minute will prove the identity of these defendants with that of 22 active members of the mob that stormed and burned the jail and lynched Joseph Wilson!
Ama gerçeğe ihanetleri cezasız kalmayacak. Ben de birazdan ortaya koyacağım ve davalıların 22'sinin birden hapishaneyi basıp Joseph Wilson'ı yakarak linç ettiklerini gösteren kanıtı onların yalancılıktan yargılanması için de kullanacağım!
- Are you Joseph and Mary Deeds'son?
- Joseph, Mary Deeds'in oğlu musunuz?
What a model of obedience and uprightness was Joseph Harper.
Joseph Harper, itaat ve dürüstlüğün bir örneğiydi.
When a man like Senator Joseph Paine gets up and swears - - That I've been robbing kids of nickels and dimes.
Joseph Paine gibi biri, çocukların paralarında gözüm olduğunu söyleyip yemin edebiliyorsa...
Well, Joseph, this is very nice and companionable.
Joseph, çok hoş ve girişken birisin.
I watched Ti-Joseph, and it was exactly two ounces.
Ti-Joseph'i izledim. Bir kadehe tam 60 ml. rom koyuyor.
Ti-Joseph... get Mr. Rand onto his horse and start him toward the Fort.
Ti-Joseph. Bay Rand'in atına bindir ve eve gönder.
And be very careful when you take them out and give them to Joseph himself.
Sonra, onları dışarı çıkar ve Joseph'in bizzat kendisine ver.
This is Mary, and I'm Joseph... and we're going to Bethlehem... to see if we can have someplace... find someplace to stay.
Bu Mary ve ben de Joseph Beytüllahim'e gidiyoruz. Orada kalacak bir yer arayacağız.
- Hello? This is Mary, and I'm Joseph.
Bu Mary ve ben de Joseph.
This is Mary, and I'm Joseph... and could we... could we... stay here for the night? Please?
Bu Mary, ben de Joseph, acaba bu gece sizde kalabilir miydik, lütfen?
Joseph, Jesus and Mary, help my friend Mr. Bailey.
Yusuf, İsa ve Meryem, arkadaşım Bay Bailey'a yardım edin.
On VJ Day, he wept and prayed again.
Joseph, ona bugün olanları göster. Evet efendim.
And a little later they brought in Joseph Higgins.
Ve biraz sonra içeriye Joseph Higgins'i getirdiler.
And at 9 : 50, precisely... Joseph Higgins was wheeled to the operating theatre.
Tam tamına saat 9 : 50'de Joseph Higgins sedyeyle ameliyathaneye götürüldü.
Esther Sanson, I arrest you for the willful murder of Joseph Higgins and Marion Bates... and for the attempted murder of Frederica Linley.
Esther Sanson, sizi Joseph Higgins ve Marion Bates'i kasten öldürmekten ve Frederica..... Linley'e cinayete teşebbüsten tutukluyorum.
Joseph, go down the path and hurry them up.
Joseph, aşağı git, ve acele etmelerini söyle.
The jury will disregard the statements of both Sir Joseph and Mr. Keane and all they've just heard.
Ve nerede olduklarını hatırlamalarını istiyorum. Jüri son duyduklarını dikkate almayacak.
At the next station Joseph Rivet was waiting with a white horse and a cart fitted with chairs
Sonraki istasyonda Joseph Rivet beyaz bir at koşulmuş ve içi sandalyelerle dolu bir arabada bekliyordu.
Take her away, Joseph, and when you are together... you will know there is no need for blood... not for him... not for that.
Onu uzaklara götür, Joseph. ve birlikte olduğunuzda kana ihtiyaç olmadığını göreceksin ne baban için ne de bunun için.
But, Joseph... you will have a million and a half and I'll have a million and a half.
Ama Joseph.. ... senin de benim de birer buçuk milyonumuz olacak.
But, Joseph, we have so little time, and Monsieur Trane knows our plans.
Ama Joseph, çok az zamanımız var ve Bay Trane planımızı biliyor.
About the stable... the mother and St. Joseph.
"Ahır... anne... ve Aziz Joseph" hikayesini.
And George Joseph Smith?
Ve George Joseph Smith'ten?
I was wondering if you could talk to Franz Josef and ask him to ennoble a young actress.
Acaba Franz Joseph ile konuşup bir genç artiste asalet payesi vermesini ister misin? E, bravo!
You are escorting Joseph and his family tonight?
Joseph ve ailesine bu gece yolda eşlik mi edeceksin?
Tomorrow I'll find Joseph and Mary... and off we go to the Saints'Festival.
Yarın Joseph ve Mary'yi bulurum ve beraber Azizler Festivali'ne gideriz.
Joseph and Mary couldn't find no place at the inn, so they had to go to the stable among the animals.
Joseph ve Mary, handa bir yer bulamazlar böylece hayvanların yanına gitmek zorunda kalırlar.
King of Hungary, of Croatia, Bohemia, and Lord knows how many other places.
Franz Joseph'in maiyetindeki yerin için.
Yes yes, quite right, Josef, drive home, and we'll see, if his eminence preferres port or sherry today.
Lütfen, eve gidelim Joseph. Bakalım piskopos hazretleri porto şarabını mı yoksa Sherry'yi mi tercih edecek.
- Jesus, Joseph and Mary!
- Yüce Tanrım!
Clean your house, Joseph, and in time, count yourself lucky.
Evini temizle Joseph, Be kendini şanslı hisset.
Mama, I think I shall marry Joseph Asagai and go live in Africa one day.
Anne, sanırım Joseph Asagai ile evlenip bir gün Afrika'ya gideceğim.
Who was rejected by Joseph and therefore hates him.
Joseph tarafından reddedildiği için ondan nefret eden.
You see, 150 years ago... a man named Joseph Curwen moved to this village... and built this palace.
Tam olarak 150 yıl önce Joseph Curwen isimli bir adam buraya taşındı ve bu sarayı inşa etti.
They claimed that Joseph Curwen and two other warlocks... were trying to open the gates to these dark gods.
Onlara göre Joseph Curwen ve iki büyücü daha karanlık tanrılara kapıları açmaya çalışıyorlardı.
And now, my dear Joseph, tell me you killed little Claire.
Ve şimdi sevgili Joseph, bana küçük Claire'i öldürdüğünü söyle.
We were passing by and figured, "Joseph might offer us a drink!"
Geçiyorduk ve düşündük ki, "Joseph bize bir içki verebilir!"
Is his mother not Mary and his brethren James, Joseph, Simon and Judas?
Annesinin adı Meryem değil mi? Kardeşleri de Yakup, Yusuf, Simon ve Yahuda değil mi?
The son of Joseph long gone from us and Mary.
Yusuf'un oğlu. Uzun zamandır Meryem'den ve bizlerden uzaklardaydın.
They still had to fight their way to Kiev, then to Warsaw, liberate Romania, Hungary, Bulgaria and Poland, enter Germany, reach Berlin and... die, die, die along the way.
Önce Kiev'e kadar gelebilmek gerekiyordu, sonra Varşova, Romanya'yı geçmek, Macaristan'dan, Bulgaristan, Polonya ve nihayet Almanya. ve ölüm... ölüm... Joseph Goebbels konuşuyor :
Joseph and Elsa Grohmann.
Joseph ve Elsa Grohmann.
josephine 124
joseph 739
and just like that 171
and jim 21
and jane 16
and just in time 18
and just think 21
and just so you know 170
and just 169
and just for the record 41
joseph 739
and just like that 171
and jim 21
and jane 16
and just in time 18
and just think 21
and just so you know 170
and just 169
and just for the record 41
and j 39
and just remember 20
and just now 18
and jimmy 16
and john 44
and just so we're clear 26
and just to be clear 26
and james 16
and jeff 16
and joe 16
and just remember 20
and just now 18
and jimmy 16
and john 44
and just so we're clear 26
and just to be clear 26
and james 16
and jeff 16
and joe 16